"Oğlum yakışıklı olmuş"

 

ANTALYA - Sabah gazetesinden Esra Tüzün'ün izlenimleri şöyle:

 

Türkiye'de ilk kez yüz nakli yapılan Uğur Acar Antalya'nın en ücra dağ köylerinden biri olan Gebece'deki minicik evinden çıkıp dünyanın gündemine oturdu. Şimdi bu köyde Uğur için bayram havası esiyor. Dünyada yüz nakli hayalleri yeni yeni kurulurken bu köyde de Uğur'a yeni surat çoktan düşünülmeye başlanmış. 15 yıldır tüm Gebece bu anı beklediği için Uğur, yüz nakline çağrılınca şaşıran olmamış. Şimdi onu tüm köylüleri hasta yatağından yaptığı işareti ile selamlıyorlar, "oğlum çok yakışıklı oldun" diyorlar. Antalya'ya 110, Manavgat'a ise 28 kilometre uzaklıkta bir dağ köyü burası. Gebece'nin Uğur'u şimdilerde Türkiye'nin umudu oldu. Uğur buradaki minik evinde yüzü olmadan 19 yıl yaşamayı sürdürürken bir gün kaderinin değişeceğine hep inanmış. Yalnızca kendisi değil, tüm köy de bu günü yıllarca beklemiş. 

 

Pazara giderken toplu olarak şarkı söyleyen ve bu özellikleri ile tanınan Gebeceliler şimdi Uğur için bir araya geliyorlar. Uğur Güssun ve Mehmet Acar çiftinin aslında onuncu çocuğu olarak dünyaya gelmiş. Ancak altı kardeş yaşamayı başarabilmiş. İkiz kardeşi daha doğumda ölmüş. Uğur bebekken beşiğindeki battaniye tutuşunca yanıklarına rağmen hayata kalmış. Abileri Yaşar, Ramazan ve Ali İstanbul'da yaşıyor şimdi ağır hasta olan annelerine onlar bakıyorlar. Uğur, Şişli Etfal ve İstanbul Tıp Fakültesi'nde yüzünü düzeltmek için geçirdiği ameliyatlar sırasında onlarla birlikte yaşamış ama daha sonra hemen yine köyüne dönmüş, İstanbul'u çok sevmemiş. Mustafa ve Hüseyin ağabeyleri ise Manavgat'ta yaşıyor. Onlar Uğur'a iş bulabilmek için çok büyük uğraşlar vermişler. Pek çok kapı yüzüne kapanırken mermer atölyesinde çalışmaya başlamış. 

 

Atölyenin üst katında arkadaşlarıyla birlikte yaşıyormuş. Ancak hafta sonları Gebece'ye hemen geri dönmek istiyormuş. Dışlanmadan çalışabildiği kısa süreli yerlerde iş bulabildiği için tedavisi hep yeşilkartı sayesinde yapılmış. Türkiye'nin ilk yüz nakli listesine de ameliyatına da bu kart sayesinde alınmış. En çok da bu kart için vesikalık fotoğrafı çekilirken utanırmış. Nüfus kağıdı, yeşil kartı bir de küçükken okul için çektirdiği fotoğraf dışında resmi bulunmuyor. Köyün düğünlerinde fotoğraf çekilirken o hep yana çekilirmiş. 

 

 

Gebece'de yalnızca babası kalıyor. Babası Mehmet Acar da yarı felçli olduğu için hastaneye gidememiş. Oğlunun yüzünün değiştiğini ilk kez bizden öğrendi. Iphone'den gösterdiğimiz 'tamam' işareti yapan fotoğrafına baktı ve çok beğendi. O da 'tamamdır oğlum" dedi. Daha önce yüzünü hiç bilmediği oğlunun yeni yüzünü çok yakışıklı buldu. Bu minik evde tek bir soba çalışmayan bir televizyon ve yattığı yatak dışında Uğur'a ait tek bir şey yok onun hatıraları ise köyün sokaklarında. Gebeceliler dünyada yüz nakli hayalleri bile yeni yeni kurulurken hep Uğur için yüz nakli yapılacağı günü beklemişler. Daha önce İstanbul'a ameliyatlar için giderken de yüzünün tamamen değişeceğine inanmışlar. Olmamış ama onların umudu bitmemiş. "Bir gün yüzün değişecek" diye hep yanında olmuşlar. İlk yüz nakli bundan 5 yıl önce 2005 yılında Fransa'da yapıldı ancak Gebeceliler bundan on yıl önce hatta simge olan face/ off yani yüz yüze filmi çevrilmeden önce Uğurları için yüz nakli hayali kurmaya başlamışlar. 

Muhtar Ramazan Sarı, "Biz 15 yıldır bekliyorduk valla. Uğur okulu bıraktığında çok üzüldük, bu çocuğa 'yüz nakli' gerekli dedik. Her ameliyata gittiğinde yüzünün değişeceğine inandık. Daha önce hep hüsran oldu. Bu sefere nasipmiş. Çok cesur çocuktur öyle ameliyattan korkmaz, doktora da teşekkürlerimizi iletiyoruz, elini taşın altına koydu, Uğurumuz için uğraştı. Yüzü tutmayabilirmiş ama onlar elinden geleni yaptı" diyor. Doktoru Profesör Ömer Özkan Uğur'un bir buçuk ay sonra köyüne dönmesini hedeflediklerini söylüyor. Tür- kiye'de ilk olduktan sonra döner mi, bilinmez ama Gebeceliler onu merakla bekliyor ve yeni yüzü için onun simgesi haline gelen 'tamamdır' işaretini yapıyor.

 

Uğur'un yeni yüzünü en çok köyün çocukları merak ediyor. Melike ondan hep korktuğunu söylüyor. "Uğur abi bana 'korkma' derdi ama ben yine de çok korkuyordum, şimdi resmini gördüm çok güzel olmuş artık korkmam" diyor.

 

Murat Yılmaz, Uğur Acar'ın yedi yaşından beri arkadaşı. Onun anlattığı Uğur içi içine sığmaz ve aşık bir genç. Yılmaz, "Uğur çok aşıktı, son günlerde hep o kızı anlatıyordu ama ismini bana bile vermedi. Kız da onu seviyormuş ama ailesi yüzü böyle olduğu için ona vermez diye korkuyorlardı" diyor. Tunahan Sarı da onun gibi Galatasaray taraftarıymış. Maçları hiç kaçırmadan izlerlermiş. "Bir de İsmail YK'yı çok severdi" diyor. Yabancıların yanında bakışlar nedeniyle ürkek ve çekingen olan Uğur arkadaşları arasında çok gülen, eğlenen biriymiş. Yüzü nedeniyle fotoğraf çektirmeyi hiç sevmezmiş bu nedenle facebook'ta açtığı sayfasına spor bir araba resmi koymakla yetinmiş. Son olarak da Barış Manço'nun 'unutma beni' adlı şarkısının sözlerini göndermiş arkadaşlarına. Onu kimse unutmuyor, Gebece'de evlerde Uğur'un ameliyatı konuşuluyor, kadınlar dua ediyor, Uğurları için şükür namazları kılıyorlar.