Kamile Uğur'un annesi Havva Uğur, "Kızımın hayalleri vardı. Hayalleri kara toprak oldu" dedi.
Muratpaşa İlçesi'ndeki feci kaza 15 Mayıs tarihinde saat 22.30 sıralarında Fener Mahallesi'ndeki Tekelioğlu Caddesi'nde meydana geldi. 21 yaşındaki Arya Yavari'nin kullandığı otomobil, duraktan yola çıkan 48 yaşındaki Mehmet Doğan'ın kullandığı belediye otobüsüne çarpmamak için fren yaptı. Arkadan gelen 21 yaşındaki Ramazan Baki Kip de ani fren yapınca motosikleti savruldu. Arkasında bulunan Kamile Uğur otobüsün sol arka tekerleğinin önüne düştü. Hareket eden otobüs, Kamile Uğur'un üzerinden geçti. Başı tekerleğin altında kalan Uğur, öldü. Motosiklet sürücüsü Kip tutuklandı, diğer 2 sürücü tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.
Olayla ilgili 1'i tutuklu 3 sanık hakkında Antalya 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde 'taksirle ölüme ve yaralanmaya sebebiyet vermek' suçundan dava açıldı. Sanıklar hakkında 2-6'şar yıla kadar hapis istendi. Davanın ilk duruşmasında tutuklu motosiklet sürücüsü Ramazan Baki Kip, tutuksuz sanık sürücüler Mehmet Doğan ve Arya Yavari ile kazada ölen Kamile Uğur'un annesi Havva Uğur hazır bulundu.
SÜRÜCÜLERİN İFADELERİ
Kamile Uğur'un ölümünden otobüs ve otomobil sürücüsünün sorumlu olduğunu iddia eden motosiklet sürücüsü Ramazan Baki Kip, mahkemedeki savunmasında olayın nasıl olduğunu şöyle anlattı:
"Sözlüm Kamile Uğur ile seyir halindeydim. Önümde beyaz bir otomobil vardı. Yolun sağındaki duraktan bir belediye otobüsü çıkış yaptı. Bunun üzerine önümde seyreden otomobil aniden fren yaptı. Bunun üzerine ben de fren yaptım. Fakat motosikleti durduramadım. Motosiklet kayıp aracın orta kısmına çarptı. Ben olaydan sonra yere düşüp bayılmışım. Sözlüm Kamile Uğur'a yardım etmek için ayağa kalktığımda vefat ettiğini gördüm. Bunun üzerine yeniden bayılmışım, tekrar ayıldığımda kendimi ambubansın içinde buldum."
Otomobil sürücüsü Arya Yavari kazada kendisinin suçsuz olduğunu iddia etti. Yavari, "Otobüsün ön kısmı benim şeridime doğru girince, kaldırımla otobüs arasında sıkışmamak için kontrollü fren yaptım. Bu anda arkadan bir çarpma sesi duydum. Aracı durdurup aşağıya inince yerde bir motosiklet olduğunu gördüm. Kazada vefat eden Kamile Uğur'u da motosiklet sürücüsünü de görmedim" dedi.
Otobüs sürücüsü Mehmet Doğan, Antalya Büyükşehir Belediyesi'nde şoför olarak çalıştığını söyledi. Olay tarihinde yolcu almak için durağa girdiğini anlatan Doğan, "Yolcuyu aldıktan sonra sola doğru manevra yaptım. Daha hızlanmadan otobüsün sol kısmında bir otomobil durdu. Sonra ben de durdum. Motosikletteki kadın yolcu kayarak benim aracımın tekerinin önüne gelmiş. Teker de bu bayanın kafasını ezmiş. Ben görmedim. Üzerini örtmüşlerdi. Bunların hepsi 10 saniyede oldu. Bu olayda bir kusurum yok" diye konuştu.
Davada tutuklu yargılanan tek sanık motosiklet sürücüsü Kip tahliye edilirken duruşma 14 Ekim'e ertelendi. Duruşma çıkışı gözyaşları içinde kızının ölümüne neden olanların cezalandırılmasını istediğini söyleyen Kamile Uğur'un annesi Havva Uğur, şunları söyledi:
"Kızım eşinden boşanıp yeni bir hayata başlamıştı. Restoranda garson olarak çalışıyordu. 3.5 yaşında bir çocuğu vardı. Çocuğunun velayeti de kızımdaydı. Hayalleri vardı. Kızımın o hayalleri kara toprak oldu. Üniversite sınavlarına girip bıraktığı eğitim hayatını devam ettirmek istiyordu. Olmadı. Kızımın vefatından sonra çocuğunu da babası alıp götürdü. Torunumuzu babası bize göstermek de istemiyor. Kaza nedeniyle torunumuzu da kaybettik. Bu olayda kimse suçu sahiplenmiyor. Bu olayda hiçbir suçu olmayan biri varsa o da hayatını kaybeden kızımdır."
Mustafa KOZAK/ANTALYA, (DHA)