Türk Silahlı Kuvvetlerinden bir teğmeni ihraç etmek, o kadar kolay değil. Birileri ordumuzu yok etmek için yıllardır kumpaslar kuruyor, subaylarını aşağılayan yayınlar yapıyor, gerekçesiz hapislerde yatırıyor. Bu hafta sonu TSK Yüksek Disiplin Kurulu belki de bugüne kadar ki en önemli toplantısını yapacak, Harp Okulu alay kıdemlisi Teğmen İzzet Talip Akarsu ve Kara Harp Okulu birincisi Teğmen Ebru Eroğlu'nun Ordu'dan ihraç konusunu görüşecek.
Türk Silahlı Kuvvetlerinde görevli her komutan Mustafa Kemal'in askeridir. TSK, Atatürk'ü önder ve rehber kabul eder ve ülkeyi çağdaş uygarlık düzeyine çıkarmak için onun açtığı yolda ilerler. TSK hepimizin ordusudur. Her Türk bu asil ordunun bir ferdidir ve zamanı geldiğinde canını verme pahasına görevine koşar. Her asker bir Mehmetçiktir. Her Mehmetçik anasının kınalı kuzusudur.
3 AY SONRA İHRAÇ
Ne oldu, kim karar verdi, kimin aklına geldi de Mustafa Kemal'in askerleriyiz demek suç oldu? 30 Ağustos'taki diploma töreninden sonra kılıçlarıyla yemin metni okuyan ve sözlerini "Mustafa Kemal'in askerleriyiz" diye bitiren teğmenlere, 3 ay sonra ordudan ihraç cezası verilmesi hiçbir vicdanın kabul etmeyeceği bir karar olur. Hukuki sürecin böylesine uzaması kimseyi mutlu etmeyecek, kafalarda bir takım soru işaretlerine neden olacaktır. Konunun TSK Yüksek Disiplin Kurulunda karara bağlanacak olması, normal sürecin son aşamasıdır. Gerçi, Türkiye'de hukuk yolları tükenmez. Karara itiraz süreci emsalsiz bir durum olması, yargıda karar verenleri zorlayacaktır
Ülkeyi karanlığa gömmek için aydınlığa saldıran örümcek kafalılara TSK Yüksek Disiplin Kurulu'nun hukuki ders niteliğinde bir karar vereceğine inanıyorum. Türk halkının umudu ve beklentisi bu yöndedir.
TEĞMENLERİN DURUŞU
Unutulmasın ki, Atatürk'ün askerlerini yıldırmak, yolundan döndürmek kolay değildir. Atatürk'e bağlılık bir suç değildir. Genç teğmenlerin kararlı duruşla hep bir ağızdan haykırdıkları Mustafa Kemal'in askeriyiz sözünde cumhuriyetin özü ve ruhu vardır. Mustafa Kemal Paşa 31 Temmuz 1920 tarihinde şöyle diyor: "Orduyu imha etmek için mutlaka subayları mahvetmek, aşağılamak lazımdır. Ondan sonra milleti koyun sürüsü gibi boğazlamakta engel kalmaz."
Atatürk 1920 yılından uyarıyor. O'nun yolunda olan askerleri, sadece bu sözden kendilerine görev çıkarabilir.
40 bin şehidimizin katili bir teröristin, Türkiye Büyük Millet Meclisine çağrıldığı günlerde, Türk Silahlı Kuvvetlerinin güzide personeline ceza vermeyi düşünmek, planlamak, istemek kabul edilemez bir gaflettir
KARARGAHTA GÖREVLİLER
Ebru Teğmen ve diğerleri Kara, Deniz, Hava harp okullarından mezun oldular ve çektikleri kurayla birliklerine giderek, bağlı oldukları karargahlarında göreve başladılar. Türk halkını 3 aya yakın süredir bu konuyla meşgul etmek Atatürk'ün askerlerini yıldırmaz, birleştirir, güçlü yapar. Bir denizci amiralin tarikat toplantısına katılmasını emekli ederek geçiştiren zihniyet, komando temel broveli okul birincisine suç olmayan bir sözden meslekten ihraç cezası vermez.
Teğmenlerin yemin videosu sosyal medya gündeminde devamlı izleniyor, beğeniliyor, paylaşılıyor. Askeri kışlalarda yazılı olan "Kendi askerine iyi bakmayanlar gelecekte başka milletin askerlerine bakarlar" sözünü hiç unutmayalım. Mustafa Kemal'in askerleri olmakla gurur duyan genç teğmenlerin ihracı, Atatürk'e ceza verilmesiyle eş anlamlıdır. Mustafa Kemal'e ceza verilemez.
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |
|
||||||||||||
Koç 21 Mart - 20 Nisan
|
||||||||||||
|
||||||||||||
|
||||||||||||