Bakırköy 4. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Seval Yıldırım, “canavarca hisle, eziyet çektirerek öldürmek” suçundan Cem Garipoğlu’nu en üst limit olan 24 yıl hapis cezasına çarptırdı. Katil Cem Garipoğlu’nun son sözü “Verilen cezaya razıyım, çok pişmanım” oldu
İstanbul Bahçeşehir’de 3 Mart 2009 tarihinde sevgilisi Cem Garipoğlu’nun evinde işlenen korkunç cinayete kurban giden ve başı gövdesinden ayrılan cesedi Etiler’de bir çöp konteynerinde bulunan lise öğrencisi Münevver Karabulut cinayetiyle ilgili dava yaklaşık 3 yıl sonra sonuçlandı. Son duruşma Bakırköy 4. Ağır Ceza Mahkemesi ’nde görüldü. Duruşmayı, Münevver Karabulut’un ailesinin daha önce reddettiği mahkeme başkanı Mevlüt Bayraktar yerine 6. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Seval Yıldırım yönetti.
Yeni tanıklar getirdiler ama
Duruşmadan önce mahkemeye bir dilekçeyle başvuran Cem Garipoğlu ’nun amcası Hayyam Garipoğlu, 4 yeni tanık dinletmek istediğini söyledi. Mahkeme talebi yerinde buldu ve ilk olarak tanıkları dinledi. Hayyam Garipoğlu’nun oğlu Fatih Garipoğlu, birlikte yaşadığı Emine Başer, annesi Fatma Başer ile Hayyam Garipoğlu’nun oturduğu sitenin güvenlik görevlisi Nuh Naci Aydın tanık olarak dinlendi. Tanıkların tamamı cinayetin işlendiği gece Hayyam Garipoğlu ’nun avukatıyla görüşmek üzere evden ayrıldığını anlattı.
Cem’in babası ağladı
Tanıkların ardından söz alan Cem Garipoğlu ’nun babası Mehmet Nida Garipoğlu ağlayarak verdiği ifadesinde “Her iki aileden de özür diliyorum. Ben hayatımda Münevver ’i hiç görmedim. Münevver’in annesinin geçen celse söylediği ‘Siz bizim yerimizde olsaydınız ne yapardınız? ’ sorusu kulaklarımda çınlıyor ” dedi. Bunun üzerine ağlayarak ayağa kalkan Nagihan Karabulut, “Senin de iki kızın var. Yeter artık. Dayanamıyorum ” diye hıçkırıklara boğuldu. Bunun üzerine Mahkeme Başkanı Seval Yıldırım, “Nagihan sus yoksa seni dışarı çıkarmak zorunda kalacağım ” dedi.
‘Ne deseler haklılar’
Bunun üzerine Mehmet Nida Garipoğlu, “Ne söyleseler, ne deseler haklılar. Acılarını paylaşıyorum. Nagihan bağırıyor ama haklıdır. Allah kimseye evlat acısı vermesin. Benim oğlum melek gibi kızlarını öldürdü. Oğlumun yaptığı hataya diyecek bir şeyim yoktur” dedi. Söz alan Hayyam Garipoğlu ise “Maalesef rüyamızda göremeyeceğimiz bir olayın içine aile olarak düşmüş durumdayız. Benim suçlanmam tamamen şoförümüz Ahmet Batur ’un anlattıkları üzerinedir. Benim olayla ilgim alakam yoktur ” dedi.
‘Utanmadan ağlıyorsunuz!’
Tutuksuz sanıklardan anne Tülay Makbule Garipoğlu da ifadesini gözyaşları içinde verdi. Bu sırada Münevver ’in babası Süreyya Karabulut, “Allah belanızı versin. Bir de utanmadan ağlayarak konuşuyorsunuz ” diye bağırdı. Bunun üzerine Süreyya Karabulut dışarı çıkarıldı. Tülay Makbule Garipoğlu ifadesinde, “Ben evi temizlemek ve delilleri saklamakla suçlanıyorum. Ben evden çıkarken giydiğim kıyafetleri polisler aldılar. Üzerimde kan izi ve diğer izler bulunamadı. Ben o gün eve geldiğimde iki kızım ve öğretmenleri vardı. O şekilde bir manzara görseydim iki kızımla o eve girer miydim? Onları anneme gönderirdim. Polisler gelinceye kadar benim olaydan haberim yoktu. Oğlum benim gurur duyduğum bir evlattı. Cem teslim olup ben yaptım diyene kadar içimde büyük bir umut vardı. Kimsenin yüzüne bakamıyorum. Utanıyorum. Mağdur ettiğim herkesten özür diliyorum. Çok mutlu bir evliliğim vardı. Bu olay nedeniyle darmadağın oldu. Allah gerçekten düşmanımı bile evlat acısıyla imtihan etmesin. Bizim de acımız gerçekten çok büyük ” diye konuştu.
Cezam neyse çekmeye razıyım
Tutuklu sanık Cem Garipoğlu da savunmasında, “Çok üzgünüm çok pişmanım. Hem Münevver ’den hem ailesinden, hem kendi ailemden özür diliyorum. Cezam neyse çekmeye razıyım. Savunmamı avukatım yapacak” dedi. Cem Garipoğlu dünkü duruşmaya lacivert takım elbise ve beyaz gömlekle katıldı. Kıravat taktığı da görülen Garipoğlu’nun traşlı olması da dikkat çekti. Mahkeme verdiği 30 dakikalık aranın ardından kararını açıkladı. Mahkeme kararında Cem Garipoğlu hakkında S.Ç.Ç. “suça sürüklenen çocuk” ibaresi kullandı. Mahkeme Cem Garipoğlu’nu “tasarlayarak canavarca hisle çocuğa karşı, nitelikli ve kasten öldürmek” suçunu işlediği için önce ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırdı. Ancak Cem ’in yaşı 18 ’den küçük olduğu için cezası 24 yıla indirildi. Mahkeme Cem Garipoğlu ’nun uzun süre kaçması, cinayetten sonraki davranışları nedeniyle iyi hal indirimi, koşullar oluşmadığından da haksız tahrik indirimi uygulamadı.
Anne ve amcaya 3’er yıl
Mahkeme tutuksuz sanık baba Mehmet Nida Garipoğlu’nun “nitelikli adam öldürmek suçuna iştirak etmek”ten delil yetersizliğinden beraatına hükmetti. Sanık Tülay Makbule Garipoğlu ise S.Ç.Ç. Cem Garipoğlu’nun eyleminden sonra eve geldiği ve evde bulunan kan lekelerini sildiği, bu şekilde suç delillerini yok ederek “suç delillerini gizlemek ve yok etmek” suçlarından 3 yıl hapis cezasına çarptırıldı.
Mahkeme Cem Garipoğlu’nun uzun süre saklanmasına yardım ederek “suçluyu kayırma” suçu işledikleri gerekçesiyle amcası Hayyam Garipoğlu, şirket müdürleri Mehmet Karakayalı ve Habip Kurt ile şoför Ahmet Batur’u ise 3’er yıl hapis cezasına çarptırdı. 24 yıl hapis cezasına çarptırılan Cem Garipoğlu, Ceza İnfaz Kanunu gereğince cezasının 2/3’ünü cezaevinde geçirecek. 2 yıl 61 gündür cezaevinde bulunan Cem Garipoğlu buna göre 13 yıl 10 ay daha cezaevinde kalacak. Cem Garipoğlu, cinayetten 197 gün sonra 17 Eylül 2009’da teslim olmuştu.
Burcu PURTUL - Şeyma ULUSOY / İSTİHBARAT
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |