Dursun Gündoğdu
Antalya Ticaret Borsası (ATB) işlettiği Zeytinpark’ta yıllarca doğru dürüst bir proje geliştirememiş ki sonunda gözünü çocuklara dikmiş…
Zeytinpark A.Ş, 2009’da hedeflediği Antalyalıların yararlanacağı yer olmaktan çıkmış, ATB Başkanı Ali Çandır’ın başkanı olduğu şirketin faydalanacağı bir yer olmuş.
Türkiye’nin ekonomik durumu malum…
Vatandaş perişan…
Geçen gün bir öğrenci velisi anlattı.
Okul olarak Zeytinpark’ta bir etkinlik düzenlenmiş.
Çocuğundan etkinlik için 200, kahvaltı için de 80 TL istenmiş.
Baba, asgari ücretle evini geçindirmeye çalışan bir veli…
280 lira da onun için büyük para…
‘Bu parayı okul idaresi kendi hesabına aktarmış olmasın?’ dedim.
Öğretmenlerle görüşmüş, o paranın kuruşuna bile el sürmeden Zeytinpark’a vermişler.
Koskoca borsanın, büyükşehir belediyesinin, ATSO’nun ve bazı ilçe belediyelerinin hissedarı olduğu Zeytinpark A.Ş’nin gelir kaynağı olarak bula bula öğrencileri bulması çok şaşırtıcı…
Antalya’nın merkezinde devasa bir alan…
Türkiye'de bir şehir merkezindeki en büyük, dünyada bir şehir merkezindeki dokuzuncu en büyük alan olduğunu kendileri söylüyor.
Antalya Zeytinpark, resmi internet sitesinde de yazdığı gibi “Muratpaşa Vakıf Zeytinliği’nin Antalya’ya kazandırılması, doğal yeşil dokusunun, tarımsal niteliğinin korunması ve geliştirilmesi” amacıyla, kar amacı gütmeyen bir işletme olarak kurulmuştur.
ATB’nin yıllardır Zeytinpark’ta bekleneni yapamadığı, masrafları karşılamak için öğrencilerin harçlığına gözünü dikmesiyle ortaya çıkmıştır.
Normalde, başka başka projelerle kazanacağı paraları öğrenciler için düzenlenen bu tür eğitsel sosyal projeler için harcaması gereken Zeytinpark yönetimi, tam tersini yapıyor.
Zeytinpark’a bugüne kadar kafileler halinde binlerce öğrencinin götürüldüğünü, ağaçlardan topladıkları bir kavanoz zeytine 200, kahvaltıya 80 TL ödediklerini düşünürsek, varın toplanan parayı siz düşünün…
Hayırlı işler Ali bey…
BİLMEYENLER İÇİN CİN ALİ
Cin Ali, Türkiye'de ilkokul öğrencilerine okumayı kolay öğretmek amacıyla geliştirilmiş 10 kitaplık hikâye serisi ve bu serinin kahramanı olan çöp adam karakterin adıdır. İlkokul öğretmeni Rasim Kaygusuz tarafından yaratıldı. İlk kitabı 1968'de yayımlandı. Kaynak: Vidipedi
*** *** ***
BELİ SİLAHLI BAŞKAN
Düşünün Antalyaspor’u takip eden bir gazeteci veya koyu bir taraftarsınız, bir kokteylde, sokakta veya kulüp binasının önünde kulüp başkanı ile karşılaştınız.
Baktınız ki belinde silah var.
Şimdi size soruyorum…
Bir taraftar olarak, ‘Kulübün gidişatı kötü… Başkan istifa’ diye bağırır mısınız?..
Sanmam…
Veya bir gazetecisiniz, ters bir soru sorabilir misiniz?..
Sanmam...
Çünkü, spor ve silah bir arada olmaz.
Ama Antalyaspor Kulübü Başkanı Sinan Boztepe belinde silah olmadan dışarı çıkmıyormuş.
Geçtiğimiz hafta Antalya’nın Samsun’da maçı vardı.
Boztepe buraya da silahlı gitmiş.
2-0 yenilgiden sonra bir gazeteci arkadaşım anlattı, “Vallahi, belinde silahı görünce soru sormaya tırstım” dedi.
Şaka gibi…
Benim bildiğim, Sinan Boztepe, dekorasyon ve mimarlık işleri yapan devasa bir şirketin sahibi…
Silah taşımasındaki neden Antalyaspor başkanı olmasından değil, bu işi nedeniyleymiş…
Kendisi kulüp başkanı olmadan MÜSİAD’ın başkan yardımcısıydı…
Namazında niyazında olan bir iş dünyasının içinden geliyor yani…
MÜSİAD’cılar genelde kaderci olur, olacakları Allah’ın hikmetine bırakır ama o kendisini yine de gavur icadı silahla korumaya almış.
Kaderci olmayıp önlem almak güzel bir şey ama en azından basın toplantılarında veya taraftarla karşı karşıya gelebilecek durumlarda o silah belde olmamalı.
Ne de olsa insan oğluyuz…
Kızarız, geriliriz, sinirleniriz ve patlarız de mi?..
*** *** ***
SAMSUN ÇIKARMASI VE PİDE
Hazır söz Samsun maçından açılmışken, sosyal medyada o karşılaşma öncesi yenilen yemekten bir kare fotoğraf gözüme ilişti…
Aralarında iş ve spor dünyasından tanıdığımız Nafiz Tanır ve Ali Rıza Akıncı’nın da bulunduğu grup pide yiyor.
Eee Samsun’a gidilir de pide yenmez mi?..
Ama içecek olarak masa da ne kola var ne de milli içeceğimiz ayran…
Ne var içecek olarak?..
Herkesin elinde bir kadeh şarap…
Pide ile şarap…
Daha sonra lahmacun söyleyip rakı ile devam ettiler mi bilmiyorum ama bizimkiler Samsun’da biraz “İbo’ca” davranmışlar.
Afiyet olsun…
Önceki sayfa
Sayfa başına git
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |