Özellikle pandemi döneminde Türk tarımsal ürün ihracatçısı pek çok pazardaki payını artırdı ve yeni pazarlara giriş yaptı. Fakat yaşanan iklim değişikliği ve şiddetli kuraklık tehlikesi tarımsal üretimi tehdit edecek noktaya geldi. Yakın zamanda daha ciddi önlemler alınmazsa tarımsal üretim ve buna bağlı olarak tarımsal ürün ihracatında azalma meydana gelebilir.
Ocak ayının sonlarına gelinmesine rağmen hem Türkiye’de hem de dünyanın birçok bölgesinde sıcaklık değerleri hala yüksek seviyede seyrediyor. Birçok yerde istenen seviyede yağış meydana gelmedi. Yağış meydana gelen bölgelerde ise bu yağış üretim için yeterli seviyede değil. Önümüzdeki dönemde hem iç pazara arzda hem de ihracatta sorun yaşanmaması adına acil önlemler alınmalı.
UZUN VADELİ EYLEM PLANINA İHTİYAÇ VAR
Son dönemde ülkemizin ve dünyanın gündemini en çok meşgul eden konuların başında iklim değişikliği konusu geliyor. Hükümetler, sivil toplum kuruluşları ve büyük şirketler birbiri ardına eylem planları açıklıyor. Fakat yapılan açıklamalar, oluşturulan kampanyalar ve hayata geçirilen projeler bugün için iklim değişikliğine etki etmekten oldukça uzak duruyor. Uzmanlar iklim değişikliğine karşı daha kapsayıcı, uzun vadeli ve somut adımlar atılması gerektiği konusunda hemfikir. Eğer geç kalırsak önümüzdeki yıllarda çok daha radikal önlemler alınması gerekebilir.
BORİS VOLFMAN; “İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ HERKESİN ORTAK SORUNU”
İklim değişikliğinin tarımsal ürün ihracatı konusuna muhtemel etkilerini değerlendiren Boris Volfman; “İklim değişikliği aslında oldukça uzun zamandır konuşulan, tartışılan bir konuydu. Fakat bugün medyada ve kamuoyu gündeminde çok daha fazla yer almasının bir sebebi var. Çünkü artık 50 yıl sonra böyle olacak diye konuşmuyoruz. Artık beklenen tehlike kapıda. Yeterli önlemler alınmaz ve iklim değişikliğini tersine çevirmek adına adım atılmazsa bugün, yarın ve devamında sürekli problemler yaşayacağız. Eskiden torunlarımız su kıtlığını görebilir diye düşünürken bugün iklim değişikliği çok açık bir şekilde hayatımızı etkileyecek duruma geldi. Yani şunu çok iyi anlamak lazım ki; iklim değişikliği herkesin ortak sorunudur." dedi.
Boris Volfman: İklim değişikliği ve buna bağlı olarak gelişen kuraklık tehlikesi özellikle İç Anadolu bölgesindeki çiftçimizi derin şekilde düşündürüyor. Kış mevsiminin yarısından fazlasını bitirdiğimiz şu günlerde hala birçok bölgede yeterli yağış yok. Eğer bu şekilde devam ederse hem iç pazara ürün temini hem de tarımsal ürün ihracatı yaparken çok zorlanacağız. Türkiye son yıllarda yakaladığı ivmeyi kaybetmemek adına hızlı bir biçimde önlemler almalı. Bu önlemler iki aşamalı olmalı. İlki uzun vadeli planlar şeklinde ilkokuldan başlayarak çocuklarımıza çevre bilinci sağlanmalı. Bunu yaparken olası kötü sonuçları tüm açıklığı ile anlatmalıyız ki bundan 20 yıl sonra bilinçli bir nesil elde edebilelim. Bir de tabi devletin alabileceği hızlı önlemler var. Yeraltı sularının kullanımı çok önemli bir sorun. Tarım arazilerinin imara açılması da bir sorun. Yine aynı şekilde mevcut su kaynaklarının kirletilmesinin de önüne geçilmeli. Ancak alınacak en hızlı önlem su israfı başta olmak üzere doğal kaynakların tüketimi konusunda ciddi bir tasarrufa gidilmeli. Gerekirse ödül sistemiyle halk buna teşvik edilebilir.” şeklinde konuştu.
BİLİNÇSİZ SU TÜKETİMİ EN BÜYÜK SORUNLARIN BAŞINDA GELİYOR
Uzmanlar günlük hayatımızda su tüketiminde bulunurken sorumlu olmazsak yakın gelecekte susuzluk tehlikesini hep birlikte yaşayacağımızı vurguluyor. Duş alırken, bulaşık yıkarken, ya da dişlerimizi fırçalarken kısaca günlük yaşamda suyu tüketirken çoğu zaman bilinçsiz davranabiliyoruz. Kısıtlı doğal kaynakları gelecekte de kullanmaya devam edebilmek adına bütün herkesin bu konuda elini taşın altına koyması gerekiyor.
BORİS VOLFMAN'DAN DEPREM BÖLGESİNE 1 MİLYON TL'LİK YARDIM
6 Şubat’ta Kahramanmaraş merkezli 7.7 ve 7.6’lık büyük depremlerden sonra, Boris Volfman harekete geçti. Depremin ilk anında nakdi değeri 1 milyon TL’yi geçen battaniye, ısıtıcı ve erzak yardımı yapıldı. Konuyla ilgili Boris Volfman, “11 ilde gerçekleşen bu büyük depremlerde yaşanan acıları üzüntüyle takip ediyoruz. Biz de ilk anlarda üzerimize düşeni yapıp yardım seferberliğinin bir parçası olduk. Bölgedeki yaraların hızla sarılması ve eski güzel günlere dönülmesi için elimizden geleni yapmaya devam edeceğiz. Sürdürülebilir bir plan çerçevesinde yardımlarımız devam edecek” dedi.
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |