Antalya’nın önemli SİAD’larından birinin başkanı, ‘Ben bu işi bırakıyorum. Yeniden aday olmayacağım’ demiş.
Kasım’da yapacakları gala gecesi de bunu kamuoyuna deklare edecekmiş.
Hatta, kongre tarihini bile belirlemiş; Şubat 2018…
Şimdi, o başkanı kovan yok eden yok. Bugüne kadar gözünün üstünde kaş var diyen bir tane üye dahi çıkmamış. Yani alan memnun, satan memnun…
Tavuğuna da kimse ‘kışt’ dememiş.
Peki, nereden çıktı bu başkanlıktan ayrılık kararı?..
Bence tek nedeni var; Siyaset…
Olur veya olmaz, onun kokusu da yakında çıkar…
*** ***
Birisi için diyorlar ki;
“Antalya’da kum, çakıl ocağı olmadan kumdan, çakıldan en çok para kazanan adam…”
Böyle bir dedikodu var…
Bu vatandaş, oto galerisi olmadan, otomotiv sektörü ile uzaktan yakından ilgisi de bulunmadığı halde, bu araç satışı işinden bir partide en büyük parayı kazanan Antalyalı imiş…
Ne diyeyim, milletin ağzı torba değil ki büzesin…
Anlayacağınız dedikodu gırla değil TIR’la…
*** ***
Biri dedi ki; ‘Döşemealtı’nda CHP’den kim aday olursa olsun belediye başkanlığını kazanır.’
‘Neden bu kadar eminsin’ dedim.
‘
AKP oraya CHP için oy depoluyor’ dedi.
Yine anlamadım.
Şöyle anlattı:
“Bak kardeşim. Mevcut Başkan Turgay Genç kaç oy farkla AKP’nin elinden aldı burayı… 1700 küsur oy farkla… Peki, şu anda FETÖ’den dolayı Döşemealtı’ndaki L Tipi Kapalı Cezaevi’nde kaç tutuklu kalıyor?.. Valiliğin geçtiğimiz Haziran ayında yaptığı açıklamaya göre Antalya’da FETÖ’den tutuklanan sayısı 1681… Belki bu sayı bugünlerde 1700’ü çoktan aşmıştır… Şimdi, olası bir erken seçimde veya bu davaların birkaç yıl daha süreceğini hesap edersek, taksirli suçlardan hükümlüler ile tutuklular bu cezaevinde oy kullanacak demektir. Sence bu FETÖ’cülerin oyu AKP’ye mi, onları destekleyen MHP’ye mi, yoksa CHP’ye mi gider?”
Acaba arkadaş haklı mı?..