Antalya Büyükşehir'in sultanı aslında bakın kim?

Antalya Büyükşehir Belediyesi 2 yıldır ‘Antalya’nın Fethi’ni kutluyor.

Bu yıl da fethin 811’nci yıldönümü (imiş)…

‘İmiş’ diyorum, çünkü rivayetler farklı…

Tarih kitapları Antalya’nın fethinin 1. Gıyaseddin Keyhüsrev’den çok öncesine dayandığını gösteriyor.

Büyükşehire göre fetih tarihi 1207…

Oysa, o da bir Selçuklu Sultanı olan 1. Rükneddin Süleyman 1076’da Antalya’ya giriyor ve Bizanslıların elinden şehri alıyor…

Yani Keyhüsrev’den 131 yıl önce…

Bizim büyükşehir Rükneddin Sultan’ın hakkını yemiş galiba…

Keyhüsrev’in Antalya’yı alış sebebi de, ‘Hadi burayı Türkleştirelim’ falan değil. Latinler İstanbul’u, Rumlar Samsun gibi liman kentleri ele geçirince Selçuklular’ın Antalya’yı ele geçirmekten başka çareleri kalmamış.

Mesele tamamen ticaret…

1. Gıyaseddin Keyhüsrev, taa 2004’de heykelinin dikildiği Bekir Kumbul döneminden beri ilgi alanımdadır.

O günlerde de yazmışlığım vardır.

Atının kuyruğuna atılan düğüme takmıştım o zamanlar…

Kumbul gidip Menderes Türel başkan olunca Keyhüsrev’in heykeli birkaç yıl ortadan kaybolmuştu. Sonra bir otobüs garajında olduğu ortaya çıktı ve bulunduğunda bir kolu kopuktu… Antalyalı Tarihçi Hüseyin Çimrin’in önerisiyle Yavuz Özcan Parkı’na konuldu heykel.

Neyse… İşte, CHP’li başkanın heykelini diktiği, AKP’li başkan döneminde depoya kaldırılan, bir süre sonra değeri (!) anlaşılan ve adına fetih törenleri düzenlenen Keyhüsrev gerçekte kim?..

Merak ettim daha da derin araştırdım.

Selçuklu sultanı… O kesin…

Annesi Bizanslı bir Rum… Bazı kaynakları göre anne Rum değil ama Hıristiyan…

11 kardeşten en sevilmeyeni…

Elinde hükmedeceği bir toprağı olmayınca Konya’ya sefer düzenleyip, kardeşinin elinde ne var, ne yok alan biri…

Kardeşlerin 10’u da Keyhüsrev’e o kadar gıcık ki,  bu duruma razı olmadıklarından birleşip sefer düzenlemiş, hükümdarlığı ondan almışlar.

Peki Keyhüsrev ne yapmış dersiniz?..

Önce Kilikya’daki Ermeni krallığının başkenti Sis (Kozan)’e gidiyor. Orada yaşıyor bir süre…

Oradan Selçuklular’ın kan düşmanı Bizans İmparatoru III. Alexios’un yanına sığınıyor.

Bugün adına fetih kutlamaları yaptığımız 1. Gıyaseddin Keyhüsrev’e Bizans imparatoru maaş bağlıyor.

Neredeyse her gün beraberler…

Bizans imparatoru, Keyhüsrev’in kardeşlerinin hüküm sürdüğü toprakları nasıl alırım diye planlar yaparken, bizim sultan onunla gezip tozuyor, yiyip içiyor.

Bizans sikkelerini alıp geçimini sağlayan Keyhüsrev’i imparator o kadar çok seviyor ki, komutanlarından Mavrozomes’in kızıyla evlendiriyor.

Bizans’ta 1205 yılına kadar, yani Antalya’nın fethinin 2 yıl öncesine kadar kalan Keyhüsrev, Konya hükümdarı ağabeyi Sultan Süleymanşah’ın öldüğünü ve Konya tahtına sultanın küçük oğlu III. Kılıçarslan’ın geçtiği haberini alınca iştahı kabarıyor.

Ne yapıyor dersiniz?..

Bizans imparatorunun onayı, kayınpederi olan Bizanslı komutanın da desteği ile Konya’yı fethe gidiyor.

Kimden fethedecek?.. Kardeşinin oğlundan… Yani yeğeninden… bu fethe giderken yanında kim var?.. Bizanslı komutan…

Ve Keyhüsrev, Bizans desteği ile Selçuklu Devleti’nin Konya tahtına ikinci defa oturuyor.

Bir yıl sonra da ticaret için liman lazım oluyor, gelip Antalya’yı fethediyor.

İşte, kutlamasını yaptığımız fetih bu fetih…

1. Gıyaseddin Keyhüsrev de o fethi yapan Selçuklu sultanı…

NOT: Bunları uydurmuşsun diyenlere kaynakları vereyim:

1. ATÇEKEN, Zeki, BEDİRHAN, Yaşar, Malazgirt’ten Vatana Anadolu Selçuklu Devleti Tarihi, Eğitim Kitapevi, Konya2004, 
2. BAYKARA, Tuncer,I. Gıyasettin Keyhüsrev [1164-1211] Gazi–Şehit, TTK, Ankara, 1997. 

3. KAYA, Selim,I. Gıyaseddin Keyhüsrev Ve II. Süleymanşah Dönemi Selçuklu Tarihi,TTK, Ankara 2006. 
4. KESİK, Muharrem, At Üstünde Selçuklular, Timaş Yayınları, İstanbul 2011 
5. TURAN, Osman, Selçuklular Zamanında Türkiye, Turan Neşriyat Yurdu, İstanbul 1971.