Sebze, meyve üretiminin en fazla olması gereken haziran ayında ürünlerin yüksek sıcaklıklardan olumsuz etkilendiğini anlatan Çakıcı, "Aşırı sıcaklıklar bitkinin çok su tüketmesine neden oluyor. Aşırı su kaybı bitkiyi strese sokuyor. Bu stresi yapraklarda kurumalar şeklinde görüyoruz" dedi.
ZMO İzmir Şube Başkanı ve Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Hakan Çakıcı, geçen yıl temmuz ya da ağustos aylarında yaşanan ürün kayıplarının bu yıl haziran ayında kendini gösterdiğini kaydetti. Meteorolojinin haziran ayı boyunca yüksek sıcaklık uyarısı yaptığını anlatan Çakıcı, "Tarımsal ürünler de yüksek sıcaklıktan çok etkilendi. Özellikle sebze-meyve üretiminin en fazla olduğu dönemdeyiz. Ürün konusunda rekolte beklentileri var. Fakat ürünler yüksek sıcaklıklardan etkileniyor. Aşırı sıcaklıklar bitkinin çok su tüketmesine neden oluyor. Aşırı su kaybı bitkiyi strese sokuyor. Bu stresi yapraklarda kurumalar şeklinde görüyoruz" dedi.
'EN ÇOK KİRAZIN ETKİLENDİĞİNİ GÖRDÜK'
Sulama takviyesi yapılmayan bitkilerde erken çökme veya erken hasada gelme durumlarının yaşandığını belirten Çakıcı, meyvelerde verim sıkıntısı yaşandığını söyleyip, kalitesi düşen meyvelerden örnekler verdi. Çakıcı, şöyle konuştu: "Yüksek sıcaklık ve ultraviyole ışınlarının fazla gelmesi durumunda meyvelerde yanıklar meydana geliyor. Bu da meyvenin kalitesini bozuyor ve fiyatlarını düşürüyor. Sezon başında iklim değişikliğinden en çok kirazın etkilendiğini gördük. Üzüm gelişiyor şu an koruk döneminde ama bağların da sıcaktan etkilendiğini görüyoruz. Sebzelerde domates ve biber sıcaktan etkileniyor. Yüksek sıcaklık ile birlikte havadaki nem de yüksek olursa, zararlılar artar. Şu an nisbi nem çok yüksek değil. Bu da orman yangını için bir yandan risk. Ancak tarımsal ürün anlamında nisbi nem yükselirse, hastalıkların artmasına neden olur. Tarım iklime bağlı olduğu için zor bir dönemden geçiyor."
'MEYVELER GÖLGELEME YÖNTEMİYLE KORUNUYOR'
Üreticilerin iklim değişikliğine karşı sürekli önlem aldığını ifade eden Çakıcı, en sık başvurulan önlemlerin sulama sıklığının arttırılmasının dışında gölgeleme sistemi olduğunu açıkladı. İhracata yönelik üretim yapan meyve üreticisinin bu önlemleri daha fazla kullandığını belirten Çakıcı, "Üretici tarlasını, bahçesini sürekli takip etmeli. Sulama konusunda dikkatli olması lazım. Hastalık ve zararlı kontrolüne bakması gerekiyor. Bunlar maliyetleri arttırıyor. Sulama giderleri ürünün maliyetini etkiliyor. Bağlarda ve meyve bahçelerinde gölgeleme sistemi kullanılıyor. Aparatlar ve direkler dikip, gölgeleme yapılıyor. Temel amaç, yüksek güneş ışınlarından meyveyi korumak ve meyvenin renk değişimini önlemektir. Özellikle ihracata yönelik ürünlerin olduğu meyve bahçelerinde gölgeleme çok fazla kullanılıyor" diye konuştu.
'BİTKİ YAPRAKLARINDA PÖRSÜME VE KURUMA'
Sıcak hava dalgasının sulama zamanını da 15 gün öne çektiğini belirten Çakıcı, şöyle devam etti:
"Üretici tarlasını işler, damla sulama sistemini kurar. Ama erken bastıran sıcaklar sulama ihtiyacını da öne çekti ve daha fazla sulama ihtiyacı oluştu. Sulama zamanı en az 15 gün öne çekildi. Sulama sıklığı arttı. Haftada 1 ya da 5 günde bir sulamak yerine daha fazla sulama yapılmalı. Bu tedbirler alınmazsa ürün su kaybıyla birlikte kaybedilir. Bitkinin yapraklarında pörsüme veya kurumalar oluşur."
Nevra UÇKAÇ/İZMİR, DHA)-
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |