Hastaneye 1 milyon liralık 'yanlış kan' davası

ANTALYA'da 3 aylık bebeklerinin, ameliyat sırasında yanlış kan verildiği için organ yetmezliğine bağlı hayatını kaybettiğini iddia eden aile, özel hastane ve doktorlar hakkında 1 milyon liralık tazminat davası açtı. Anne Derya Tunçer, çocuğunu koklamaya bile doyamadan kaybettiğini söyledi.

Antalya'da geçen yıl geçirdiği bir dizi ameliyatın ardından 1 Aralık'ta yaşamını yitiren 3 aylık İzzet Emre Tunçer adlı bebeğin ölümüyle ilgili aile, yanlış kan verildiği iddiasıyla özel hastane ve sorumlular hakkında tazminat davası açtı. Aile ayrıca bebeklerinin ölümüyle ilgili sorumlular hakkında cezalandırılmaları için de savcılığa suç duyurusunda bulundu.

Ailenin avukatı Fırat Kılıç tazminat davasıyla ilgili dilekçesinde, bebeğin sevk edildiği özel hastanede hatalı teşhis ve ameliyatlar nedeniyle vefat ettiğini ileri sürdü. Bu nedenle vefat eden bebeğin annesi ve babası için 500'er bin lira olmak üzere toplam 1 milyon liralık manevi tazminat talep ettiklerini bildiren avukat Fırat Kılıç, ayrıca şimdilik 100 liralık da manevi tazminat istediklerini söyledi. Talep ettikleri tazminatların vefat tarihinden itibaren ödenmesini isteyen Kılıç'ın talebine, davalı avukatı da dilekçeyle cevap verdi. Yaşanan bu üzücü olayda hastanenin ve hekimlerin kusuru olmadığını iddia eden hastane avukatı Özgür Taşçı, davanın reddini talep etti.

Tazminat davasının görülmesine Antalya 3'üncü Tüketici Mahkemesi'nde başlandı. Davanın ilk duruşmasında İzzet Emre Tuncer'in babası Mehmet Tuncer, annesi Derya Tuncer ile tarafların avukatları hazır bulundu. Hastanenin avukatı Taşçı, suçlamaları kabul etmedi.

Mahkeme, eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi.

KAN GRUBU YANLIŞ ÇIKTI

Duruşma sonrası açıklama yapan Mehmet Tunçer, normal doğumla dünyaya gelen bebeklerinin doğumdan 9 gün sonra fenalaştığını söyledi. Bunun üzerine bebeklerini devlet hastanesine götürdüklerini anlatan Tunçer, "Bizi Akdeniz Üniversitesi Hastanesi'ne sevk ettiler. Üniversite hastanesinde yer olmayınca bir özel hastaneye sevk ettiler. Orada çocuğumuzun aort damarının dar olduğu ve ameliyat olması gerektiği söylendi. Çocuğumuzun kan grubunun A RH pozitif olduğu söylendi. Bizden bu gruptan kan bulmamız istendi. Biz de bu kanı temin ettik. Ancak bebeğimiz ameliyattan böbrekleri iflas ederek çıktı. Ayağı kangren oldu. İkinci bir ameliyata alındı. Kangren sonlandırıldı. Kendi çabalarımızla oğlumuzu İstanbul Koşuyolu Hastanesi'ne götürdük. Burada çocuğumuzun kan grubunun 0 RH negatif olduğu ortaya çıktı. Oğlumun yanlış kan grubu nedeniyle böbreklerinin iflas edip çoklu organ yetmezliğine maruz kaldığını öğrendik. İstanbul'dan sonra Akdeniz Üniversitesi Hastanesi'ne sevk edilen oğlumuz burada vefat etti. İlk çocuğumuzun başına gelen bu olay nedeniyle eşim bir daha anne olmaya cesaret edemiyor" diye konuştu.



'KOKLAMAYA DOYAMADAN KAYBETTİM'

Adliyeden göz yaşları içinde ayrılan Derya Tunçer ise çocuğunu koklamaya bile doyamadan kaybettiğini söyledi. Suçluların cezalandırılmasını isteyen Derya Tunçer, şöyle dedi:

"Her iki ameliyatta da bana A RH pozitif kan arattırdılar. Bir defasında da kan değeri düştü. Tekrar A RH pozitif kan arattırdılar. İstanbul'da 3 kez tahlil yapıldı. Üçünde de 0 negatif çıktı. Antalya'dan İstanbul'a gidinceye kadar çocuğumun kan grubu mu değişti? Çocuğumu göz göre göre, ölmeden çürüttüler. Devletten daha çok para almak için benim çocuğumu parça parça ettiler. Çocuğumun hesabının verilmesini istiyorum."

Mustafa KOZAK/ANTALYA, (DHA)

MEDİCALPARK HASTANESİ AÇIKLAMA YAPMIŞTI

Medical Park Hastaneler Grubu bu iddialar gündeme geldiği dönem yazılı bir açıklama yaparak suçlamaları reddetmişti.  Yapılan açıklamada, şu ifadelere yer verilmişti: Hastane etik kurulu tarafından hastaya verilen tüm kan barkotları incelenmiş böyle bir iddiayı doğrulayan durumla karşılaşılmamıştır. İzzet Emre Tuncer isimli hastanın hastanemize tedavi için gönderilmesini takiben gerekli müdahale ve tedavi düzenlenmiş olup, tıp kurallarının gerektirdiği tüm işlemler bebek yararına yapılmıştır. Bebekte oluşan durum bebeğin mevcut durumu, biyolojik ve kendine özgü yapısından kaynaklı bir durumdur. Konunun hukuka intikal ettiği gerçeğinden hareketle şu aşamada daha fazla bir açıklama yapılmasının mümkün olmadığını bildirir, aileye başsağlığı dileklerimizi sunarız.'