Ümit Uysal’dan Erbakan temeli

Herkese merhaba,
 
Sevgili Dostlar, bir konuyu veya bir olayı ele alırken yarımına değil, çeyreğine değil  “BÜTÜNÜ” nü ele almak lazım… Eğer bir olayın bütününe bakmaz, çeyreğini vermeye kalkarsanız okuyucuya, o zaman  eksik bilgi vermiş olursunuz.
Bu  yüzden, konuyu daha iyi anlamanız açısından olayın bütününü sizlere aktaracağım..
 
Şimdi aşağıda yazacaklarımı çok dikkatli okumanızı öneriyorum…
Başlayalım mı ?
Hadi Başlayalım..
 
Antalya da cami sayısı..
 
Türkiyede yaklaşık 90 bin cami var. İllere göre cami sayısına baktığımızda ise, Antalya‘da 
2 bin 130 cami var. Antalya Türkiye genelinde 6.sırada yer alıyor.
 
Peki 350 bin Alevi vatandaşların yaşadığı Antalya’da kaç tane cemevi var dersiniz?
Hemen söyleyelim. Sadece 1 tane..
 
Türkiye’de ve Antalya’ daki cami ve cemevi sayısına baktığımızda şöyle bir gerçek ortaya çıkıyor.. Cumhuriyet tarihinden bu güne, camilere arsa tahsis eden belediyeler ve kamu kuruluşlarının sadece sünni hanifi mezhebine hizmet ettiği ortaya çıkıyor.
 
Ülkemizde asırlardır süregelen dinsel ayrımcılığın sonucu olarak devlet, kendisine
Sünni-Hanefi Mezhebini “Resmi İnanç” olarak benimsemiş olup ve bu mezhebin hizmetinde olan 90 bin civarında cami, 130 bin imam, 12 bin Kuran kursu, 1000’i aşkın imam hatip okulu, 70’e yakın ilahiyat fakültesi ve zorunlu din dersleriyle eşitsizliği ve adaletsizliği derinleştirdiğini görmekteyiz..
 
Ayrıca, bir mezhebin kollanması ve korunması sonucu, çoğunluk inancı üzerinden oluşan mahalle baskıları da görmezden gelinmiştir.
 
Bu ülkede yaklaşık 25 milyon Alevi, Diyanet’in bütçesinden tek kuruş almıyor. Ama vergi
toplarken Aleviler eşit sayılıyor. 13 bakanlığın bütçesinden büyük olan Diyanet İşleri Başkanlığı’na, ben bir Alevi vatandaşı olarak buradan seslenmek istiyorum..
 
Yıllardır bizim ödediğimiz vergilerimizle saltanat süren eyy Diyanet, “ Sizlere hakkımı helal etmiyorum…”
 
Hemen hatırlatalım, Antalya Kızılarık’ta bulunan cemevinin arsasını, 1995 yılında
dönemin Antalya Belediye Başkanı Sayın Hasan Subaşı vermişti.
 
Kendisine buradan bir kez daha teşekkürlerimi ve şükranlarımı sunuyorum.
 
Yıllarca Alevileri oyalayıp cemevinin tapsunu vermediler...
 
Alevilerin ibadetlerini özgürce yapmaları için dönemin sag bir belediye başkanı
tarafından arsa tahsis edilmesine rağmen, Antalya Muratpaşa Belediye Başkanlığı
tarafından cemevinin tapusu tam 15 yıl boyunca verilmedi.
 
Hem de sosyal demokrat olduğunu iddia eden sözde CHP li bir belediye başkanı tarafından...
 
Deniz Baykal’ın prenslerinden olan eski Muratpaşa Belediye Başkanı Süleyman
Evcilmen, Cemevi tapusunu 15 yıl boyunca vermedi. Bu durum bazı çevrelerce, “Alevilere karşı siyasi bir koz olarak kullanıldı” yorumuna yol açtı.
 
Yıllarca Alevileri partinin arka bahçesi olarak gören ve konuşmaya gelince insan haklarından inanç ve ibadet özgürlüğünden dem vuran CHP  eski lideri Deniz Baykal’ın
memleketinde bu olayın yaşanması, yine “utanç verici” olarak nitelendirildi. Ve, o çevreler bunu tarihe kara bir leke olarak not ettiler.
 
Biz sizi iyi biliriz...
 
Şimdi ben bunları yazdım diye bazıları yine hop oturup, hop kalkacak..
Onlar hoplasınlar ve hatta isterlerse zıplasınlar...
Hiç umurumda bile değil..
Çünkü biz onları iyi bilir ve çok iyi tanırız..
 
Bizler,  Deniz Baykal’ı da ve onun her dönem Meclis’e taşıdıklarının da nasıl bir sosyal demokrat olduklarını gayet iyi biliriz..
 
