İstanbul Atatürk Havalimanı'na gelen ve ithal edildiği düşünülen cihaz, gümrük memurları tarafından yurda sokulmak istenmedi. 'İkinci el' cihazların ithal olarak yurda girişinin yapılamayacağı belirtilerek, cihaz 15 gün gümrükte bekletildi. Cihaz geri gönderilmek üzereyken 2 bin dolar ödenerek Antalya'ya getirilebildi.
Hindistan İleri Teknoloji Enstitüsü mezunu olan, Suudi Arabistan'da Kral Saud Üniversitesi Laser Yönetimi ve Kanser Tanı Araştırma Merkezi'nin başkanı fizik ve astronomi profesörü Hindistanlı Vadivel Masilamani, bilimsel çalışmalarını anlatmak üzere Akdeniz Kan Hastalıkları Vakfı'nın (AKHAV) misafiri olarak Antalya'ya davet edildi. Masilamani Türkiye'ye gelmeden önce dünyada biri Hindistan'da, diğeri Suudi Arabistan'da bulunan ve kendi adını taşıyan bilimsel patentli cihaz, kargo ile Türkiye'ye gönderildi.
İstanbul Atatürk Havalimanı'na gelen ve ithal edildiği düşünülen cihaz, gümrük memurları tarafından yurda sokulmak istenmedi. 'İkinci el' cihazların ithal olarak yurda girişinin yapılamayacağı belirtilerek, cihaz 15 gün gümrükte bekletildi. Durumdan haberdar olan AKHAV Başkanı Prof. Dr. Duran Canatan'ın, bilimsel bir çalışma için geçici olarak getirildiğini belirtmesi üzerine cihaz, 2 bin dolar ödenerek Antalya'ya getirilebildi.
NERDEYSE CİHAZ GERİ GİDECEKTİ
Yaşananlara anlam veremediğini belirten Prof. Dr. Canatan, "Biz yıllardır AKHAV olarak birçok bilimsel çalışma yapıyoruz. Bu kapsamda Prof. Dr. Vadivel Masilamani'yi de Türkiye'ye davet ettik. İngiltere, Fransa, Kanada, İtalya, Almanya, Hollanda, ABD gibi ülkelerde böyle önemli bilim adamları devlet desteğiyle gelirken, biz kendi olanaklarımızla bu cihazı ve bilim adamını getirdik. Ancak cihaz Atatürk Havalimanı'na geldiğinde, biz sanki cihazı ithal ediyormuşuz gibi zorluklar çıkarıldı. 'Bu yeni cihaz değil, ikinci el cihaz' diye zorluk çıkardılar. Nerdeyse cihaz geri gidecekti" diye konuştu.
Hem kan hastalıkları, hem kanser türlerinin tanı sürecinde çok yeni bir cihazı Türkiye'ye getirmenin gururunu yaşarken, böylesi olaylarla karşılaşmalarının kendilerini üzdüğünü aktaran Prof. Dr. Canatan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Türk bilimine çok önemli katkılar sağlayacak bu cihazı nerdeyse Hindistan'a geri gönderiyorduk. Kendi olanaklarımızla 2 bin dolar ödeyerek ithal ediyormuşuz gibi getirdik. Zaten cihaz çalışmalarımız bittiğinde geri gidecek. Dolayısıyla ödediğimiz para da uçtu gitti. Ülkemizde maalesef bilime verilen değer bu. Bilimsel çalışmaların yapılmasında, birçok bürokratik işlem, engel çıkıyor karşımıza. Umarım devlet bundan sonra bilimsel çalışmalar yapan tüm vakıflara gerekli desteği verip, imkan sağlar."
CİHAZ SAYESİNDE 5 DAKİKADA KANSER TANISI
Bu cihazın talasemi hastalığının teşhisinde kullanılabileceğini aktaran Prof. Dr. Duran Canatan, cihazla ilgili şu bilgileri verdi:
"Plazma ve idrardaki mesane kanserleri, prostat kanserlerinin direkt tanısında, tanıdan sonra tedaviye alınması ve takibinde ne kadar kanser hücresi kaldı, kişideki hastalık tamamen iyileşti mi ona bakabiliyoruz. Ayrıca akciğer kanseri, karaciğer kanseri ve rahim ağzı kanserinde de direkt plasmadan bakılabiliyor. Biomoleküllerin dalga boylarına bakarak kişiye kanser tanısı koyabiliyoruz. Tedaviden sonraki kanser takibini de yapabiliyoruz. Türkiye'de tedaviden sonra kalan hastalığı ölçmek çok zor. Ancak bu cihaz sayesinde hastalığa ait işaretler var mı, ne kadar hücre kalmış onu da ölçmek mümkün. Teşhis ve tedavide zaman faktörü çok önemli. Bu hastalıklarda tanı koymak çok zaman alıyor. Birçok görüntüleme yöntemi var. Ayrıca bu yöntemlerde zaman zaman yalancı tanılar da verilebiliyor. Masilamani'nin cihazında ise kesin ve direkt tanı konulabiliyor. Örneğin bir kadından örnek aldık. Aynı anda kadında göğüs kanseri var mı, rahim ağzı kanseri var mı, 5 dakika gibi bir zamanda öğrenebiliyoruz. Günümüzde her kanser için ayrı ayrı tetkikler gerekiyor. Bu da zaman ve maliyeti artırıyor. Ancak bu cihaz sayesinde 5 dakikada tanı konulabiliyor. Masilamani bu cihazın bilimsel patentini aldı, ancak üretim patenti henüz alınmadı. Türkiye'de iyi bir şirket bulursak üretim patentini burada alabiliriz. Bu cihazı küçülterek çantaya sığacak şekle getirmek için de çalışmalarım sürüyor."
Süleyman EKİN/ANTALYA, (DHA) -