Fontanka haber sitesinin aktardığına göre Rusya’nın Sibirya bölgesi Surgut şehrinden gelen ve Alanya’daki bir otelde tatil yapan Rustam ile Mariya çifti, otelden ayrılacakları gün şüphe üzerine tanıklar önünde valizleri arandığında ortaya çıkan manzara herkesi şoke etti.
İki büyük valizin içinden 14 rulo tuvalet kağıdı, plastik su şişelerine aktarılmış 5 litre Bayliss likörü, iki bornoz, birkaç havluyla terlik, 7 kilo kadar portakal ve en ilginci otelin bahçesinden kökleriyle sökülmüş çiçekler bulundu. Hırsızlığın ortaya çıkartılması ardından kleptoman çiftten çalmak istedikleri eşyaların piyasa değeri 231 dolar tahsil edildikten sonra otelden çıkış yapmalarına izin verildiği bildirildi.
GÜN HABER EDİTÖRÜNÜNÜN NOTU:
Bu turist çiftin yaptığı çok ayıp ama bunları diğer turistlerin önünde, hemde lobide deşifre eden otel yönetiminin yaptığı daha da ayıp. Kleptomani bir hastalıktır. Adı üzerinde hastalık. Bu hastalığı taşıyan insanlar ihtiyacı olmadığı halde değerli, değersiz bir şeyleri çalar. Amaçları satmak değildir. Dünyanın en zengin insanlarının bir marketten sakız, çikolata çaldığını duyarız. Şimdi, bu Rus çifti tatilde tanıştığı belki de Rusya’da aynı şehirde yaşadığı arkadaşlarının önünde mahcup etmek ne kadar doğru?.. Yapılması gereken bu hırsızlığı tespit ettikten sonra bavulları tanıklar önünde açmak değil, o turist çifti getiren acenteye durumu bildirmektir. Yani bu işi sessiz sedasız halletmektir. Yapılan diğer turistlere ders vermekse o da yanlış… Bunun yöntemi ne turisti mahcup etmek, ne de ders vermek olmalıydı.