AÜ Tıp Fakültesi Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ömer Özkan ve AÜ Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan, 8 Ağustos 2011'de Derya Sert'e, kadavradan rahim nakli yaptı. Dünyada ilk kez yapılan nakil sonrası Sert, 4 Haziran 2020'de dünyaya bir bebek getirdi. Hamileliğinin 28'inci haftasında, 760 gram ağırlığında doğan bebeğe, doktoru Ömer Özkan'ın ismi verildi. Derya Sert'in anne olmasıyla birlikte Prof. Dr. Ömer Özkan başkanlığındaki 40 kişilik ekip, doğuştan rahmi olmayan Havva Erdem'e 27 Temmuz 2021 tarihinde kadavradan Türkiye'nin ikinci rahim naklini gerçekleştirdi. 8,5 saat süren naklin ardından Havva Erdem, 90 gün sonra taburcu oldu. Bir süre sonra Havva Erdem'e tüp bebek tedavisi gerçekleştirildi. Havva Erdem, rahim naklinden 14 ay sonra anne oldu. 29 haftalıkken doğum yapan Havva Erdem, 1720 gram sağlıklı kız bebek dünyaya getirdi. Dünyanın ve Türkiye'nin birçok yerinden AÜ'ye rahim nakli için başvuru yapıldı.
'HERKESİN GÖZÜ KULAĞI MEVZUATTA'
AÜ Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan, rahim nakline dünyadan ve Türkiye'den çok sayıda kişinin ilgisi olduğunu anlattı. Her 5 bin kadından 1'inin doğuştan rahmi olmadığını aktaran Prof. Dr. Özlenen Özkan, sadece doğuştan değil, sonradan da kadınsal rahatsızlıklar nedeniyle birçok kadının rahmini kaybettiğini aktardı. Prof. Dr. Özlenen Özkan, “Dünyada ilk başarılı rahim naklini yapan ekibiz. Aslında ilk defa Suudi Arabistan'da yapılıyor ancak 3 ay sonra rahim alınmak zorunda kalındığı için başarılı olunamıyor. Dünyada ilk başarılı rahim nakli tarafımızca gerçekleştiriliyor. 1 hafta sonra İsveç ekibi bizi ziyarete geldi ve onlara bu tekniği öğrettik. Onlar rahim naklinde kısa süre sonra bebek sahibi oldu. Bizden farklı olarak canlıdan nakil verildi. Biz kadavradan yaptık. Şu an devam edilmemesinin nedeni, Sağlık Bakanlığı'ndan mevzuatı bekliyoruz. Çok hasta bekliyor. Herkesin gözü kulağı mevzuatta" dedi.
DÜNYADA 'ÖMER ÖZKAN TEKNİĞİ' KULLANILIYOR
Derya Sert'e 8 Ağustos 2011 tarihinde rahim nakli yaptıklarını hatırlayan Prof. Dr. Özlenen Özkan, “Aradan 12 yıl geçti. Ekip olarak kısa sürede hamile kalacağını düşünmüştük ama işler istediğimiz gibi olmadı ve zaman bize birçok şeyi öğretti. Literatüre çok ciddi katkılarımız oldu. Sadece rahim naklinde değil, bazı insanların rahimleri doğal olsa da bebek sahibi olamıyor. Bunu bile aydınlattığımız bazı kısımlar oldu. Sadece rahmi olmayan insanlar değil, damarsal problemleri olan insanlara da bazı ameliyatlar yapıp kendi rahminden hamile kalabileceğini kanıtladık. Literatüre ciddi katkı sağladığımızın tıp camiası da farkına vardı. 12 yıl geçti. Bu zamanda çok şey öğrendik. 9 yılın sonunda neyin olması gerektiğini fark edip onu tamamladıktan sonra da Derya bebek sahibi oldu" diye konuştu.
