Atatürk Parkı'nın 1973 yılında onaylanan planlarına dayanarak dönemin Turizm Bakanlığı, 1974 yılında alanda kamulaştırmaya gitti. Kamulaştırma neticesinde Hazine adına tescili yapılan park, 1985 yılında Maliye Bakanlığı'nın teklifi ve Turizm Bakanlığı'nın uygun görüşüyle Antalya Belediyesi'ne terk edildi. Park, belediye mülkiyetine geçti.
Tapu kütüğüne ise 'Kamunun ortak kullanımına açık olmak üzere Antalya Belediyesi'ne terki yapıldığından belediyece satılamaz ve başka bir maksat için kullanılamaz. İmar planları değiştirilerek kullanış şekli özel mülkiyete konu olabilecek hale geldiği tekdirde aynı şartlarla idari yoldan Hazine adına tescil edilir' şerhi düşüldü.
Parkın devir işlemleri 1986 yılında tamamlanırken, 2005 yılına kadar devir amacı doğrultusunda belediyece kullanırken o yıl Atatürk Parkı'nın yeniden düzenlemesi ve içindeki ünitelerin yapım ve işletilmesi işi Antalya Büyükşehir Belediyesi şirketi ANTEPE'ye verildi. ANTEPE de yap-işlet-devret modeli ve 10 yıl süreyle parkı Ply Turizm İşletmeleri'ne ihale etti.
Atatürk Parkı, yenilenen yüzüyle 2006 yılında hizmete açıldı. 9 Temmuz 2010'da Atatürk Parkı'nda işler değişti. Tapuya 1985 yılında düşülen şerh, 25 yıl sonra işleme konuldu. Hazine, devir amacının dışında kullanıldığı gerekçesiyle parkın tapusunu üzerine aldı. 26 Ağustos 2010'daki denetimlerde ise parkta 308 metrekare alanın depo yeri olarak şirket tarafından kullanıldığına hükmedilerek ecrimisil uygulamasına gitti.
Hazine, firmanın 1 Ağustos 2009 ve 29 Ağustos 2010 arası dönem için 308 metrekare alanı işgal ettiği gerekçesiyle 21 bin 650 TL ecrimisil, yani işgal tazminatı ödenmesine karar verdi. Antalya 2'nci İdare Mahkemesi, 30 Aralık 2011'de Antalya Defterdarlığı'nın talebini yerinde bulurken, Danıştay 10'uncu Dairesi, yerel mahkemenin kararını eksik inceleme nedeniyle bozdu.
Danıştay ayrıca, şirketin işgalci olarak görülemeyeceğini, Antalya Büyükşehir Belediyesi'ne yapılan devir işleminin ortadan kaldırılmasının, ANTEPE ve şirket arasındaki kira sözleşmesinin doğrudan feshinin dahi şirketi işgalci konumuna düşürmeyeceği hükmüne vardı. Kararda "Hazine tarafından açılacak davayla sözleşmenin feshi sağlanmadıkça şirketin kiracı olduğunu kabul gerekir" ifadesine yer verildi.
Ecrimisilin ancak ve ancak tazminata konu 308 metrekarenin 1986 yılında Antalya Belediyesi'ne devredilen taşınmazlardan olmadığının tespit edilmesi halinde istenebileceğini belirten yüksek mahkeme, bu amaçla bilirkişi heyeti kurularak parkta inceleme yapması gerektiğine hükmetti. Park, aralarında gayrimenkul değerlendirme uzmanının da yer alacağı bilirkişilerce karış karış ölçülecek.
Emre BAYLAN/ANTALYA, (DHA)