Muratpaşa Belediyesi, hali hazırda Fen İşleri Müdürlüğü’nün Yeşilova Mahallesi’nde kullandığı 12 bin 887 metrekare genişliğindeki alana ilişkin imar plan değişiklik talebinin Büyükşehir Belediye Meclisi’nde Ak Parti ve MHP grupları oylarıyla reddedilmesine karşı yürütmenin durdurulması ve kararının iptali istemiyle 2‘nci İdare Mahkemesi’nde dava açtı.
YASAYA AYKIRI
Dava dilekçesinde, reddedilen plan değişiklik talebinin, bölgenin çevre plan kararlarıyla uyumlu, ticari aks gelişimine uygun olarak daha nitelikli kullanımı amacı taşıdığı vurgulandı. Bu bağlamda talebin kamu yararı içerdiğinin altı çizildi. Büyükşehir Belediye Meclisi’nin olumsuz kararının yasa, yönetmelik ve yargı kararlarına aykırılık teşkil ettiği gibi plan bütünlüğünü bozduğu, kamu yararı taşımadığı, planlama esasları ve şehircilik ilkelerine uymadığının açıkça ortada olduğu vurgulandığı dilekçede şu ifadelere yer verildi:
“Kamu mülkleri en az kişi menfaatleri kadar korunmaya değerdir. Hatta toplum yararının her zaman kişi menfaatlerinin üzerinde tutulması da gerekir. Dava konusu plan değişikliği de bu anlayışla hazırlanmıştır. Ancak dava konusu değişikliğin reddine ilişkin karar, açıkça toplumsal yararı hiçe saymış, eşit işlem yükümlülüğü ve şehircilik ilkelerini ihlal etmiştir.
DANIŞTAY İLKELERİ
Ekleriyle birlikte 12 sayfalık dilekçede Meclis kararının Danıştay’ın “Planların, çağın ihtiyaçlarına, şehrin gereksinimlerine uygun hale getirilmesi ve değişen yönetmelikler çerçevesinde güncellenmesi gerektiği” ilkesine de aykırı olduğu vurgulandı.
USUL HATASI
Büyükşehir Meclisi’nde kararın alınış şeklinin de hukuka ve genel uygulamalara aykırı olduğu belirtildi. Mecliste meclis üyelerinden oluşan İmar ve Bayındırlık Komisyonu’nun değişikliğe ilişkin ‘olumlu’ görüşü yok sayılarak Büyükşehir bürokratlarca hazırlanmış ilgili daire başkanlığına ait bir raporun mecliste oylatıldığının altı çizildi.
KAOS KALKACAK
Talebinin hukuka ve kamu yarına ilişkin en ufak bir aykırılık taşımadığının maddeler halinde açıklandığı dava dilekçesinde, meclisin talebi olumlu bulması halinde hem kamu arazisinin çok daha değerli hale geleceği, hizmete dönüşeceği, hem de çevresel koşullar iyileştirilerek bölgedeki kaosun kaldırılacağı belirtildi.
SİYASİ SAİKLER DEVREDE
Ayrıca bu yolla bölgenin gelişimi de önemli ölçüde artacak olmasına da dikkat çekilen dava dilekçesinde, olumsuz kararın toplum menfaatlerini hiçe sayan, eşit işlem yükümlülüğünü açıkça ihlal eden, şehircilik ve planlama ilkeleri ile çelişen yönlerine vurgu yapıldı. Kararın siyasi saiklerle alındığına dikkat çekilerek devam eden dilekçede, kamuya ait taşınmazın değerini sıfırlanarak kamu yararını engellendiği belirtildi ve “Büyükşehir Meclisi’nin kendi emsal kararları ve uygulamaları ile çelişen, Kente değil, siyasete hizmet eden nitelikte bir karar olup açıkça hukuka, kamu yararına aykırılık içermektedir” ifadelerine yer verildi.