Akdeniz Üniversitesi öğrencilerinden mesaj var

Kamuda tasarruf tedbirlerinden bahsedildiği ve üniversitenin medikal firmalara 250 milyon TL borcu olduğundan söz edildiği bugünlerde, üniversite girişine şatafatlı bir kapı yapılacağının açıklanması öğrencileri de kızdırdı.

İşte bir öğrencinin bu konudaki yorumu… (Not: yorum kelime ve cümle bozuklukları düzeltilmeden aynen konulmuştur)

HOŞGÖRÜYE HASRETİZ KAPILARA DEĞİL

“Yeter artık. ..Cennet kapisi mubarek hastalardan alıp kapiciya verecekler..cebimizden ellerinizi cikarin Muayene döner sermaye otopark kantindeki malzemeler...etiket fiyatları hizmetleri ayarlanir kapiciya transfer.. Gösterise merakımiz bence ülkemizi sevmeyenlerin işi. paralarimizin gereksiz çarçur edilmesi. Yesilbahce Mah. Çiçek Camii kapısı da görkemli bakır dövmeden özel yapilmis. Eski kapıdan da giriliyordu. .imanı bütün insanlık erdeminde egosu cepte hoşgörülü iyilik doğruluk güzellik merhamet donanımlı bireylere hasretiz kapilara degil.. Cennete gitmek için gönül ve adalet kapımız var.”

***        ***        ***

Başka öğrenciler ise üniversitenin idari ve mali işler daire başkanlığı çalışanlarının eğitim öğretim başlamadan yaptıkları çevre temizliğini eleştirmişler. Gün Haber, bu temizlik haberini, şatafatlı kapı için binlerce lira harcanma planları yapılırken, mali işler çalışanlarına temizlik yaptırılmasını eleştirmişti.

İşte o konudaki öğrenci yorumları: (Not: yorum kelime ve cümle bozuklukları düzeltilmeden aynen konulmuştur)

TUVALETLERDE SABUN KAĞIT YOK… SINIFLAR PİS…

“İlk günü koşarak heyecanla gittiğim kampüste otobüsten indigimde durakları yeme içme artiklarini yığını gördüğümde şok oldum.. Yollarda ağaç diplerindekiler kantinlerde tuvaletlerde sadece suyun var. sabun kagit yoklugu hijyenden uzak kirlilik inanılmaz. Sınıflar pis kocaman cop kaplari kapu girisinde cirkin duruyor. Sinif disinda olabilir.koridor temizleme ile iş bitiyor. Pis bırakan öğrenciler kadar idare de sorumlu bence...bölümler arada piknik duzenlesin muhteşem bahçeler var ancak bakımsız..Çöp Konteyner icine degil yanlarına atılan içecek yiyecek artıkları. . birlikberaberlik içinde ye iç açık havada spor yapmak sık sık çevre temizliği gunleri ile belki 3 yıl sonra temizlenir. Mezun olmadan görürüm”

***        ***        ***

AYIP ÜNİVERSİTEYE YAKIŞMIYOR

“Balık tutmayı ogretin öğrencilere balık vermeyin hazıra konduklarinda yine kirleteceklerdir. Öğrenciler kendi mekanını kendi temiz tutmalı yetkili olmalı. Saglik Bilimleri Fakültesi hijyenle tanışmayan kirlilik oranı yuksek öğrencilerin mekanı. Koridor temizligiyle is bitmiyor. Spor Bilimleri Fakültesi öğrencileri kantinleri hoyratca kullanmakta heryerde "temiz bırakin yerlere atmayın" yazılarını görmezden gelen koltuklarda ayakkabilarla uzanan ogrenciler. Yakut çarşısı dış çevresi otobüs durakları fakultelere uzanan yollar kültür görgü bilgi ilim yuvasından uzak agaclarin arasi yol kenarlari öğrencilerin kullandıkları mekanlar içler acısı.ye iç at... Hukuk Fakültesi çevresi biraz temiz.. Fen Fakültesi ders anfilerde kocaman çöp Kovalarina rağmen siralarin üstü içi yerler neden kirlenir kirli bırakılır ki.. Öğretim yılı başında öğrencilere önce çevre insan çiçek böcek agac hayvan dogaya saygi ozgurluk gormek istedigi gibi yemek icmek artiklarini temizlemesini arkasından kimsenin olmayacagini bilmeleri. Temizlik imandan gelir. Desek olmuyor olmadı da...Çevre Mühendisliği öğrencileriyle mintika temizligi eğitimi almalı tüm öğrenciler yaptıklarından sorumlu tutulmalı. İşe yarar belki.. Asil onemlisi idarenin cimriligi..Çoğu fakultelerin ogrenci tuvaletlerinde kağıt sabun havlu yok. İyi ki su akiyor. İdari tasarruf desem ayip üniversiteye yakışmiyor mikrop kapiyoruz. Sabun Kagit ve havluyu cok goruyorlar...malzememizi evden getiriyoruz. Tasradan yurttan gelen öğrencilere yazık. . Yani ...Üniversite personelinin bahçe temizlemekle iş bitmiyor demek... öğrencilere bakış açısı tuvalet hizmeti farkindan da anlaşılıyor . Arife tarif işte. .. Kişinin kendini temsil ettiği bilinci geliştirilmelidir. Diger fakülteler nasıl bilmiyorum. Ortak.mekan sınıflar kantin carsi Kampüs ağaçlı alanlar yollar veee....tuvaletler...”