Antalya Ticaret Borsası'nın (ATB) her yıl Ramazan ayında Korkuteli, Serik, Elmalı ve Antalya'da düzenlediği geleneksel iftarı, Vakıf Zeytinliği'ndeki iftarla sona erdi. Üç ilçede ve Vakıf Zeytinliği'nde 1000'er kişilik iftar düzenleyen ATB yönetimi, geçen yıl zeytin ağacı ve zeytinin önemi ile Türkiye'deki hızla edilişi ve korunması gerektiği yönünde mesajlar içeren 'Zeytinname' dağıtmıştı. Bu yılki iftarda ise davetlilere 'Toprakname' dağıtıldı.
Yaklaşık bin kişinin katıldığı iftara ATB Meclis Başkanı Hüseyin Cahit Kayan, Yönetim Kurulu Başkanı Ali Çandır, meclis ve yönetim kurulu üyeleri ev sahipliği yaptı. İftarda protokolden ise CHP Antalya Milletvekili Mustafa Akaydın, Büyükşehir Belediye Başkan vekili İsmail Afşar, Kepez Kaymakamı Savaş Tuncer, Müftü Osman Artan, Tarım İl Müdürü Ahmet Dallı, ATSO Başkanı Davut Çetin, Manavgat TSO Başkanı Ahmet Boztaş, Kumluca TSO Başkanı Murat Günay, Dinar TSO Başkanı Ahmet Hakan Uyan, OSB Başkanı Ali Bahar, AKTOB Başkanı Yusuf Hacısüleyman gibi isimler yeraldı.
TOPRAKNAME DAĞITILDI
ATB iftarın tüm davetlilere dağıtılan 'Toprakname' ise hem Türkiye hem de Antalya tarım toprakları için acı bir gerçeği de ortaya koydu. Allah'ın bütün canlılar için toprağı sebep kıldığı belirtilen Toprakname'de “Toprak doğurandır, besleyen, büyütendir. Toprak berekettir, anadır. Bir verir bin alırsın topraktan. Emeği, alın terini, çalışkanlığı unutmaz toprak, sevgine karşılık verir. Kutsalımızdır toprak, namusumuz. Demeter'dir Yunan mitolojisinde toprağın, tarımın tanrıçası. Cihuacoatl'dır Aztek'lerde, Anadolu'da Kybele. Tüm canlılar için hayattır, geldiğimiz ve gideceğimiz yerdir toprak" denildi.
TARIM ARAZİSİ KAYBOLUYOR
Toprağın yaşayan bir varlık olduğu ve üretilemediğine dikkat çekilen Toprakname'de, en uygun şartlar altında bile tarım toprağının binlerce yılda oluştuğuna dikkat çekildi. Tarım topraklarının sonsuz olmadığı belirtilerek, şu bilgiler verildi:
“Dünyada toplam karasal alanın sadece yüzde 10'unda tarım yapılabiliyor. Türkiye topraklarının sadece 3'te 1'inin tarıma uygun. Ülkemiz son 10 yılda 27,8 milyon dekar tarım arazisini yitirdi. Kentimizde her gün 12 futbol sahası büyüklüğünde tarım alanı yok oluyor. Antalya'da son 20 yılda tarım topraklarımıza sahip çıkabilseydik, 10 bin çiftçi 47'şer dönüm tarlayı hala ekiyor-biçiyor olacaktı."
KORUMAK HEPİMİZİN BORCU
Bir gün herkesin geldiği toprağa geri gideceği de belirtilen Toprakname'de “Bizler planlama yapmadan döktükçe betonu toprağa, yaptıkça gereksiz ve anlamsız inşaatları, acımasız imar uygulamalarını, bozdukça ekilen-dikilen alanları, yok ettikçe üç-beş kuruş için ormanlarımızı, hoyratça kullandıkça çevreyi, dengesini bozdukça doğanın, çekebilecek miyiz gelecek nesillerin ahını? Ve nihayet torunlarımıza, yaşayabilecekleri ve yaşatabilecekleri bir toprak bırakabilecek miyiz? Gelecek nesillerin hakkı değil mi toprağın bereketiyle kurulan sofralar? Unutmayın toprağı, suyu, havayı, doğayı korumak hepimizin boynunun borcudur" denildi.
Mehmet ÇINAR/ANTALYA, (DHA) -