Osmanlı İmparatorluğu döneminde Kaş ve Kalkan bölgesinin ticaret merkezi konumundaki Bezirgan Köyü'ndeki tarihi tahıl ambarları farklı mimari ve ahşap dokusuyla görenlerin ilgisini çekiyor. Tam 350 yıl önce Likya lahitlerinden esinlenerek aynı şekilde sedir ağacından iç içe yapılan ambarlar, zamana meydan okuyor. Biri taş olmak üzere yan yana yapılan 125 ambardan bir kısmı günümüzde halen bölge halkı tarafından tahıl saklamak amacıyla kullanılıyor. Bölgede turizmin gelişmesiyle tarım yerine turizme yönelen vatandaşlar, daha önce bakım ve onarımını yaptıkları ambarları kaderine terk etti. Taş yapının bekçi evi olarak kullanıldığı ambarların bir kısmı ilgisizlik ve bakımsızlık nedeniyle yıkılmak üzere.
Birçok yapının çatısı ve ahşapları çürümüş durumda. Ambarların çok azında tahıl depolanırken, bir kısmında ise kış mevsiminden sahil bölgesine göç eden köylüler eşyalarını saklıyor.
Sel baskılarına karşı dik bir yamacın eteğine inşa edilen Bezirgan ambarları, çevrede benzer örnekleri olsa da toplu haldeki tek örnek olduğunu için dikkati çekiyor. Bezirgan ambarları yönüyle de Evliya Çelebi'nin Seyahatnamesi'ne konu olmuş. Yıllarca içinde tahıl, baklagil hatta ziynet eşyası saklanan, çivi kullanılmadan yapılan, ahşap işçiliğiyle önemli bir kültür motifini oluşturan ambarlar, işlevlerini yitirmek üzere. Bazı vatandaşlar, ambarlarını turistik tesislere satmış.
Üzeri zamanla sac ve çinko malzemeyle kaplanan tarihi depolar, tarihi Likya Yolu üzerinde yer alıyor. Her gün bölgeye gelen yüzlerce yerli ve yabancı tatilci, bu ilginç ahşap yapıları geziyor. Turistlerin ilgisi üzerine tur rehberleri Bezirgan ambarlarına tur düzenlemeye başlamış durumda. Köylüler, ambarları açarak turistleri gezdiriyor.
Farklı mimarisiyle turizme hizmet veren ambarlar, 2009 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığı Halk Kültürü Bilgi ve Belge Merkezi tarafından görsel belge ve belgesel video niteliğinde devlet arşivine alındı.
BU YAPILARIN BAŞKA ÖRNEĞİ YOK
Ambarları görmeye gelen Alman Tim Steinke, "Burada çok sayıda antik buğday ambarı var. Köy çok büyük görünmüyor, ama ambarlar geçmişte bölgenin çok büyük bir merkez olduğunu gösteriyor. En az 350- 400 yıllık, çok ilginç, gerçekten görmeye değer. Bu yapıların bir eşi, örneği daha yok" dedi.
Bir grupla ambarları gezmeye gelen Amerikalı Tamie Hoffner ise ahşap yapıları çok ilginç bulduklarını kaydetti. Yapıların geçmişte tahıl deposu olarak kullanıldığı öğrendiğini anlatan Hoffner, "Bizim ülkemizde böyle şeyler yok. Çok değişik bir kültür hazinesi" dedi.
Ambar sahiplerinden 85 yaşıdaki Mustafa Göktepe, "Bu ambarlar babamın dedesinden kalmış. Ambar miras yoluyla bana kaldı. Gerisi de aynı zamandan. Daha önceden bekçisi vardı. Ambarlar boşaldığı için artık bekçi tutulmuyor" dedi.
Bezirgan Köyü Muhtarı Turan Altaca ise ambarların kiraya verildiğini söyledi. İsteyen kişinin kiralayıp kullandığı ambarların yaklaşık 350-400 yıllık bir tarihe sahip olduğunu anlatan Altaca, "Dedelerimizden miras kaldı. Şu anda bunlar ahşap olunca korunması gerekiyor. Devlet büyüklerimizden de yardım istiyoruz" diye konuştu.
Ahmet ACAR/KAŞ (Antalya), (DHA)