'UMUYORUM NOBEL'İ BİZ KUCAKLARIZ '
Rahim naklinde dünya literatürüne 'Ömer Özkan Tekniği'ni kazandırdıklarını aktaran Prof. Dr. Özlenen Özkan, “Kol, yüz, gibi birçok nakil yaptık. İlklerden sayılabilir elbette ama rahim nakli biraz geri planda kaldı. Nedenini çok anlamıyorum çünkü belki görünmeyen bir yerde olduğu içindir. Aslında bunun karaciğerden, böbrekten hiçbir farkı yok. Bunu konuşmaktan bile imtina ediyorlar. İnsanoğlunun devamı için üremesi gereken bir organ ama biraz daha geri planda. Bu beni çok üzüyor. Aslında üremede çığır açtık. Ancak dünyada bir Müslüman ülke tarafından yapıldığı için göz ardı edilmeye çalışılıyor. Ama Türkiye'de de çok sahiplenilmedi. Keşke Türkiye bunu daha fazla sahiplense. Bu Nobellik bir iş aslında. Bizden sonra İsveç yaptı ve Nobel’i İsveç veriyor. Umuyorum, istediğimiz yöne gideriz ve Nobel’i biz kucaklarız ama buna hep beraber sahip çıkmamız gerekiyor" dedi.
'RAHİM NAKLİNİ ELEŞTİRENLERİN 3-4 ÇOCUĞU VAR'
Prof. Dr. Özlenen Özkan, “Bu ameliyatın güzelliği şu; anne ve babanın kendi genlerinden bebek sahibi olması. Rahim naklinde bebek sahibi olduktan sonra o rahmi alıyoruz ve hayatlarına kaldığı yerden devam ediyorlar. Ömür boyu ilaç kullanmaları gerekmiyor. Rahim nakline karşı çıkan insanlara bakıldığında hepsinin çocuğu var. Bu çok ilginç. Çocuk hasretiyle yanıp kavuşan insan değiller. O tarafı da düşünmek gerekiyor. Bu insanların tercihi ve buna saygı duymak gerekiyor. Rahim nakline başvuru yapan o kadar çok insan var ki. Bir insanın kendi genlerinden çocuğuna sahip olmayı istemesi çok doğal. İnsanlar keşke bir kez daha düşünseler. Bunu eleştirenler 3-4 çocuğu olanlar" ifadelerini kullandı.
İLK RAHİM NAKLİ DÜNYAYA AÇILDI
Derya Sert'e ameliyat yaptıktan sonra dünya basınının yoğun ilgisiyle karşılaştıklarını anlatan Prof. Dr. Özlenen Özkan, “Dünya basını aylarca hastanenin önünde yatıp kalktı. Bunu çok önemsediler. Sadece Türk medyası bunun çok farkına varmadı. İngiltere, Almanya, Hollanda burada yatıp kalktı. Onlara çok değişik geldi. Biz İsveç'e yardımcı olduk. Onlara yardımcı olduğumuz için onlar başarılı rahim nakli yaptılar. Bundan sonra da Amerika, Çin, Hindistan, Çekya ve Almanya gibi birçok yerde rahim nakilleri yapıldı ve bebeklerine sahip oldular. Biz bunun öneminin, başarısının, gerekliliğinin çok farkına varamadık. Umarım bundan sonra sahiplenir ve farkına varırız. Yurt dışından da hala bize güvenip başvuru yapıyorlar. Gelecek ay Amerika'ya gidip tecrübelerimizi anlatacağız. İnsanlar ne öğrendiğimizi çok merak edip aktarmamızı istiyor. Umarım mevzuat hızla çıkar ve biz de hızla yol alırız" dedi.
'YOLU AÇIP GERİDE KALMAK ÜZÜCÜ'
Dünyaya rehberlik ederek birçok rahim nakli yapıldığını vurgulayan Prof. Dr. Özlenen Özkan, “Artık kendini kanıtlamış bir prosedür bu. Teknik olarak, etik olarak kendini kanıtladı. Doğan bebek sayısı 100'ü aştı. Umuyorum biz de o sayıları yakalarız. Çok fazla ihtiyacı olan hasta var. Yolu açıp geride kalmak üzücü bir şey. Çok ciddi tecrübelerimiz var. Derya'dan çok şey öğrendik. Havva Erdem de çok kısa sürede anne oldu. Bu zamanla bir yarış, belli bir yaştan sonra çocuk sahibi olmak çok kolay değil. Çocuk sahibi olmayanların içerisinde ciddi bir ateş var" diye konuştu.
Aslı DURAN/ANTALYA, (DHA)
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |