Korku evinde evlilik teklifi

Kemer'de bir kuaför salonunda çalışan Halil Panuş, 2 yıllık sevgilisi Gizem Koyuncu'yla evlenme kararı aldı. Kız arkadaşına sıradışı bir evlilik teklifi yapmayı planlayan Panuş, bunun için korku evini seçti. Arkadaşlarıyla durumu paylayan Panuş, daha sonra ilçede faaliyet gösteren Kemer Korku evi sahibi Emre Aşım ile görüştü. Korku evinde Panuş'un sevgilisine evlilik teklifi için hazırlık yapıldı. Sevgilisi ve 4 arkadaşıyla korku evine gelen Panuş, korku evinden kaçışı amaçlayan 'kötü ruhlar tarafından lanetlenen çocuğu kurtarma oyunu'na başladı. 

YÜZÜĞÜ İSKELET 'MÖSYÖ' GETİRDİ

Zifiri karanlık ortamda robot, iskelet ve kostümlü korku objelerinin yanı sıra çeşitli ses efektlerinin yer aldığı oyunda grup, büyük korku yaşadı. Oyunun son bölümü olan odaya gelindiğinde ise evlilik teklifi için daha önceden yapılan hazırlıklar uygulamaya konuldu. İçeridekilerden birinin işareti üzerine odanın ışıkları yandı. Aynı anda 'Mösyö' adı verilen üzerine smokin kıyafeti giydirilmiş iskelet, elindeki yüzükle aşağı sarkıtıldı. Yüzüğü alan Halil Panuş, büyük oyun nedeniyle yaşadığı korkudan ağlayan sevgilisinin önünde diz çökerek evlilik teklifinde bulundu. Kendisi de mutluluktan ağlayan Panuş'u gören sevgilisi neye uğradığını şaşırdı. Bir anlık duraklamadan sonra bu kez mutluluktan gözyaşı döken Gizem Koyuncu, sevgilisi Halil Panuş'un yüzüğü parmağına takmasının ardından evlilik teklifini kabul etti. Bu sırada arkadaşları odada bulunan konfeti, sim ve balonları çiftin üzerine doğru atarak mutluluklarına ortak oldu. Genç çift daha sonra çalan müzik eşliğinde birbirine sarılıp dans ederken, arkadaşları da bu anı cep telefonlarıyla ölümsüzleştirdi. Evlilik teklifinden birkaç gün sonra genç çift, aileler arasında düzenlenen törenle sözlendi.

'HAYATIMIZ BOYUNCA HATIRLAMAK İSTEDİK'

Halil Panuş, sıradan bir evlilik teklifi yapmak istemediğini belirtirken, "Sosyal medyada gördüğüm evlenme teklifleri çok sıradan olduğu için burada unutulmaz bir anı yaşamak istedik. Hayatımız boyunca hatırlamak istediğimiz bir anı. İçerisi epey korkunç. Aşağı yukarı 40- 45 dakika sürdü. Biz bile zor dayandık" dedi.

'İKİMİZ DE AĞLADIK'

Gizem Koyuncu da hiçbir şeyden haberi olmadığını anlatırken, şöyle konuştu:

"Bana 'korku evine gidelim' dediler. İlk önce itiraz ettim, çünkü çok korkacağımı biliyordum. Geldiğimizde her şeyi hazırlamışlardı herhalde. Birinci odada zaten herkes caymaya başladı. Son odadaydık, 'Mösyö' denilen iskelet vardı, işletmeciler bana komut veriyordu ve 'eline bir anahtar gelecek' dediler. Korkmaya başladım, ağladım hatta. Sonra ışıklar açıldı, şarkı çalmaya başladı. Bana doğru iskelet geldi, sonra sözlüm yüzüğü aldı. Diz çöktü, baktım ağlıyor, ben de kaptırdım kendimi ve ağlamaya başladım. Sonra yüzüğü taktı. Ailelerimizin de bundan haberi varmış, sadece benim yokmuş. Evlenme teklifinden sonra ailelerle söz yaptık. Şu anda da okulumun bitmesini bekliyorum. Reşit olana kadar, ondan sonra bir gün belirleyip mutluluğumuzun devam etmesini sağlayacağız."








Levent YENİGÜN / KEMER(Antalya), (DHA)