Dün gece beni çalıp götürdüler.
Beni çalmaya karar vermeden önce belki de birbirlerine bağırdılar çağırdılar, kavga ettiler ama beni sırtlayıp götürürken oldukça sessizdiler…
Beni çaldıklarını ben görmedim.
Çünkü uzaktaydım.
Beni çaldıklarını polis görmedi.
Çünkü orada yoktular.
Beni çaldıkları yerde kamera da yoktu.
Çünkü o kritik noktaya mobese koymamışlardı.
Beni çaldıkları yerde düdüklü bekçi de yoktu.
Çünkü mahalle arası değildi.
Beni çaldıkları yer, Antalya’yı önce Burdur’a, sonra dünyaya bağlayan ana karayolunun tam üzerinde büyük bir kavşaktı.
Beni çalma emrini kim verdi?..
Kim dedi, ‘O adamı kaldırın’ diye…
Sonuçta beni oradan kaldırdılar, bir meçhule götürdüler…
Kimsecikler görmedi mi, şahit olmadı mı?..
Çünkü, bu işi görünmeden yapmaları mümkün değildi…
Beni kaldırdıkları yer, şehirde en çok aracın geçtiği ana arteldi…
Onlarca sinyalizasyonun bulunduğu kavşaktı…
Zeytinpark’ın otogardan sonraki sanayi girişiydi…
Türkiye’nin her şehrinden kalkan otobüsler, her dakika oradan gelip otogara giriyor, çıkıyordu…
Ben çalındığım o yerde yokum artık.
Ne güzeldi o pozum…
Önümde bilgisayar her şeye rağmen gülümsüyordum.
Antalya’da yaşam savaşı veren medyanın bir parçası olarak, gücümüzün yettiği kadar bir bütçe ayırıp zaman zaman kentin billboard’larında Gün Haber’in tanıtımını yapıyorduk.
Yine öyle yapalım dedik.
18’er metrekareden 2 tane afişi billboardlara astık…
Asmaları sürdü en az bir iki saat…
O branda türü vinil baskılı afişin kenarından köşesinden tek tek gerdirilerek suntaya zımbalanması zahmetli bir işti.
Ama onları dün gece sabaha karşı suntadan söküp vinilden tek bir parça bile bırakmamak ayrı bir hüner ve ekip işiydi kuşkusuz…
Merdivensiz olmazdı…
Sökülen parçalar tam 36 metrekareydi…
Hacimliydi yani…
Vinil olunca da epey ağırdı mutlaka…
Şöyle kamyonet türü arabada lazımdı onlara…
Bu işi yapanlar iyi organize olmuşlardı anlaşılan…
Kim ve kimler yaptı?..
Kimler çaldı beni bilmiyorum.
Hayranlarımdan biri desem, ne artistim, ne ünlü bir sanatçı.
Tabela, billboard işi olunca, büyükşehiri aradım, ‘Bizim alakamız yok’ dediler.
Zeytinpark yönetimi zaten olayın peşinde…
O billboardları kiralayan firma araştırmasını sürdürüyor.
O gün kimin canını acıttım, kime ayar verdim acaba diye düşündüm.
Beni çaldıkları yer Kepez bölgesi…
Kepez’den bu medya işleriyle ilgili kişiyi aradım.
Çaldı, çaldı, telefona bile bakmadı.
Ben hala beni çalan kişiyi arıyorum.
Beni çalanları, gören, duyan varsa, insanlık adına bana bildirsinler.
Şaka bir yana…
Öyle bir yerden, koskoca billboardları söküyorlarsa, bir meçhule götürüyorlarsa vay halimize…
Öyle bir yerde mobese olmaması zaten başlı başına bir olay…
Şehrin sanayisine ilk giriş noktası…
Eğer birileri branda diye örtü niyetine çaldıysa, merdivendi, kamyonetti çok zahmetli bir işe girmişler.
Yok, birileri, ‘Bak afişinde olsa seni gözümüzün önünden kaldırdık’ diye gözdağı vermeye çalıştıysa, merak etmeyin her an ensenizdeyim…
Nereye giderseniz, afişimle, canımla, kanımla peşinizden geleceğim.
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |