"Dışişleri eski Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu görev yaptığı kısa dönemde en çok yalanlanan Dışişleri Bakanı olarak tarihe geçti. Görevinin son haftasında Çavuşoğlu tam 3 kurum tarafından yalanlandı.
Dışişleri Bakanlığı koltuğunu müsteşar Sinirlioğlu'na devreden Çavuşoğlu, Türkiye'nin itibarını sarsan yalanlanmalarıyla hatırlanacak. Çavuşoğlu bu hafta üç Amerikan kurumunca aynı gün yalanlanarak siciline yaraşır bir veda yaptı.
Esasında AK Partili yılların çalışkan ve değerli bir ismi olarak kendini gösterdi Mevlüt Çavuşoğlu. Strasbourg'da Türkiye'yi başarıyla temsil etti. Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi (AKPM) Başkanı seçilerek bunu taçlandırdı. Uzun yıllar Batı'da yaşadığı için evrensel değerlere aşinaydı. Başta özgürlükler olmak üzere bu değerlerin Türkiye'de hayat bulması için mesajlar verdi. Ancak AK Parti'nin AKP'ye evrildiği dönemde Çavuşoğlu da savrulanlardan oldu. Kendisine yönelik iyi niyet ve tecrübenin hakkını veremedi. Yaptığı gaflarla maalesef dibe vurdu. Çavuşoğlu'nun gerek AB gerekse dışişleri bakanlıkları dönemi boyunca akla gelen ilk özelliği maruz kaldığı onlarca yalanlanma olacak. Bu yalanlanmalar iç siyaset gereği muhalif partilerden değil AB yetkilileri ve ABD'den gelen “söyledikleri gerçek dışı” temalı mesajları. Sadece Çavuşoğlu'nu değil; Türk dış politikasının itibarını da sarsan yalanlamalar. Kıymetli meslek büyüğümüz ve Brüksel Temsilcimiz Selçuk Gültaşlı “Brüksel'de nasıl yalan söylenmez?” ve “Pinokyolar yarışıyor: Davutoğlu mu, Çavuşoğlu mu?” başlıklı yazılarında Çavuşoğlu'nun bu konudaki pervasız sicilini ortaya koymuştu. Brüksel'de kameralar kayıttayken söylediği cümleleri Ankara'ya dönüş yolunda inkar eden Çavuşoğlu, son olarak bu hafta üç Amerikan kurumu tarafından aynı gün yalanlanarak kendi siciline yaraşır bir veda yaptı! İktidar aleyhinde konuşturduğumuzu iddia ettiği İngiliz Liberal milletvekili Andrew Duff ise hâlâ
Çavuşoğlu'nun ‘bizzat göndereceğim' dediği kayıtları bekliyor.
Üç dönem kuralına takılan birisi olarak Hariciye'ye “topal” bir bakan olarak girdi Çavuşoğlu. Hiçbir zaman direksiyona geçemedi. Hariciye'yi tamamen Müsteşar Sinirlioğlu idare etti. Çavuşoğlu'nun Sinirlioğlu'na söz geçiremediği Ankara'da ayyuka çıktı. Çavuşoğlu Hariciye tarihinde akreditasyon yoluyla açık sansürü başlatan ilk bakan olarak da kayıtlara geçti.
Çavuşoğlu siyasi ikbalinin Saray'ın elinde olduğunun farkındaydı. Her fırsatı Saray'a yaranmak için kullanmaktan geri durmadı. “Paralel Yapı” iftiralarını dilinden hiç eksik etmedi. Ancak bunun ayarını o kadar kaçırdı ki… Yaklaşık 4 yıl önce hayatını kaybeden muhterem annesi Fatma Çavuşoğlu için okutulan mevlit merasimini bile “paralel” siyasetine alet etmekten kendini alamadı. Demek ki hırs ve kibir insanın akıl ile vicdanını esir alınca böyle oluyor. Değer miydi?"
![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
|||||
|
|
![]() Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |
![]() |
||||||||||||
|
||||||||||||
![]() |
||||||||||||
![]() Koç ![]() 21 Mart - 20 Nisan
|
||||||||||||
![]() |
||||||||||||
|
||||||||||||
![]() |
||||||||||||
|
||||||||||||
![]() |