Olay, 29 Eylül 2014 günü saat 10.00 sıralarında, Kepez İlçesi Emek Mahallesi'nde meydana geldi. Gecekondu tarzındaki evde annesiyle birlikte yaşayan Abdullah Çiçek, komşusu Zeliha Tavşancı'yı, "Evime ölü fareleri sen koydun?" diyerek sokak ortasında 21 kez bıçaklayıp öldürdü.
Olaydan sonra tutuklanıp hakkında Antalya 5'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açılan Çiçek'e, Manisa Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesi'nden 'işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını tam olarak algılayamaz' diye, ceza ehliyetinin olmadığına dair rapor verildi. Ancak ölen Zeliha Tavşancı'nın yakınlarının avukatı Fatih Ardıç Manisa'dan gelen raporu kabul etmediklerini bildirdi. Bunun üzerine mahkeme sanığın cezai ehliyetinin olup olmadığına yönelik Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi'nden de rapor talep etti. Adli Tıp Kurumu 4'üncü İhtisas Kurulu ise sanığın cezai ehliyetinin tam olduğuna dair rapor düzenleyip mahkemeye gönderdi.
'28 SUÇ DOSYASI VAR'
Raporun gelmesi üzerine davanın yedinci duruşmasında karar çıktı. Karar duruşmasına tutuklu sanık Abdullah Çiçek ile öldürülen Zeliha Tavşancı'nın yakınları ve tarafların avukatları katıldı. Duruşmada esas hakkındaki görüşünü açıklayan cumhuriyet savcısı, sanığın öncesinde 28 ayrı suç dosyasının bulunduğunu belirterek, suç işlemeye eğilimli bir yapısı olan Addullah Çiçek'in kasten insan öldürmek suçundan cezalandırılmasını talep etti.
Abdullah Çiçek'in avukatı Gizem Kumbul, Adli Tıp Kurumu tarafından düzenlenen raporu kabul etmediklerini bildirdi. Abdullah Çiçek hakkında daha önceden düzenlenen raporda psikolojik rahatsızlığı bulunduğu, bu sebeple ceza ehliyetinin bulunmadığının tespit edildiğini söyleyen avukat Gizem Kumbul, "Bu rapor dikkate alınarak sanığa ceza verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesini talep ediyoruz" dedi. Öldürülen Zeliha Tavşancı'nın yakınları ise sanığın en ağır cezayla cezalandırılmasını talep ettiklerini söyledi.
'ÖLDÜĞÜNE İNANMIYORUM'
Son sözü sorulan Abdullah Çiçek ise Zeliha Tavşancı'nın öldüğüne inanmadığını söyledi. Çiçek şunları söyledi:
"Zeliha Tavşancı annemi hipnozla yönetiyordu. Annemi bana karşı kışkırtıyordu. Annem bu yüzden bana saldırıyordu. Bu yüzden bana para vermiyordu. Ayrıca evimizi fareler istila etmişti. Ben fareleri öldürüyordum. Ama beş dakika sonra yeniden fareler geliyordu. Ölü fareler de oluyordu. Olay tarihinde Zeliha Tavşancı'ya 'Fareleri sen mi bırakıyorsun' diye sordum. O da 'Evet' dedi. Ben de 'İyi mi oluyor' diye sordum, cevap vermedi. Ben Zeliha Tavşancı'yı öldürmedim. Öldüğüne inanmıyorum. Kararı mahkeme heyetine bırakıyorum."
Mahkeme heyeti, oy birliğiyle Abdullah Çiçek'i ömür boyu hapse mahkum etti. Mahkeme sanığın suç işleme eğilimi ve tekerrüre esas sabıkası bulunduğu için cezada takdir indirimi de uygulamadı.
Öldürülen Zeliha Tavşancı'nın eşi Hasan Ali Tavşancı, oğulları Levent ve Adil ile kızı Ayşe Tavşancı, adaletin yerini bulduğunu söyledi.
Mustafa KOZAK/ANTALYA, (DHA) -