24 saat görev başında olan Zabıta, daha huzurlu, güven ve sağlık içinde, yaşanabilir kent yaratmak için önemli bir mücadele yürütmekte ve gerekirse canını ortaya koymaktadır.
40 bin kişilik Zabıta örgütünün önemli sorunları vardır. Bu sorunlar, genellikle Zabıta Haftasında dile getirilip, sonrasında unutulur hale gelmiştir. Yerel Yönetimlerin asli unsurlarından olan zabıta‘nın sorunlarının önemli bir bölümü TBMM de çözülmesi gereken yasal sorunlardır. Hal böyle olsa da çözüm merciinde olan Siyasi İktidarlar, çözüme ilişkin hiçbir adım atmamakta, yasal düzenlemelere uzak durmakta ve sesimize kulak tıkamaktadır.
Belediyeler, doğumdan ölüme kadar halkın ihtiyaç duyduğu tüm hizmetleri vermesi gereken ve yüzü halka dönük kurumlardır. Aynı zamanda halkın sağlık ve refahını temin etmekten sorumludur. Bunu teminen çeşitli kurallar koyabilir ve uymayanlara yasal sınırlar içerisinde bir takım cezalar uygulayabilir. Ancak Belediyeler tarafından konulan bu kurallar her türlü ihlal edilir ve böylece çeşitli suçlar oluşur. Bu suçlarla ilgili işlem tesis edecek, icra gücü Belediye Zabıtasıdır.
Kendisinden kente karşı işlenen suçları tespit edip sorumluları hakkında yasal işlemleri başlatması, belediyenin emir ve yasaklarını takip etmesi beklenen Zabıtanın sorunların içindeki çaresizliği sorumlular tarafından görmezden gelinmekte, sorunlara kulak tıkanmaktadır.
Kente ve kentliye karşı işlenen bu suçlara karşı mücadele eden zabıta her gün yüzlerce olayla karşılaşmakta, silahlı, bıçaklı, taşlı-sopalı saldırılara maruz kaldıkları halde, hem savunma anlamında hem de mevzuat anlamında hâlâ korumasız durumdadırlar. Can güvenliğini tehdit eden sorunlar karşısında tamamen yalnız, suçlulara karşı savunmasız, hatta suçlularla direk muhatap kalmaktadırlar. Hatta suçluların, siyasi güçleri zaman zaman zabıtaya beklenmedik dertler açmaktadır.
Bütün bunların çözümü olarak; Zabıta Yasası çıkarılmalıdır. Zabıta 657 sayılı kanunda ayrı bir sınıf olarak tanınmalıdır. Zabıta Yönetmeliği yasaya uygun hale getirilmeli, günün koşullarına göre yeniden düzenlenmelidir. Zabıta görevlerini yerine getirirken darp edilme, tehdit edilme, fiili saldırılar karşısında; caydırıcı tedbirlerin kazandırılması ve yasal koruma sağlanması, Siyasi baskılardan kurtarılması gerekmektedir.
Zabıta kadrolarının gerek özlük hakları, gerekse kadro dereceleri eşit ve adil değildir. Norm kadro uygulamasında gerekli değişiklik yapılarak zabıta memurlarında yaşanan kademe-derece ilerlemesinin önündeki sınırlama mutlaka kaldırılmalıdır. Maktu mesai ücretlerinin belirlenmesinde Bütçe Kanunu’nda yer alan üst sınırın kaldırılması gerekmektedir.
Belediyelerin olmazsa olmazı zabıta zor şartlar altında 24 saat çalışma esasında, bayram, hafta tatili demeden kolluk görevi yapmakta fakat emsalleri gibi fiili hizmet zammı alamamaktadır. Zabıtaya derhal “Fiili hizmet zammı” verilmelidir.
Siyasi İktidar; Belediyelerin vazgeçilmezi zabıtanın çığlığını duymalı, hak ettiği kıymeti vermeli ve gereken yasal düzenlemeleri biran evvel yapmalıdır.
Belediye İdarecileri ve Siyasi iktidara sesleniyorum; Teçhizatını, güvenliğini, çalışma şartlarını, maaşını SOMALİ standartlarına göre belirlediğiniz Zabıtadan, AVRUPA Standartlarında hizmet bekleyemezsiniz.
Cengiz GÜLEBAY / 26.OCAK.2015