Efendim, ATSO dahil tüm Türkiye’de oda seçimleri Nisan’a ötelenmeden önce, bir işadamı bazı ATSO üyelerine Antalya’nın en lüks restoranlarından birinin teras katında yemek ısmarlamış.
Gelen hesap; 16 bin TL…
Ne yedikleri, ne içtikleri önemli değil…
Ama bir insan, ATSO gibi bir kuruma birini başkan yaptırmak için cebinden binlerce lira niye harcar ki?..
Kaz gelecek yerden, tavuk esirgenmez meselesi mi acaba?..
Tavuğu biliyoruz… O tavuk, harcanan 16 bin ve daha harcanacak nice binlerce TL’ler…
Peki, gelecek kaz ne ola ki?..
Onu bilen yok…
Kazı getirecek olan kim?..
Onu bilen de yok…
Bekleyip göreceğiz…
*** *** ***
Külliye, 2019 için belediye başkan adayları ile ilgili bir çalışma yapıyormuş…
Tabi bu çalışmadan Antalya’da nasibini almış.
Öncelikle mevcut meclis üyelerinden başlayarak belediye başkanı olabilecek kabiliyette olanları tartıp biçiyorlarmış.
Biri o zorlu süzgeçten geçip onayı almış diyorlar.
Adı bizde saklı bir başka ilçede meclis üyesi olan M.B, AKP’den Döşemealtı Belediye Başkanlığı için uygun bulunmuş (muş)...
(Muş) diyorum çünkü bu bir dedikodu…
Eğer çok çok büyük bir yanlış yapmazsa aday o imiş…
Ben eski başkan Nurettin Tursun aday yapılır diye bekliyordum oysa...
Bölgede onun üzerine tanınırlılığı olan başka bir AKP’li var mı?.. Yok…
Bekleyip göreceğiz…
*** *** ***
Kemer’de eski bir belediye başkanına sağda solda dolaşsın diye resmi bir araç tahsis edilmiş diyorlar.
Bana bu bilgiyi getirene, “Resmi bir görevi var mı?” diye sordum.
Yokmuş…
Bilgi doğduysa, bu zat-ı muhterem, başkan olduğu dönemleri unutamamış herhalde…
Çünkü hali vakti yerinde… Olsa olsa siyah plaka hastası olabilir…
Yoksa, belediyenin veya hangi resmi kurumundur bilmem siyah plakalı o araç ile o davet senin, bu davet benim niye gezsin?..
Sanmıyorum ama dedikodu böyle…
Dedikodu diye de işin özüne inilmeyecek, gerçek mi, değil mi bakılmayacak mı?..
Bekleyip göreceğiz…
*** *** ***
Antalya’da bazı gazete ve gazeteciler FETÖ konusunda gerektiği kadar hassas…
O, bu, şu demiyorlar, kim olursa olsun iddianamede adı geçenleri şakır şakır yazıyorlar.
Olması gereken de bu…
FETÖ ile mücadelenin yolu, kim olursa olsun gözünün yaşına bakmamak olmalı…
Aklanıp gelirler, sana haksızlık etmişler, başımızın üstünde yeriniz var der, toplum olarak bağrımıza basarız.
Neyse gelelim asıl konuya…
Son zamanlarda bazı gazeteciler ise işi, senin FETÖCÜN, benim FETÖCÜM’e getirdi dayadı…
Kendileriyle eş, dost olan FETÖCÜ’ler pir-u pak, diğerleri tu kaka…
Tabi bu ‘Yapı’ meselesi…
Kendi FETÖCÜ'lerinin, 'Terör örgütü FETÖ'ye finans sağlamak'la hakkında dava açıldığını biliyorlar. Ama bilmemezlikten geliyorlar. Onlara karşı, kör, sağır ve dilsizi oynuyorlar.
Yemezler...
Sonuçta, o gazetecilerin görmezden geldikleri, gün gelip devran döndüğünde bu işten nasıl sıyıracaklar?..
Bekleyip göreceğiz…
*****
Aslında dedikodu çok ama sizi fazla sıkmamak için 4'le sınırladık...
Bizim meşhur kumcu yeni yeni maceralara atılıyormuş...
Onunla ilgili dedikodular birikti...
Yakında onların da kokusu çıkınca, bu köşeden okursunuz...