Antalya'daki o evden bir kahraman çıkaramazsınız

Daha yazının başında söyleyeyim…

Antalya Valiliği uhdesindeki Kültür Varlıkları Birim Müdürü Cemil Karabayram sözüm size…

Boşuna uğraşmayın, devletin parasını da Osman Yüksel Serdengeçti‘nin Akseki’deki evini restore etme uğruna çar çur etmeyin…

Çünkü; Said Nursi'nin 'Oğlum' dediği, iki defa görüşüp yazısını da Risale-i Nur'a koyduğu Aksekili Osman Yüksel Serdengeçti'den bir efsane çıkaramazsınız.

Çünkü; tescilli bir cumhuriyet ve Atatürk karşıtından kahraman yaratamazsınız.

Geçin bunları…

Devletin kesesinden müze yapacağım diye harcadığınız 2 milyon küsur TL’nin bir kör kuruşunda benim hakkım varsa peşinen söyleyeyim kendi adıma helal etmiyorum.

Siz bu milleti kör ve cahil, biz gazetecileri de balık hafızalı mı sanıyorsunuz?..

Kaç kere yazdım, bir daha yazacağım…

Antalya’yı temsilen milletvekili olarak girdiği TBMM’nin iradesine karşı çıkan, Atatürk ve İsmet İnönü’ye ağır hakaretlerde bulunan, devleti karşısına alıp, dönemin milli eğitim bakanına, 'Yüksek vekaletin alçak vekili' diye hitap eden bir zata nedir bu sempatiniz?..

Cemil Karabayır, geçen gün basına açıklamalar yapmış.

Gören de tarihi eser buldu sanacak.

Neymiş, Serdengeçti’nin evini restore ederken bir yazı bulmuşlar…

Aman ne buluş, ne buluş…

Serdengeçti, yaşadığı o dönem evinin bir dolabına tükenmez kalemle, '6 Nisan 1967 tarihinde sabahtan akşama kadar kar yağdı. Gece de yağdı. 7 Nisan sabahı her yer bembeyaz. Dün 6 Nisan Perşembe günü ağaçları değnekle silkeledik' yazmış…

Vay canına ya…

Bu yazı, ne mükemmel edebi bir yazı, ne de tarihi değiştirecek muhteşem bir yazı…

Bir elbise dolabına bir insan bunları niye yazar onu da anlamış değilim.

O tarihte kağıt mı keşfedilmedi, defter alacak parası mı yoktu?..

Bir de restorasyonu valilik adına yürüten Karabayır çıkmış demiş ki; ‘Bu yazı özel bir jelle korunarak gelecek nesillere aktarılacak…’

Kafaya bak…

Bakın kardeşim…

Evini milyonlar harcayıp restore ettiğiniz, yazısını jelle koruma altına alacak kadar kutsadığınız Serdengeçti katıksız bir cumhuriyet ve Atatürk karşıtıdır.

Nokta…

Bana inanmıyorsanız, devletin resmi TV kanalı TRT’ye de mi inanmıyor sunuz?..

TRT Türk kanalında 10 Temmuz 2015 Cuma günü yayınlanan 'Kendi Gökkubbemiz' adlı belgeseli bir zahmet arşivden bulun…

Bu belgeselde,  bugün 2 milyon küsur TL harcayıp evini restore ettiğiniz adamın Atatürk 'e, Cumhuriyet'in ilk yıllarına ve İsmet İnönü’ye hakaret dolu ifadelerini kendi sesinden dinleyeceksiniz.

Siz zahmet etmeyin diye Osman Yüksel Serdengeçti’nin TRT’de yayınlanan Samsun konuşmasını buraya kopyalıyorum…

Okuyun da ne yaptığınızı bir görün…

Bakın ne demiş;

“Tepeden inme dışarıdan gelme yapılan birçok inkılaplar milleti allak bullak etmişti. Paris sokaklarında yetişenler! Hukuk -u beşer beyannamesini ezbere bilenler! Laiklik ve inkılapçılık perdesi altında yoksul Anadolu halkının imanını, vicdanını, hak ve hukukunu pervasızca çiğnediler. Kıtalara hükmeden, 3 kıtada asırlarca dimdik duran ecdadımızı, şurada, burada, halkevlerinde türlü kuyruklara sokarak tahkir ve tehvil ettiler. Onlar kendilerini yarı ilah sayıyorlardı.”

Yetmiyor, devam ediyor…

"Yapanlar onlardı, yaratanlar onlardı, partilerinden bahsederken şerefli partimiz diyorlardı. On yılda on beş milyon genç yaratmışlardı. Tam 27 yıl tanrılar gibi konuştular. Firavunlar gibi saltanat sürdüler. Yediler, içtiler, kustular. Amma nutuklarda, amma afişlerde 'Köylü milletin efendisidir' diye yazıyordu. Halkı ve köylüyü 'efendimiz sensin, efendimiz sensin' diye soydular."

Bunu da devletin televizyonu TRT kanalı, belgesel diye bangır bangır yayınladı…

TRT bunu yayınlar da Antalya Valiliği de evini restore etmez mi?..

Tabi ki eder…

***          ***        ***

DP GENEL BAŞKANINA BU SORUYU SORAR MISINIZ?

Şimdi gelelim Said’i Nursi’nin oğlum dediği Serdengeçti’den, “Said’i Nursi’nin modeline ihtiyacımız var” diyen bir genel başkana…

Bugün (pazartesi) saat 20.00’de ANSİAD’ın akşam yemeği davetlisi Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal…

Uysal, 6’lı masanın küçük ama Antalya’da özgül ağırlığı olan bir partinin genel başkanıdır…

Akşam o yemeğe ben de davetliydim ama önceden planlanmış başka bir programım nedeniyle katılamıyorum.

O nedenle, yemeğe katılacak olan ANSİAD üyelerinden birine buradan rica ediyorum.

Soru-cevap kısmına gelince DP Genel Başkanı Uysal’a biriniz şu soruyu sorabilir mi?..

Siz 14 Nisan 2015 tarihli Yeni Asya Gazetesi’ne, “Halkımız bir tarafta kırk katır mı kırk satır mı diyen AKP zihniyeti ile çarpık CHP zihniyetine mahkûm edildi” dediniz mi?..

Dediyseniz, Millet İttifakı ortağınız CHP konusunda bugün yine aynı görüşte misiniz?..

Yine aynı gazeteye verdiğiniz röportajda, Sad-i Nursi için, “Bu toprağın hamurunu işlemiş, geçmişten günümüze İslâmın bayraktarlığını yapmış mücadeleci bir dâvâ adamıdır. Koymuş olduğu tüm ölçüler hepimiz için önemli meselelerdir. Bunun için sadece bizim değil Türkiye’nin bugün Said Nursî modeline ihtiyacı olduğunu düşünüyorum” derken, ‘Model’den kastınız nedir?..

O modeli 6’lı masada diğer liderlere de önerdiniz mi?..

Evet, bugün bu soruyu ANSİAD yemeğinde DP Genel Başkanı Uysal’a soracak bir babayiğit arıyorum.

ANSİAD’da çok babayiğit olduğunu biliyorum ama bir tanesi sorsa yeter.