Geleneksel tahıl ambarı serendiler teknolojiye yeniliyor

Karadeniz insanının iklim ve arazi şartlarıyla mücadelede geliştirdiği, içinde gıda ürünlerini sakladığı ahşap serendiler teknolojiye direniyor. 6-7 santim kalınlıkta, 5-6 metre boyundaki kalasların bir araya getirilmesiyle yaklaşık yerden 3 metre yüksekliğinde yapılan serendilere, seyyar merdivenlerle çıkılıp iniliyor. Karadeniz yerel mimarisinde asırlardan beri yerli ustalar tarafından inşa edilen serendiler, köylünün tahılını, yiyeceğini sakladığı, kuruttuğu, altına kışlık odununu depoladığı yapı olarak kullanılıyor. Serendir inşasında metal çivi kullanılmaması da, bu yapıların Karadeniz’in tarihi mirasları arasında yer almasını sağlıyor.  

'KÖYLÜNÜN YİYECEKLERİNİ FARELERDEN KORUYOR'

Ordu'da yıllardır serendir ustalığı yapan Hasan Baycan, serendilerin bölgede vatandaşlar tarafından ambar olarak kullanıldığını söyledi. Türkiye'nin milli ürünü fındığın serendilerde depolanarak kemirgen canlılardan korunduğunu ifade eden Baycan, "Serendi insanların yiyeceklerini kemirgen hayvanlardan korumak için serendirler o amaçla kullanılır. Bunların içinde yaz sebze ve meyvelerini kış mevsiminde de tüketebilmek için serendirde muhafaza ediyoruz. Kışın ihtiyaçlarımızı oradan karşılıyoruz. Mısır, biberleri, meyveleri ve sebzeleri bunun içinde kurutuyoruz" dedi.

'TEKNOLOJİYE YENİLİYOR'

Yaşının ilerlemesi nedeniyle ustalığı bıraktığını kaydeden Baycan, bölgede serendilere olan ilginin de azaldığını ifade etti. Gençlerin, bu tarihi mirasa sahip çıkmadığını belirten Baycan, "Karadeniz Bölgesi'nde bu serendiler birçok yerleşim bölgelerinde vardı. Şimdilerde pek ilgi görmüyor. Yavaş yavaş ortadan kalkıyor. Gençlerin bu tarihi mirasa sahip çıkacaklarını zannetmiyorum. Çünkü yeni sistemler oluşu. Buzdolapları ve değişik çeşitli teknolojik aletler kullanılıyor. O yüzden bu mirasın gelecek kuşaklara aktarılacağını zannetmiyorum" diye konuştu.

Baycan, Doğu Karadeniz Bölgesi'nde bazı insanların konaklamak için de serendir yaptırdığını sözlerine ekledi.

Mustafa KIRLAK/ ORDU, (DHA)