60 gün boyunca 3 bin mürettebatla birlikte 300 metrelik gemide mahsur kalan Harun Çubuk, 9 Mayıs'ta THY'ye ait uçakla arkadaşlarıyla birlikte Muş'a getirildi. Kredi ve Yurtlar Kurumu (KYK) yurdunda 14 günlük karantina sürecini geçiren Harun Çubuk, arife günü Manavgat'ta evine dönebildi.
Çin'in Wuhan bölgesinde geçen yıl aralık ayında ortaya çıkan ve bütün dünyaya yayılan yeni tip koronavirüs (Covid-19) salgını, yurt dışında bulunan Türk vatandaşlarına zor günler yaşattı. Salgın sırasında yurt dışında olup da Türkiye'ye dönmek isteyen Türklerin 60 binden fazlası Dışişleri Bakanlığı'nın girişimleriyle Türk Hava Yolları (THY) tarafından ülkeye getirildi. Salgın sürecine, çalıştığı dünyanın en büyük tur operatörlerinden olan TUİ'nin cruise gemisinde, Atlas Okyanusu'nun İspanya açıklarında yakalanan Harun Çubuk, 2 ay süresince karaya ayak basmadan gemide mahsur kaldı. Gemide kendisiyle beraber 107'si Türk olmak üzere 3 bin personel bulunduğunu söyleyen Çubuk, Türkiye geliş sürecini ve Muş'taki KYK Yüksek Öğrenim Öğrenci Yurdu'nda yaşadıklarını anlattı.
'AVRUPA'DA HİÇBİR LİMAN BİZİ KABUL ETMEDİ'
Cruise gemisinde yıldır çalıştığını söyleyen Harun Çubuk, "Ben gemide bar şefi olarak çalışıyordum. Gemideki son misafirlerimizi indirdikten sonra, İspanya'nın Kanarya Adaları Tenerife kenti açıklarındayken, Avrupa'da Covid-19 salgını başladı. Ülkeler birer birer hava alanlarıyla birlikte limanlarını kapattı. Bizim gemimiz 300 metre uzunluğunda. Normal zamanlarda gemide bin personel ve 2800 misafir ağırlayabiliyoruz. Şirketin çalıştırdığı diğer gemilerdeki personeller de bizim gemimize, bazıları geçici olarak yanaştığımız limanlardan bazıları da deniz üzerindeyken aktarıldı. Böylelikle gemide toplam 3 bin kişi olduk. Avrupa'da hiçbir liman bizi kabul etmedi" dedi.
'GEMİDE POZİTİF VAKALAR ORTAYA ÇIKTI'
İlk zamanlarda her şeyin normal olduğunu anlatan Harun Çubuk, gemide bulunan herkese Covid testi yapıldığını söyledi. Gemide pozitif vaka olmadığını, yönetimin Almanya'ya gideceklerini söyledikleri zaman gemide bulunan Türk personelin içinde bir umut ışığının doğduğunu anlatan Harun Çubuk, "Bize Almanya'da bir limana yanaşacağımızı söylediler. Tabii, limanda olmak her zaman avantaj. Ancak limana yanaşacağımız sırada gemide pozitif vakalar ortaya çıktı. Bu nedenle gemiden hiç kimse inemedi" diye konuştu.
'POZİTİF VAKA SAYISI 9'A YÜKSELDİ'
Harun Çubuk sözlerini, şöyle sürdürdü:
"Gemide bir kişide Covid-19 testinin pozitif çıkmasının ardından her şey değişti. Daha sonra pozitif vaka sayısı 9'a yükseldi. Bunun üzerine gemide olağanüstü yönetim şartları uygulanmaya başlandı. Ancak ne kadar uygulanırsa uygulansın, gerçi hepimiz maske takıyorduk ama 300 metrelik gemide sosyal mesafeyi korumamız mümkün olmuyordu. Yemek kuyrukları ve barlardaki durum kötüydü."
