TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu, AK Parti Bingöl Milletvekili Cevdet Yılmaz başkanlığında, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile bağlı kuruluşların bütçelerini görüşmek üzere toplandı. Bakan Vedat Bilgin, komisyonda bakanlığı ve bağlı kuruluşların bütçe sunumunu yaptı. Bilgin, 2023’e girerken hem dünya konjonktürü açısından hem de Türkiye’de yaşanan ekonomik ve sosyal sorunlar açısından zor şartlarla karşı karşıya kalındığına dikkat çekerek, "Bunda birçok faktörden söz etmek mümkün. Bunların arasında pandemi sonrasının meydana getirdiği dünyadaki ulaştırma sistemi, ürün zincirlerinde, ham maddelerin tedarikinde yaşanan sorunlar ve bunun Türkiye'ye yansımalarını yanı sıra Türkiye’nin karşı karşıya bulunduğu sorunları da göz önünde bulundurmak gerekir" dedi.
'BÜYÜYEREK BU SORUNU AŞMAK MECBURİYETİNDEYİZ'
Bakan Bilgin, dünya ülkelerinde üretici fiyatlarında yaşanan artış ve kış şartlarına dikkat çekerek, "Dolayısıyla bunların Türkiye üzerinde tesirlerinin, tahribatının da artacağını söylemek mümkün. Bütün bunlar karşısında uygulanacak ekonomik politikalar üzerinde fazla durmak istemiyorum ama büyümeden vazgeçerek bunları aşmanın mümkün olmadığını hepimiz biliyoruz. Çünkü küçülerek, ekonomiyi soğutarak bunlara cevap vermeye kalktığımız zaman karşılaşacağımız sorunları tahmin edebiliriz. Bunların en başında; işsizlik daha da artacaktır, üretimdeki durgunluğun yol alacağı birçok yeni sorunla karşı karşıya kalacağız. Türkiye gibi nispeten genç nüfusu olan bir ülkedeki işsizlik probleminin, yüzde 10’larda olan işsizlik probleminin çok daha yukarılara çıkması başlı başına bir sorun kaynağı olacaktır. Onun için büyüyerek, üretime dayanarak bu sorunu aşmak mecburiyetindeyiz" diye konuştu.
'TÜM EMEKÇİLER ENFLASYON KARŞISINDA KORUNACAK'
Bakan Bilgin, asgari ücretin 5 bin 500 TL olmasının gerekçelerine değinerek, "Enflasyona karşı duyarlı olduğumuzu göstermek için. Temmuzda enflasyona karşı ücretleri koruyucu bir düzenleme söz konusu değildi ama temmuzda reel ücretlerdeki erimenin ortaya koyduğu tabloyu görünce buna bizim müdahale etmek gerekliliği ortaya çıktı. Şimdi de aynı şeyleri yapacağız. Asgari ücreti belirlemede enflasyon etkisini geriletecek bir uygulama gerçekleştireceğiz. Aralık ayının ilk haftasında komisyonu toplayacağız. Tüm emekçiler enflasyon karşısında korunacak" dedi.
'EYT 2023'TE UYGULANACAK'
Bakan Bilgin, EYT çalışmasına ilişkin yasal düzenlemeyi aralık ayında Meclis’e sunacaklarını açıklayarak, "Kapsamlı bir çalışma yaptık. Şu anda EYT şartlarını oluşturan 1,5 milyon insanımız var. Bu şartları taşıyanların yüzde 87'si özel sektörde. EYT, 2023’te uygulanacaktır. Bu sorunu çözüyoruz. Öyle beklemeye niyetimiz yok. Aralık ayında Meclis’e geldiğinde göreceksiniz. Bu sorunun bilinmeyen ya da göz ardı edilen tarafı şudur; EYT’li insanların büyük çoğunluğu 4/A’lılardır yani SSK primi ödeyen işçilerimizdir. Dolayısıyla onların da önemli bir kısmı, yaklaşık yüzde 87'si bir işte çalışmaktadır. Özel sektör kıdem tazminatı sorunuyla karşı karşıya kalacaktır. Ben her gün veya her hafta bir odayı dinliyorum, işçileri dinliyorum. Bütün tarafları tamamlamak üzereyiz, bitiyor zaten görüşmelerimiz. Onların taleplerini alıp değerlendirdik, biz yolumuzu belirledik ama onların da bu süreçte yeni talepleri var. Kimse endişe etmesin veya herkes emin olsun, bu sorun bu sene Meclis’te çözülmüş olacak. Meclis'in de gerekli olan önerilerimizi dikkate alarak kararını vereceğini düşünüyorum" diye konuştu.
'SÖZLEŞMELİ PERSONELİ KADROLU HALE GETİRECEĞİZ'
Bakan Bilgin, sözleşmeli personele kadro verilmesine ilişkin çalışmayı tamamladıklarını da belirterek, "Sözleşmeli personelin çalışma şartlarını değiştirmeyi düşünüyoruz, o çalışmayı tamamladık. Tahmin ediyorum, önümüzdeki hafta veya bu ay içinde onu uygulamaya geçireceğiz, onları kadrolu hale getireceğiz" dedi.
