Şimdi 'Buyur kendi evini yık' dediğimiz zaman yıkabilecek mi bu değerli Başbakanımız?" diye sordu.
TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası ve Avrupa Avrupa İnşaat Mühendisleri Konseyi (ECCE) ve Dünya İnşaat Mühendisleri Konseyi (WCCE) tarafından düzenlenen 'Kültürel Mirasın Depremden Korunması' konferansı Antalya'da başladı. İMO Antalya Şubesi'nin ev sahipliğinde gerçekleştirilen ve iki gün sürecek konferansın açılış oturumunda konuşan İMO Genel Başkanı Serdar Harp, 23 Ekim Pazar günü Van'da meydana gelen depremin 'ne yazık ki yine felakete dönüştüğünü' söyledi.
İKİYÜZLÜLÜK VAN'DA ORTAYA ÇIKTI
İktidarın, bir deprem ülkesinde yaşıyor oluşumuzun gereklerine uygun adımlar atmamasının, gerekli önlemleri almamasının, uyarı ve önerilere kulak tıkamasının bedelini yüzlerce insanın canlarıyla ödediğini savunan Serdar Harp şöyle konuştu:
"Deprem sonrası Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği heyeti olarak bölgede yaptığımız incelemelerde, Van'da afet yönetiminin ve deprem sonrası acil eylem planının olmadığını ve büyük bir karmaşanın hakim olduğunu gözledik. Ne yazık ki organizasyon eksikliği nedeniyle depremden zarar gören halkın ihtiyaçları zamanında ve yeterli düzeyde sağlanamadı. Halkın acılarını görmezden gelenlerin ikiyüzlülüğü bu kez de Van'da ortaya çıktı."
FELAKET KADER DEĞİLDİR
Türkiye'de her yıl ortalama bir yıkıcı deprem meydana geldiğini ve resmi kayıtlara göre 1900 yılından bu yana Türkiye topraklarında 223 büyük deprem olduğunu kaydeden İMO Genel Başkanı Harp, bu depremler sonucu 110 bin kişinin yaşamını yitirdiğini, 700 bin konutun da ya yıkıldığını ya da ağır hasar aldığını söyledi. Deprem gerçeği karşısında gelmiş geçmiş tüm iktidarları 'gereken önlemleri almamak, bilimi bir kenara itmek ve kısa vadeli kazançlar doğrultusunda hareket etmek'le suçlayan Serdar Harp, "Doğa olaylarının doğal afetlere dönüşmesi kader değildir" dedi.
'YIKIMIN MALİYETİ BÜTÇENİN 3 KATI''
Konferansın açılışına katılan Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Akaydın da, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın "Ruhsatsız ve kaçak binaların hepsini yıktıracağız" sözlerini hatırlatarak "Nasıl yıktıracak çok merak ediyorum?" diye sordu. Kendisinin yaptığı kaba bir hesapla bu yıkım maliyetinin Türkiye'nin yıllık bütçesinin üç katı olduğunu belirten Başkan Akaydın şunları söyledi:
"Ayrıca samimiyetinize nasıl inanalım? Yıllar önce İstanbul'da kendisinin oturduğu binanın kaçak olduğu söylendiğinde, 'Ne yapayım İstanbul'daki binaların yarısı kaçaktır' diyen bir pişkin Başbakanımız var. Şimdi 'Buyur kendi evini yık' dediğimiz zaman yıkabilecek mi bu değerli Başbakanımız. Böyle rant ekonomisinin yüzsüzce kullandığı ülkede bilimsel ortamlarda ne kadar konuşursak konuşalım, bilimin sesini duymayan siyasetçiler ve siyasiler olduğu sürece bu acıları, ızdırapları her zaman yaşarız. Ve deriz ki 'ölenlere tanrıdan rahmet, yakınlarına sabırlar diliyoruz.' Böyle devam ederiz."
Emre BAYLAN/ ANTALYA, (DHA)