Halkevi’nden yapılan açıklamada ağustostaki yüzde 35 zammın ardından gelen yüzde 22’lik zammın Antalya emekçisine vurulan bir darbe olduğu vurgulandı.
Açıklama aynen şöyle:
“Son yıllarda ağırlaşarak süren ekonomik kriz, pandemi süreci ile birlikte katlanarak devam etmektedir. Her gün yeni bir zam, yeni bir vergi ve kur şokları altında işsizlik ve hayat pahalılığı artarak devam etmektedir.
Pandemi sürecinde ekonomisi en çok etkilenen kentlerin başında Antalya gelmektedir. Bu yıl, turizmin çöküşü ile birlikte geçen yıl gelen turistin ancak yüzde yirmisi gelmiştir. Yüzbinlerce turizm işçisi işsiz kalmıştır. Kent esnafının hali içler acısıdır.
Devlet tarafından pandemi sürecinde Antalya’ya kayda değer bir yardım, borçlandırma ve kredilendirme dışında bir şey yapılmamıştır. Üstelik şimdi bu borçların ödenme zamanı gelmiştir.
Pandemi sürecinin başından itibaren belediyelerin de işsizlik ve yoksulluk içindeki Antalya halkına, işçisine, esnafına kayda değer bir desteği olmamış, yapılanlar göstermelik kalmıştır.
Göstermelik uygulamalar yetmezmiş gibi belediye hizmetlerine yapılan zamlarla kent halkının yaşamı daha da çekilmez hale getirilmektedir.
Ulaşıma yine zam
Şehir içi ulaşım hizmetlerine en son geçen yılın 15 Ağustos’unda yapılan yüzde 35’e varan zammın ardından yeni bir zam daha geldi. Yüzde 22’ye varan yeni zamlarla işsizliğe, kısa çalışma ödeneklerine mahkum edilmiş Antalya emekçisine bir darbe daha vurulmuştur.
Antalya Büyükşehir Belediyesi yönetiminin, kentin kamusal hizmetlerinin halka daha ucuz ve nitelikli götürülmesi konusunda zam yapmak dışında bir fikrinin ve başkaca bir çözüm niyetinin olmadığı ortaya çıkmıştır. Büyük umutlarla Menderes Türel ve AKP’nin yağmacı belediyeciliğinden kurtulmak için oy veren yurttaşlarımızın beklentileri hayal kırıklığına dönüşmüştür.
Yüz binlerce kişinin işsizlik ve yoksulluk içinde yaşadığı Antalya halkı, 450 tane otobüs sahibinin çıkarları ve taleplerine kurban edilmektedir. Kaldı ki bu otobüs sahipleri çalıştırdıkları şoförlere bile hakkını vermemekte, yevmiyelerini düşürmeye çalışmakta ve sigortasız şoför çalıştırmanın peşinde koşmaktadır. Otobüs sahiplerine kilometre başına 1 TL mazot desteği ve aktarmalar için 55 krş ayrıca destek verilmektedir. Peki Antalya halkına hangi ulaşım desteği verilmektedir?
Çözüm kamusal ulaşımdır
Antalya halkı ulaşım hizmetlerinde 450 tane otobüs sahibinin (ki bunların bazıları birden fazla otobüse sahiptir)kar beklentisinin esiri olmuş durumdadır. Maalesef bu küçük çıkar grubunun yürüttüğü lobicilik siyaseti de esir almıştır.
Daha önce de önerilerimizi Büyükşehir Belediyesinin düzenlediği Ulaşım Çalıştayı’nda da iletmiştik. Antalya kent içi ulaşım tamamen kamusal olarak verilmelidir. Bu doğrultuda bir planlama ile belediyeye otobüs satın alınarak, özel otobüs sahiplerinin sayısı kademeli olarak indirilmeli ve daha önce özel halk otobüslerinde çalışan emekçilerin-şoförlerin işe alınarak bu alanda bir mağduriyet oluşması engellenmelidir.
Ulaşım hizmetlerini, kamu ya da özel şirketlere gelir kapısı olarak bakan anlayış terk edilmeli, ulaşım hizmetlerinin çok başlı yönetimine ve belediye şirketlerinin arpalık olarak kullanılmasına son verilmelidir.
Ulaşıma yapılan zamlar derhal geri çekilmelidir.”