Söylemeye gerek yok..
 
Gelelim esas konumuz Muratpaşa’ya...
 
Herkesin bildiği gibi, kaset skandalı ile partiden istifa etmek zorunda kalan Deniz Baykal’ın yerine Tuncelili Kemal Kılıçdaroğlu CHP genel başkanlığına geldi…
 
Kemal beyin genel başkan olması ile birlikte CHP’ li belediyelerde bir hareketlilik başladı.
Bu hareketlilik Alevilerin en hassas konusu olan cemevleri  ile ilgili idi.
 
Veli Ağbaba bir genelge yayınladı.
 
Zaman zaman görüştüğüm ve saygı duyduğum, ender politikacılardan biri olan Malatyalı hemşehrim, CHP Genel Başkan Yardımcısı Malatya Milletvekili Veli Ağbaba,
Ocak 2015 de Türkiye de bulunan tüm CHP li belediyelere cemevleri ile ilgili bir genelge yayınladı..
 
Genelgeden sonra, 30.01.2015 tarihinde basının huzuruna geçen Veli Ağbaba, CHP'li belediyelerin Şubat 2015 tarihinde yapılacak ilk meclis toplantılarında cemevlerinin ibadethane olarak kabul edilmesi için gerekli çalışmaları başlatacaklarını ve cemevlerinin ihtiyaçlarının da belediyeler tarafından karşılanacağını dile getirdi.
 
Devlet adım atmadı yerelden biz başlatıyoruz..
 
Devletin atması gereken bir adımı yerel yönetimlerle atmaya karar verdiklerini açıklayan 
Veli Ağbaba, "Çünkü CHP'li belediyeler, her türlü dini inanca saygılı ve eşit yurttaşlığa inanan laik ve demokratik yapılardır. Çünkü CHP'li belediyeler cami, kilise, havra, cemevi gibi inanç merkezlerinin kent halkının yüzlerini ağartacak ve gurur duyacağı mekanlar olması için çalışır" şeklinde basına demeç verdi.
 
Belediyeler harekete geçti..
 
CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba’nın bu genelgesinden sonra Türkiye’de bulunan tüm CHP li belediyeler cemevlerinin ibadethane olarak kabul edilmesi için gerekli çalışmalar başlattı. Muratpaşa Belediyesi de her belediye gibi bu genelgeye parti disiplini gereği uydu.
 
Seçim arefesinde cemevi inşaatı..
 
CHP Genel Merkezi’nin genelgesinden sonra Muratpaşa Belediyesi, genel seçimlerin
hemen arefesinde apar topar, 26 Mayıs 2015 tarihinde Antalya Yeşildere Mahallesi
1180 sokakta Hacı Bektaş-ı Veli Kültür Merkezi’nin temelini atacağını duyurdu..
 
2.200 metrekarelik alan üzerinde, bodrum artı 2 kat olarak inşa edileceği belirtilen
Hacı Bektaş-ı Veli Kültür Merkezi’nin 250 kişilik cem salonu, 150 kişilik konferans
salonu, eğitim salonları, yarı açık toplanma alanı, aşevi, gasilhane ve morg olarak
planladığı da  kamuoyuna açıklandı..
 
O tarihte bende bir gazeteci ve Alevi bir yurttaş olarak, herkes gibi Muratpaşa Belediyesi’ni bu olumlu tutumundan dolayı alkışlamış, hatta bu konu ile ilgilide olumlu yazılar da kaleme almıştım..
 
9 ay sonra Cemevi inşaatı içler acısı..
 
Geçtiğimiz gün, Muratpaşa Belediyesi’nin Alevi kurum ve kuruluş temsilcilerinin katılımı ile görkemli bir şekilde, kendi reklamını da yaparak,  9 ay önce temelini attığı Hacı Bektaş-ı Veli Kültür Merkezi inşaatını ziyarete gittim..
 
Gördüklerime inanamadım
 
Ziyaret esnasında gördüğüm o kötü manzaralar karşısında, kahroldum..
 
72 millete bir nazarla bakan, insan sevgisinden yana, Atatürk ve Cumhuriyet ilkelerine sımsıkı bağlı olan biz Alevilerin bu manzarayı hak etmediğimizi düşündüm..
 
İçim yandı..
 
Sosyal Demokrat bir belediye olduğunu her fırsatta söyleyen bir belediyeye yakışmayan
içler acısı bir  durumla karşılaşmam gerçekten beni derinden etkiledi..
 
Cemevi inşatına, aradan geçen 9 aya rağmen bir tek çivi dahi çakılmaması ise bu kahrımı bir kat daha arttırdı...
 
Belediye kanunları çiğniyor..
 
