Bursa'nın merkez Osmangazi İlçesi'nde oturan elektrikçi 45 yaşındaki Ercan Vatansever ve ev kadını 42 yaşındaki Kadriye Vatansever çiftinin iki çocuğundan küçüğü olan Vatansever, hastalıkla 4 yaşındayken tanıştı. Özel bir şirkette elektrikçi olarak çalışan Ercan Vatansever, oğlu Ersin'in hastalığını, kansızlık ve yüksek ateş şikayetiyle götürdüğü Bursa Uludağ Üniversitesi Hastanesi'nde öğrendi. Vatansever ailesi, yakınlarının önerisi üzerine oğullarını Akdeniz Üniversitesi Hastanesi'ne getirdi.
Ersin Vatansever'in tedavisi, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı Başkanı, Pediatrik Hematoloji- Onkoloji Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Akif Yeşilipek ve ekibi tarafından üstlenildi.
Hastalığı ağır seyreden Ersin'in sağlığına kavuşabilmesi için ilik nakli yapılması gerektiğini söyleyen Prof. Dr. Yeşilipek, 2008'in Nisan ayında, Vatansever ailesiyle birlikte ilik bankası başvuru formlarını doldurdu. Müjdeli haber, 20 ay sonra ABD'den geldi, Ersin'e nakledilebilecek uygun ilik bulunduğu bildirildi.
Haber üzerine Akdeniz Üniversitesi Hastanesi'nde hazırlıklara başlandı. Uzun süren hazırlık aşamasının ardından Ersin'e, 16 Mayıs 2010'da ABD'den getirilen ilik nakledildi. Ersin Vatansever'e yaklaşık 7 saat süren başarılı operasyonla ilik naklini gerçekleştiren Prof.Dr. Akif Yeşilipek ve ekibi, 50 gün steril bir odada Ersin'in takibini yaptı. Ekip, her gün Ersin'in kan değerlerini ölçtü ve gelişimini takip etti. Nakil ve Kemik İliği Transplantasyon odasında geçirdiği 50 günün ardından, 9 aylık süreç sonunda Ersin Vatansever sağlığına kavuştu. Artık Ersin, yıllar sonra arkadaşlarıyla top oynuyor, bisiklete biniyor.
HAYATLARI HASTANEDE GEÇTİ
Oğlunun sağlığına kavuşmasıyla dünyaya yeniden geldiğini söyleyen Ercan Vatansever, neredeyse oğlunun doğduğu günden bu yana hayatının hastane köşelerinde geçtiğini söyledi. Oğlunun devamlı yüksek ateşi ve enfeksiyonu olduğunu söyleyen Vatansever, "Bünyesi çok zayıf olduğu için sürekli hasta oluyordu. Ersin'in hastalığına teşhis konulması için hastane hastane dolaştık. 2008'de Akdeniz Üniversitesi Hastanesi'ne geldik. Burada, ilik nakline karar verildi" dedi.
Ercan Vatansever, tüm ailede tarama ve testler yapılıp uygun verici bulunamayınca önce yurt içi, ardından yurt dışında ilik arayışına girildiğini anlattı. Vatansever, "2009'un Aralık ayında ABD'den bir donör bulundu. İliğin yüzde 100 uyumlu olduğu ortaya çıktı. Hemen hazırlıklara başlandı. ABD'den getirilen ilik 16 Mayıs 2010'da Ersin'e nakledildi. 9 ay boyunca, haftada üç gün kontrole geldik. Prof. Dr. Akif Yeşilipek yeni bir müjde verdi, Ersin'in sağlığına tamamen kavuştuğunu söyledi. 'Artık her şey normal görülüyor. 6 ayda bir kontrole gelebilirsiniz' dedi. Çok mutluyuz" diye konuştu.
OKULUNA ARA VERMEK ZORUNDA KALDI
Oğlunun yaşanan zorlu süreçte okuluna ara vermek zorunda kaldığını söyleyen Ercan Vatansever, şöyle dedi:
"Kötü günlerin ardından iyi günler geldi. Oğlum çocukluğunu yaşayamamıştı. Ersin'in günleri hep dört duvar arasında, benimki ise kan peşinde, trombosit ve eritrosit aramakla geçti. Ama hep hayata güzel yönüyle bakmayı başardık. Ersin hastalığı yüzünden okuluna ara vermek zorunda kalmıştı. Şimdi hem yeniden okuluna devam ediyor, hem de korkmadan arkadaşlarıyla oynuyor, yıllardır özlemini duyduğu bisiklete biniyor."
Ersin Vatansever ise enfeksiyon riski olmadan ilk defa sokağa çıkıp arkadaşlarıyla oynamaya başladı. Vatansever, "Hep hastalık korkusu yaşadım. Hayatımda hep yüksek ateş ve enfeksiyon riski vardı. Arkadaşlarımla bir yere gidemiyordum, bisiklete binemiyordum. Hasta olduğum için çok üzülüyordum. Bazen ağladım, bazen güldüm. Çok kötü günler geçirdim. Ama artık doktorlarım hızla iyileştiğimi söylüyor. Çok mutluyum" dedi.
Erol AKKIR/ANTALYA, (DHA)