Antalya'nın Lara gibi lüks semtlerini kendilerine mesken edinen ve gölgedeki çöp konteynerini seçen dilenciler, Oscar'lık oyun güçleriyle para topluyor.
Gençler, görünüşte çöpten topladıkları ekmekleri, tek tek elleriyle temizliyor, üfleyip tozunu alıyor ve sonra ağzına götürüyor. İşte, yoldan araçlarıyla veya yaya geçenler bu drama fazla dayanamıyor ve ceplerinden çıkardıkları 10 TL'den 100 TL'ye kadar parayı bu gençlere verip, "Bırak çöpten yeme, lokantaya git kendine bu parayla bir ziyafet çek" diyorlar.
Oysa durum farklı...
Bu gençleri kısa bir takibe aldığınızda gerçek durum ortaya çıkıyor. Gençler yanlarında getirdikleri ekmek kırıntılarını poşetiyle öylece çöpe bırakıyor. Daha sonra ellerini konteynere sokup bu poşetteki ekmek kırıntılarını tek tek çıkarıyor. Ekmekleri kah üfleyerek, kah elleriyle temizleyerek herkesin görebileceği şekilde üst üste istif yapıyor.
Zaman zaman da bu ekmek kırıntılarından birkaç tanesini yiyen gençler, Türk toplumunu o hassas yerinden vurmayı başarıyor. Gençlere acıyanlar, onlara yaklaşıp yüklü miktarda para veriyor ve restorana gönderiyorlar. Parayı alan gençler 'Tamam' deyip çıkardığı ekmekleri yine o poşetin içerisinde konteynere yerleştirip sözde lokantaya gidiyorluş gibi yapıyor. Parayı veren vatandaş gider gider gitmez de ekmekleri yeniden çıkarıyorlar, oyuna devam ediyorlar.
Elleri ayakları tutan bu gençler, gerçekten bir dilim ekmeğe muhtaç binlerce insanın bulunduğu Türkiye'de, Türk insanını en zayıf yerinden yakalamış olmanın keyfini sürüyor.