İnşaat ile ilgili üzüntüm bir yana, inşaat alanında da  birçok eksiklikler gözlemledim..
Yasa gereği, iş güvenliği ve sağlığı ile ilgili hiçbir güvenlik tabelası ve işaretine rastlamadım..
 
Bitmedi..
 
Göstermelik olarak konulan korkuluk panoları adeta can çekişiyor ayrıca paslanmış bir
şekilde yerlerde sürünüyordu.
 
İnşaat alanı ve çevresi ise,  moloz yığınları ile adeta çöplük ve pislik içindeydi..
 
Bu nasıl inşaat ?
 
İnşaatı gezerken,diğer bir korkunç gerçek ile daha karşılaştım..
 
Oda şu ;
 
İnşaat halindeki bu tür yapılarda yasa gereği yapının hangi firmalarca kimin tarafından
yaptırıldığı, mimar-mühendislerinin kimler olduğu, ne kadar sürede teslim edileceği,
inşaat alanının yüz ölçümünü ve yapılacak çalışmaların görsellerini içeren çevreye ve
insanlara şantiye hakkında bilgi veren bir tabela...
 
işin adı, işin miktarı, ada no, parsel no, ihale tarihi, işin süresi, müşavir firma, yüklenici,
şantiye şefi gibi bilgilerin olduğu, bir inşaat tabelasının da ayrıca bulunmadığını gördüm..
Kısaca şok oldum diyebilirim...
 
Erbakan’ın fıkra gibi temelleri aklıma geldi..

Muratpaşa Belediyesi’nin temelini attığı göstermelik bu sözde cemevi bana, Erbakan hocanın 1976 yılında attığı fıkra gibi temelleri hatırlattı..
 
Eskiler hatırlar, Necmettin Erbakan Hoca Yeniden Büyük Türkiye’yi kurmak için 1976
yılında meşhur sözde Ağır Sanayi Hamlesi’ni başlatmıştı.
 
1976’nın Ekim’inde, MSP Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı olduğu sırada planlarda
olmayan, kaynağı bulunmayan ve ihalesi yapılmayan yaklaşık 70 tane temeller atmıştı  

O dönem, fıkralara da konu olan temellerden biri de Erzincan’da atılmıştı.
CHP’li senatör Niyazi Uysal ve milletvekili Hasan Çetinkale, Erbakan’ın Erzincan’da attığı
Takım Tezgahları Fabrikası’nın, 100 kiloluk temelini söküp, otomobilleriyle Ankara’ya
getirmiş ve TBMM önünde teşhir ettmişlerdi.
 
Yazıklar olsun...
 
Ben burada Muratpaşa Belediye Başkanı Sayın Ümit Uysal’a seslenmek istiyorum..
CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba’nın yukarıda yazdığım  “ CHP'li belediyeler,
her türlü dini inanca saygılı ve eşit yurttaşlığa inanan laik ve demokratik yapılardır.
 
Çünkü CHP'li belediyeler cami, kilise, havra, cemevi gibi inanç merkezlerinin kent halkının yüzlerini ağartacak ve gurur duyacağı mekanlar olması için çalışır" sözlerinden hiç mi bir ders çıkarmadınız kendinize ?
 
Sayın Uysal, sizin 9 ay önce temelini attığınız ve şu an  kaderiyle başbaşa bıraktığınız Alevilerin inanç merkezi olan cemevi inşaatı, bırakın Alevilerin yüzünü ağartmayı, tamamen yüz karası bir durumda.
 
Bu mu sizin ibadethanelere ve dini inançlara verdiğiniz saygı ve önem...
 
Hayırlı cumalar..
 
Soruyorum şimdi size, her cuma, ayrı bir mahallede cuma namazınızı eda ederken,
temelini attığınız bu cemevi inşaatı hiç mi aklınıza gelmedi..
 
Bu cemevinin bir an önce bitmesi için hiç mi o camilerde dua etmediniz.
 
9 aydır neredesiniz siz sayın Uysal,,,
 
Hacı Bektaşi Veli’nin ismi yerlerde sürünüyor. Her taraf pislik içinde..
Inşaat alanının kenarları çevrilmediği ve hiçbir önlem alınmadığı için
Geceleri ayyaşların mekanı haline gelmiş..
 
Bu nasıl sosyal belediyecilik, bu nasıl Alevi ve Bektaşilere değer vermek?
 
Lütfen birisi çıksın bana bunun hesabını versin...
 
Pes doğrusu..
 
Bitmedi..
 
Sayın Uysal, Antalya’nın Muratpaşa İlçesi’nde 11 Şubat 2015 tarihinde yıldırım düşmesi
sonucu minaresi yıkılan Sanayi Cami’ni ziyaret ettiğinizde “Müftülüğümüzün talebi halinde 2 ayda, camiyi tekrar  inşaa ederiz”  diye açıklama yaptınız.
 