'HERKESTE BÜYÜK TEDİRGİNLİK VARDI'
İnsanların zaman zaman kriz geçirdiğini kaydeden Harun Çubuk, "İlk pozitif vakadan itibaren gemide gergin bir hava oluştu. Sonuçta bu 300 metrelik bir gemi. Aynı ortamda bulunuyorsunuz, aynı yerde yemek yiyorsunuz, aynı merdiveni kullanıyorsunuz. Herkeste büyük tedirginlik vardı. Herkes evine dönmek istiyordu. Artık herkes dokunsanız patlayacak durumdaydı. Bazen de gerginlikler oldu. Yani pozitif vakanın ortaya çıkmasında sonra zor bir 15 gün geçirdik" dedi.
'BİZ BURADAYIZ, BİZDEN HABERİNİZ VAR MI'
Yaklaşık 15 gün boyunca Almanya açıklarında gemide kaldıklarını anlatan ve bu süre zarfında yapılan Covid-19 testlerde kendisinin sürekli negatif çıktığını söyleyen Çubuk, "Biz bu sırada bazı arkadaşlarımızla Dışişleri Bakanlığımıza ve Hamburg Başkonsolosluğumuza 'Biz buradayız, bizden haberiniz var mı? Türkiye'ye dönmek istiyoruz' diye başvurduk. 2 gün sonra uçağın bizi almaya geleceğini öğrendik" diye konuştu.
'PİSTTE SADECE BİR UÇAK VARDI'
Hamburg Havaalanı'nda Türkiye'ye dönmek için geldiklerinde çok heyecanı olduklarını kaydeden Harun Çubuk, "Biz uçtuğumuz anda Hamburg Havaalanı'nda sadece biz vardık. Havaalanının içinde sadece 107 tane Türk vardı. Pistte sadece bir uçak vardı, bizim için kalkan THY uçağı. Çok değişik bir duyguydu" dedi.
'WHATSAPP GRUBUNDAN YAZIYORDUK, HEMEN GELİYORDU'
Hamburg'dan Muş'a 4 saatlik bir uçuşla geldiklerini anlatan Çubuk, KYK öğrenci yurdunda çok iyi bir 14 gün karantina süresi geçirdiklerini, hem yurt yönetiminin hem de Kızılay ve AFAD ekiplerinin kendileriyle sürekli ilgilendiğini anlattı. Yurtta haberleşme için WhatsApp grubu kurulduğunu belirten Harun Çubuk, "Biz odalarımızdan çıkmıyorduk. Her gün ateşimiz sürekli ölçülüyordu. Yemeklerimiz ve içecekler odaya servis ediliyordu. Herhangi bir ihtiyacımız olduğu zaman mesela, çay gibi, kahve gibi WhatsApp grubundan yazıyorduk. Hemen geliyordu" diye konuştu.
BAYRAMA EVİNE DÖNDÜ
Karantina süresinin bitmesinin ardından arife günü Manavgat'a ailesinin yanına döndüğünü söyleyen Çubuk, evinde de bir 14 günlük izole süreci bulunduğunu, her şeye rağmen bayramda ailesinin yanında olmaktan mutlu olduğunu belirterek, kendilerinin Türkiye'ye gelmesinde emeği geçen herkese teşekkür etti.
'AİLECEK 2 BAYRAMI BİR ARADA YAŞIYORUZ'
Arife günü oğlu Harun Çubuk'un evine dönmesinden çok memnun olan ve oğluna kendi elleriyle ızgara yapan Fadime Çubuk da, "Bizi oğlumuza kavuşturan devlet büyüklerimize çok teşekkür ediyorum. O, denizdeyken çok üzülüyordum. Ne zaman ki Türkiye'ye geldiğini duydum, çok sevindim. Şu anda evde, yanımızda. Ayrı odada duruyor ama varsın dursun. Biz ailecek 2 bayramı bir arada yaşıyoruz" dedi.
Mithat ABAKAN/MANAVGAT (Antalya), (DHA) -
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |