Allah,Allah.Söyledikleri çok ilginç diyebilirsiniz, ama dikkate alınması gereken bir durum.İnsanlar medyada veya günlük yaşamda göründüğü gibi değiller,orada işleri gereği öyle görünmek veya öyle söylemek zorundalar.Özel hayatları ise bambaşka,sizlerin kafasındakileri unutun,tam tersi yaşam tarzları,anlatılanlara çoğunuz inanamıyorsunuz.Bu sadece İsmail KÜÇÜKKAYA meselesi değil,erkek egemen toplumda bunların olması kimseyi şaşırtmamalı,önce büyüdüğünüz çevreyi düşünün, her şey yerli yerine oturur.Erkek çocuklarına aslan oğlum,kız çocuklarına şunu yapma bunu yapma ayıp.Büyüyünce de erkek her şeyi kendine hak görüyor.Birde anlatan hanımefendiye bakınca,iyi bir eğitim almış,etrafında neler olup bittiğinin farkında,kendi görüşleri olan,cinsiyet eşitliğini düşünen biri olarak görünüyor.Maalesef anlattıkları tam bir ülke sorunu,statüsü ne olursa olsun,kadın erkek ilişkilerinde erkekler cinsiyet ayrımına daha çok yatkınlar.Kendilerini daha üstün görme psikolojisiyle büyüdükleri için, istedikleri kadar eğitimli olsunlar bakış açıları değişmiyor.Ülkenin her coğrafyasında bu tür olayları soruşturan biri olarak söylüyorum,hanımefendinin anlattıkları devede kulak kalır,ne yaşanmış ve yaşanan olaylar var.İnsanoğlunun iki yüzü var, hem melek hemde canavar bunu unutmayın.Canavar haline büründüğünde neler yaptığını görüyorsunuz,insanları canlı canlı kesenlerde insan.Onun için bu yapar,bu yapmaz demeyin,herkes her şeyi yapabilir.Yinede hanımefendiyi cesurca anlatabildiği için kutlayalım ve şiddet nereden nasıl kime karşı gelirse gelsin kınayalım.