Daha sonra, cami yapma yarışında Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı
Menderes Türel ile de basında ağız dalaşına girdiniz..
 
Buraya kadar güzel ve söz konusu cami ise olması gerekeni yaptınız.
 
Peki şimdi size soruyorum, aynı hassasiyeti ve önemi neden cemevi inşaatında göstermediniz? 
 
Dur kaçma daha bitmedi..
 
Madem belediyenizin parası var ve  2 ayda camiyi hemen yapıyorsunuz, neden cemevi inşatına 9 aydır bir çivi dahi çakmadınız ?
 
Sayın Uysal, sizinle ile ilgili yazacak aslında çok şeyim var..
 
Bu bir başlangıç olsun..
 
Sizden bu konu ile ilgili bir açıklama bekliyorum..
 
Ayrıca, sizin bu fen işleriniz, zabıtalarınız  ve meclis üyeleriniz nerede  ?
Burayı hiç mi görmediler ?
 
Danışmanınızda mı görmedi ?
 
Otopark işletmeciliğinden, kapağı önce Büyükşehir’e, sonra Muratpaşa’ya atan ve  şu an belediye de çift sekreterli 100 metrekare odada oturan ve işçi kadrosundan maaş alıp size danışmanlık yapan, zat-ı muhterem Murat Kaya’ da mı burayı görmedi?
 
Sahi yanınızdan hiç ayırmadığınız, yıllardır Aleviliğini gizleyen, sadece kapalı kapılar ardında Alevi olduğunu söyleyen bu Tokatlı danışmanınız Murat Kaya ne iş yapar ?
 
Bir tepkimde Alevi meclis üyelerine..
 
Muratpaşa Belediyesi’nde Alevi kökenli bağımsız meclis üyesi Mahmut Yıldırım,
CHP den Hüseyin Erşin, Özgür Taylan Budak, Mustafa Çetin, Cem Kotan,
Nuran Yılmaz ve AKP den Ercan Merthatun sizler oraya süs için mi gittiniz ?
 
Alevilerin de oyları ile seçildiğinizi unuttunuz herhalde ?
9 aydır sizler neredesiniz ? Oturduğunuz koltukların  hakkını verin..
 
Bu utanç hepinizin...
 
Yarın hep birlikte toplanıp başkanınızın yanına bir gidin.
“Yıkılan camiyi 2 ayda tamamlarız” diyen başkanınıza önce camiye gösterdiği özen için teşekkür edin ve “9 aydır neden cemevine bir çivi çakmadınız?” diye bir sorun..
 
Bakalım başkanınız ne cevap verecek?..
Ben de merak ediyorum..
 
Konyaaltı Belediyesi’ne teşekkürler..
 
Sayın Uysal, CHP’ li Konyaaltı Belediyesi, Gürsu Mahallesi’nde Kültür Merkezi ve Cemevi inşaatını, sizin gibi, hiçbir reklama ve siyasi ranta tenezzül etmeden en kısa sürede tamamlayıp bitirdi.
 
Konyaaltı Belediyesi’nin, Gürsu Mahallesi’nde 306 ile 307 Sokak kesişiminde bulunan 3285 parsel üzerine inşa edilen ve 300 kişilik anfi salonu, kafeterya ve idari odalarıyla 1.100 metre kullanım alanı bulunan Kültür Merkezi ve Cemevi, son derece modern mimari yapısıyla bölgeye değer kattı.
 
Aldığım bilgiye göre de, yapılan bu Cemevi bu ay içinde hizmete açılacak. Ben burada Konyaaltı Belediye Başkanı Sayın Muhittin Böcek’e bu duyarlılığından dolayı çok teşekkür ediyorum.
 
Ayrıca, emeği geçen kim varsa, bir Alevi vatandaşı olarak hepsini kutluyorum..
 
Takipçisi olacağım..
 
Sayın Uysal, bu cemevi inşaatı ile ilgili konunun, sonuna kadar takipçisi olacağımdan hiç şüphen olmasın.
 
Öyle, seçime beş kala basın ve medyayı çağırıp, Alevi kurum ve temsilcilerini de toplayıp,
”cemevi yapıyorum” diye dostlar bizi pazarda görsün misali temel atacaksınız, ve bunu da siyasi malzeme olarak heryerde kullanmaya devam edeceksin, ve daha sonra da, sırt üstü yatacaksın.  Kusura bakmayın ama,adama gülerler,,
 
Son söz :
 
Haaa bir de unutmadan ağır sanayi hamlesi başlatan bu Erbakan özentinizin nereden geldiği de merak konusu..
 
Açıklarsanız sevinirim.


Temel atma töreni...


9 ay sonra bu durumda...