'SGK'DA GELİRİN GİDERİ KARŞILAMA ORANI YÜZDE 91'
Bakan Bilgin, Sosyal Güvenlik Kurumu'nun 2022'de 952 milyar TL geliri, 1 trilyon 40 milyar TL de gideri olduğunu belirterek, "88 milyar açığımız var; fakat bu açık dikkate alındığı zaman, rakamsal olarak bakıldığı zaman, çok büyük bir açık görünüyor. Bizim gelirin gideri karşılama oranı yüzde 91’dir, oradan bakmak lazım. Dolayısıyla, burada çok ciddi bir sorun yok" dedi.
Maden kazalarının artık bitmesi gerektiğine vurgu yapan Bakan Bilgin, "Dünya istatistikleri orta ya koyuyor ki Türkiye’deki iş kazaları en önemli sorunumuzdur. Neden Türkiye'de iş kazaları en önemli sorunlardan biri haline gelmiştir? Bunun birinci sebebi; bir defa, bir teknolojik gerilik var, bir teknoloji sorunu var. Burada bizim bu teknolojik dönüşümü gerçekleştirmemiz lazım" diye konuştu.
'PATLAMADAN ÖNCE FAN BOZULMUŞ, İŞİN DURMASI LAZIM'
Bakan Bilgin, Amasra’da yaşanan maden kazasının ardından, bakanlık olarak görevlendirdiği uzman kişilerin hazırladığı raporun basına yanlış yansıdığına dikkat çekerek, şöyle dedi:
"Madende bir patlama olmadan önce, saat 11.00 civarında bir fan bozulmuş, bir fan bozukluğu var; fan bozulduktan sonra okumuşsunuzdur raporları değerlerde farklılaşma ortaya çıkmış. Ne yapılması lazım? İşletmenin hemen işi durdurması lazım. Şimdi, suçlamak için söylemiyorum ama tabloyu görmek için söylüyorum. Oradaki kusurlar yargı sürecine intikal etmiştir, kusurlar ortaya çıkacaktır, bizim müfettişlerimizin de tuttukları raporlar savcılığa intikal etmiştir, onları savcılık değerlendirecektir."
YASAL DÜZENLEME ÖNERİSİ
Bakan Bilgin, maden kazalarına ilişkin uygulama sorunu olduğunu belirterek, "Benim burada bir önerim var, bunu yasa teklifi olarak da hazırlayıp yüce Meclis'e göndereceğiz. Biliyorsunuz, uygulamada kurumsal bir sorun var, kurumsal bir örgütlenme sorunu var; nedir o? Bizde İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürlüğü var, İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürlüğünün madenlerde denetim yapma yetkisi yok. Denetim yapma yetkisi kimde? Doğrudan doğruya kamu işletmelerinde idareye bağlı bir mekanizmada, devlet işletmelerinde. Yapısal sorunu ortadan kaldırmaya yönelik düzenleme yapılması gerekiyor. Bütün madenler, bütün işletmeler, sadece madenlerle ilgili özel bir kuruluştan iş sağlığı ve güvenliği hizmeti satın alıyorlar. Satın aldıkları hizmetin parasını kim ödüyor? Patron ödüyor. Patronların ödediği ya da işletmenin ödediği iş güvenliği ve iş sağlığı müessesesi işleyebilir mi? Ben bir kanun teklifi hazırlayacağım. Bunun değiştirilmesini öneriyorum" ifadelerini kullandı.
'2015'TE BU MADENİ KAPATMIŞIZ'
Amasra'daki maden kazasına ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının sorumluluğunun, müfettişler üzerinden tespitler yapmak ve rapor hazırlamak olduğunu anlatan Bilgin, "Müfettişler 3 şarttan bu madenleri kapatma yetkisine sahipler. 2015'te bu madeni kapatmışız. Her yıl da bu madene ceza kesmişiz. 'Kim yeniden açtı?' sorusu basit. Bunu yargıya götürmüş maden işletmesi. Yargı kararıyla açılmış. Daha farklı bir şey yapılmış. Bunun da bilinmesini isterim. Sadece madeni işletmeye açmamışlar, madeni kapatan müfettişlere de tazminat davası açmışlar. Dava devam ediyor. Biz bu madenin sorunlu olduğunu bütün raporlarımızla ortaya koymuşuz; ama o gün için bütün değerler, sürekli olarak madende şu saatte patlamıyor da bu saatte patlıyorsa orada bir değer değişmesi var. O değer değişmesiyle ilgili de bizim müfettişlerimizin tespitleri var. Ama her şeyden önce de MAPEG denilen Enerji Bakanlığı bünyesindeki yapının da bu işletmelerin ruhsatlandırılması ve işletilmesine onay verdiğinin de bilinmesini isterim" dedi.
Besti KARALAR- Canberk ÖZTÜRK/ ANKARA, (DHA)
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |