Çandır, kentin yıllardır kamuya 10 katkı yaparken 1'inin Antalya'ya yatırım olarak döndüğünü, içinde bulunduğumuz dönemde devletten daha çok destek alma ihtiyacı olduğunu söyledi.
ATB'nin Haziran ayı meclis toplantısı ATB Meclis Salonu'nda Hüseyin Cahit Kayan başkanlığında yönetim kurulu başkanı Ali Çandır, yönetim kurulu ve meclis üyelerinin katılımıyla yapıldı. İstanbul Atatürk Havalimanı'nda yaşanan terör saldırısını 'soysuzluk' olarak nitelendiren Ali Çandır, “İnsanlıkla, herhangi bir hakkı savunmakla ilgisi olmayan terör eyleminin bizim birliğimizi, dirliğimizi bozmamasını diliyorum. Özellikle son 1 yıla yakın süredir kaybettiğimiz bütün canlarımızı rahmetle anıyorum" dedi.
RAKAMLARLA ANTALYA EKONOMİSİ
ATB Başkanı Çandır, ardından 'Rakamlarla Antalya Ekonomisi' konulu sunum yaptı. Bu rakamlarla Antalya'da yaşanılan sıkıntıları dile getirdiklerini belirten Ali Çandır, “Zaman zaman bunu 'karamsarlık' diye belirtenler olabiliyor. Ancak biz genelde alışkanlıklarımızla değil analizlerle hareket etmeye çalışıyoruz. Doğrudur, yanlıştır ama ekonomik veriler bize bir eğilimi, gidişatı gösteriyor" dedi.
Son 7 yıllık birinci çeyrek büyüme ortalaması üzerinden 2016'nın ilk çeyreğini değerlendiren Ali Çandır, Türkiye ortalamasında tarımın ilk çeyreğe göre biraz zayıfladığını, 4.86'dan 2.7'ye düştüğünü kaydetti. Ticarette 6.13'ten 6.55'e gelişme olduğunu belirten Çandır, “İnşaat sektöründe önemli azalma sözkonusu. 7.74'ten 5.61'e düşmüş durumda. Milli gelirimiz 6.48'den 4.81'e geriledi. Her ne kadar 4.8'lik büyüme beklentinin altında olsa da geçtiğimiz 7 yıllık ilk çeyrek dönemlerin altında kalmıştır. Tabi ki bu gerek bizim ülkemizde gerekse dünyadaki ekonomik yapıdan kaynaklanıyor" dedi.
TARIM ORTALAMANIN ALTINDA
Antalya'nın tarımda yüzde 45, ticarette yüzde 28, finansta yüzde 11 düzeyinde ortalamanın altında kaldığını anlatan Çandır, “İnşaattaki büyüme son 6 yıllık büyümenin yüzde 7 gerisinde gerçekleşti. Harcama kalemlerinde büyümeyi tetikleyen ne diye baktığımızda, tüketimdeki artış 5.2'den 6.8'e ulaştı. Yurtdışı tüketim harcamalarımız 7.6'dan 42.93'e yükselmiş durumda. Kamu tüketimi de yüzde 100'lük artışla 10.91 oldu. Büyümemize yansıyan ihracatın katkısı 1.59'da kalmış. Yine ithalatımızda 7.53 seviyesinde kalmıştır. Sabit yatırımlardaki büyüme ise 2016 ilk çeyrek itibariyle sıfırın altında" dedi.
YARATTIĞIMIZ DEĞERDEN DAHA FAZLA BANKALARA BORÇLUYUZ
Antalya'da sektörel anlamda kredilerin yüzde 56'sını turizm, yüzde 22'sini ticaret, yüzde 11'erini tarım ve inşaatın kullandığını dile getiren Çandır, açıklanan büyüme rakamlarının ekonomideki üretim ve ticaret faaliyetlerinin sonucu olduğunu söyledi. Mayıs ayı itibariyle 56 milyar lirayı bulan kredi yükü oluştuğunu kaydeden Çandır, şöyle konuştu:
“Ekonomi olarak Türkiye'nin 9'uncu sırasında olmamıza rağmen borçlu il sıralamasında 4'üncüyüz. Yani yarattığımız değerden çok daha fazla bankalara borçluyuz. Tarımsal kredilerde durumumuz Türkiye'den iyi olduğumuzu gösteriyor. Türkiye'de tarımsal kredilerin yüzde 33'te, Antalya'da ise yüzde 18'de olduğunu görüyoruz. Takipteki durumda Türkiye'de yüzde 33, Antalya'da yüzde 15 civarında arttığını görüyoruz. Bu tabi Antalya'nın yapısı itibariyle dikkate alırsak bizim kredi ve harcama bölümümüz üretim yapımızdan kaynaklı, özellikle ikinci dönemde ortaya çıkacak. Şu an ikinci çeyrekteyiz ve bunları daha da hissedeceğiz. Bizim kredi talebimiz, ihtiyacımız ve takibe düşme oranımız ikinci-üçüncü çeyrekten sonra tarımın, turizmin yansımalarından sonra daha da artıyor. Bizim sürekli vurguladığımız, bir Antalya yaklaşımına, Antalya'daki borçların yapılandırılması ihtiyacına vurgu yapmaktı. Ticarete bakarsak Türkiye'de yaklaşık yüzde 22'lik kredi büyümesi sözkonusu. Antalya'daki bu kredi büyümesi geçtiğimiz ilk çeyrekte yüzde 56 olmuş. Bu demekki biz daha çok bankalara borçlanmaya devam ediyoruz. Takibe düşme oranı da Türkiye'de 65, Antalya'da yüzde 59 civarında. Bu bugün için sevindirici ama önümüzdeki günler ne getirecek merakla bekliyoruz. Daha doğrusu biraz kaygılıyız ve bunları destek istemek için dile getiriyorum."
PROTESTOLU ÇEK SENETTE TÜRKİYE ORTALAMASININ ÜZERİNDEYİZ
Antalya inşaat sektörünün de borç sarmalı içinde olduğunu belirten Çandır, protestolu senet ve çek büyümesinde ilk 5 aylık dönemde Antalya'da tutar olarak yüzde 73'lük, adet olarak yüzde 31'lik artış var. Bunda da Türkiye ortalamasının üzerindeyiz. Türkiye ilk 5 ayda adet olarak yüzde 39 olan miktar Antalya'da iki katı civarında. Tabi bunu çek- senet yasasındaki olumsuzluk temel sebep olarak değerlendirebiliyoruz. Sadece çek- senet yasasındaki olumsuzluğa bağlamak doğru değil. Ekonomideki durgunluğun sonucu diye bakıyoruz" dedi.
ANTALYA YAKLAŞIMINA İHTİYACIMIZ VAR
Antalya'da yaş meyve ve sebze ihracatında 5 ayda yüzde 25 düşüş olduğuna dikkat çeken Çandır, “Biz bu daralmayı 2011 ve 2012 yıllarında yüzde 9 gibi yaşamıştık. 2015'te yüzde 8.5, 2016'da yüzde 25'lik daralma var. Yine bütün tarımsal ihracatımızda Türkiye genelinde yüzde 4.2 olan azalışı, Antalya'da 8.4 olarak yaşadık. Antalya'nın toplam ihracatında geçtiğimiz 5 aylık döneme göre yüzde 6.1'lik azalış var. Geçen yılki 9.7'lik azalışı gördükten sonra ikinci en kötü azalış olarak gözümüze çarpıyor. Bu rakamları moral bozmak için söylemiyoruz, bu kente inanıyoruz, kurulu kapasitesine de inanıyoruz. Ama içinde bulunduğumuz borç sarmalından dumura uğrama riskinden bizi kurtaracak bir Antalya yaklaşımına ihtiyacımız var" diye konuştu.
ANTALYA DURURSA TÜRKİYE DURUR
'Antalya durursa Türkiye durur' sözünü sık sık kullandığını kaydeden Çandır, “Bazen bunu anlatmakta güçlük çekiyorum. Çünkü Antalya gerçekten ülkenin cari açığına yaptığı katkıyla ticarete verdiği destekle, kamuya aktardığı kaynakla önemli rol üstleniyor. Türkiye ekonomisinde geçmişten bugüne kadar ne oldu diye baktığımızda kamuya aktardığımızla kamudan aldıklarımız arasındaki fark. Biz yıllardır kamuya 10 katkı yaparken, kamunun bizim verdiğimizden 1'i Antalya'ya yatırım olarak döndü. Elbette ülkenin yapısına baktığımızda bütün şehirler yatırdığını almak durumunda değil. Ama şu anda içinde bulunduğumuz durumda bizim devletimizden bu desteği alma ihtiyacımız var. Bu kurulu kapasiteyi harekete geçiremezsek bundan sonra daha zor günler bizi bekliyor. Bu konuda da karamsarlık sözkonusu değil. Çünkü biz Antalya'ya güveniyor, inanıyoruz" dedi.
Mehmet ÇINAR/ANTALYA, (DHA) -