İlke kararında yer alan, AOÇ arazisinde Cumhurbaşkanlığı Külliyesi yapılabilmesine de olanak sağlayan “kamu hizmet binaları” ifadesini hukuka bir kez daha aykırı bulan daire, aynı karardaki “koruma amaçlı imar planları onaylanmadan” ibaresinin de iptalini kararlaştırdı. Bu ifade, AOÇ’deki tarım arazileri üzerindeki kamu yapılaşmalarının koruma amaçlı imar planı onaylanmadan yapılabilmesine olanak sağlıyordu. İptal kararı, bu yönüyle, SİT alanları içerisinde yer alan ve tarım yapılan bütün alanlar için de koruma sağlayabilecek. Dairenin kararı, bir meslek odasının değil, bir avukatın bireysel başvurusu sonunda verilmesi açısından da önem taşıyor.
Mimarlar Odası Ankara Şubesi, AOÇ arazisinde Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nin yapılabilmesine olanak sağlayan “Tarihi Sitler Koruma Koşulları” ile ilgili ilke kararına karşı dava açmış, Danıştay 6. Daire, geçtiğimiz ay bu davada kritik bir karara imza atmıştı. Daire, 2014 tarihli ilke kararında yer alan, “SİT alanlarında kamu hizmet binaları yapılabilmesine” olanak sağlayan ifadenin iptaline karar vermişti. Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan, bunun üzerine, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nin hukuksuz biçimde yapıldığının tescil edildiğini açıklamıştı.
Bir karar daha: Vatandaş başvurusunu da kabul etti
Danıştay 6. Daire, aynı ilke kararıyla ilgili olarak kritik bir karara daha imza attı. Avukat Figen Çalıkuşu’nun bireysel olarak açtığı davaya bakan daire, önceki kararını bir adım daha ileriye de götürdü. Daire, hem bu tip davalarda, bireysel başvuruların da dikkate alınacağını karar altına aldı hem de ilke kararındaki, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nin yapımına olanak sağlayan iki kritik ifadenin iptalini kararlaştırdı.
Çalıkuşu’nun başvurusunu karara bağlayan daire, ilke kararına 2104’te yapılan değişiklikle eklenen, “Kamu hizmet binaları” ifadesinin hukuka aykırı olduğuna hükmetti. Daire, kamu hizmet binası yapımı gerekçesiyle SİT alanlarında tarım yapılan arazilere el konulmasına olanak sağlayan, “Koruma amaçlı imar planları onaylanmadan” ifadesinin de iptalini kararlaştırdı. Oybirliğiyle alınan kararda, ilke kararına konulan her iki ifadenin, aynı ilke kararında yer alan, bu alanların doğal örtüsü, topografik yapısı bozulmadan korunması ifadesi ile bağdaşmadığı vurgulandı.
Diğer SİT alanlarını da bağlıyor
Karar, bu yönüyle, tarım yapılan diğer SİT alanlarında kamu binalarının yapılmasının da önüne geçecek. Karara göre, buralardaki tarım arazilerine, kamu binası yapılacağı gerekçesiyle el konulamayacak. Cumhurbaşkanlığı’nın da müdahil olduğu davada çıkan kararı değerlendiren Çalıkuşu, “İlke kararına, hukuka karşı hile yapılarak eklenen ifadelerin iptaline karar verildi. İlke kararına dayanak oluşturan yasa yürürlükteyken bu yapıldı. AOÇ gibi ortak kamusal alanların korunması için önemli. Aynı zamanda, SİT alanlarında tarım arazisi bulunan çiftçiler için de önemli bir karar. İlke kararındaki değişikliğin ve bu değişiklik doğrultusunda yapılan yapıların hukuksuzluğu ortaya konuldu. Bir vatandaşın, hak aramak amacıyla açtığı davada bu kararın verilmesi de ayrıca önemli” dedi.
Gökçer TAHİNCİOĞLU/ T24
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |