Dışişleri Bakanlığı'nda, 13 Mart'ta yapılan ve Suriye ile savaş planlarının konuşulduğu toplantının ses kayıtlarının internete sızması konuşulmaya devam ediyor.
Seçimlerden üç gün önce sızdırılan kayıtlarla ilgili Akşam gazetesi yazarı Murat Kelkitlioğlu'ndan yeni bir iddia geldi.
Kelkitlioğlu, New York’ta çok ünlü bir restoranın sahibi olan Ali Rıza Doğan'ın toplantı sonrası Türkiye'ye geldiğini, bu kaydı internete sızdırılmadan 10 gün önce Kılıçdaroğlu'na dinlettiğini ve 17 Mart'ta Türkiye'den ayrıldığını iddia etti.
Kelkitlioğlu ayrıca Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, MİT Müsteşarı Hakan Fidan, Genelkurmay İkinci Başkanı Org. Yaşar Güler ve Dışişleri Müsteşarı Feridun Sinirlioğlu'nun bu çok özel görüşmesinin fış güçlere de servis edildiğini iddia etti.
Murat Kelkitlioğlu'nun yazısının ilgili bölümü şöyle:
"(...)Bu arada, Dışişleri Bakanlığı’ndaki toplantıda konuşulanlara çok benzer açıklamalar, internete sızdırılmadan günlerce önce anamuhalefet partisi CHP’nin Genel Başkanı Kılıçdaroğlu tarafından birkaç kez televizyonlarda dile getiriliyor.
Doğal olarak, “Bu kayıt Kılıçdaroğlu’na daha önce dinletildi mi?’ sorusunu gündeme taşıyor.
Bu soruya bugüne kadar net bir cevap alamadık.
Asıl konuya geçmeden önce yaşanan skandalı hatırlatmak istedim.
Benim bu konuyla ilgili içinde cevaplarının da yer aldığı başka sorularım da olacak.
Ali Rıza Doğan. New York’ta çok ünlü bir restoranın sahibi. Yılda 2 kez Türkiye’ye giriş yapıyor, sonra tekrar New York’a dönüyor.
Ali Rıza Doğan’ın Pensilvanya’dan çağrılıp, Dışişleri’nde yapılan toplantının ses kaydının kendisine verildiği, Doğan’ın da bu kaydı Türkiye’ye getirip Kılıçdaroğlu’na dinlettiği iddia ediliyor.
Araştırdım, Doğan 13 Mart’ta yapılan toplantı sonrası Türkiye’de. Türkiye’den çıkış tarihi ise 17 Mart.
Tarihlere baktığımda bu kadar tesadüf olamayacağını düşündüm.
Sayın Kılıçdaroğlu’nun bu konuyla ilgili söyleyecekleri vardır herhalde?"
VE CHP'DEN AÇIKLAMA GELDİ
Cumhuriyet Halk Partisi, bugün iki gazetede 'Kaset ABD'den kuryeyle geldi' ve 'Kılıçdaroğlu'na kaset servisi mutfaktan' başlıklı haberlerle ilgili yazılı bir açıklama yaptı.
Açıklamada, "Yolu talanla, çalanla kesişen yalancıların bol sıfırlı maaşlarını hak etmek ve efendilerinden aferin almak için yaptıkları gazetecilik değildir" ifadelerine yer verildi.
Cumhuriyet Halk Partisi tarafından, yapılan yazılı açıklama şöyle;
"Biz "Yalan yazıyorlar, asparagas haber veriyorlar, halkı kandırıyorlar" demekten utandık ve usandık ama, Havuz Medyası utanmıyor, usanmıyor. Yolu talanla, çalanla kesişen yalancıların, bol sıfırlı maaşlarını hak etmek ve efendilerinden aferin almak için yaptıkları gazetecilik değildir.
Devlet destekli havuz medyasının iki gazetesi bugün, 'Kaset ABD'den kuryeyle geldi' ve 'Kılıçdaroğlu'na kaset servisi mutfaktan başlıklarıyla' manşet atmış, haber yapmışlar. Medya havuzu oluşturanların emir ve komutasıyla yönetilen bu iki gazete ne yazık ki, Mehmetçiğin kanını bile dökmeyi göze alarak seçim kazanma hesapları yapanları, Dışişleri Bakanlığı'nı dinleten veya dinlenmesine engel olamayanları, Bakanlığı dinledikten veya dinlettikten sonra sızdıranları aklamak için, 'Kaset Kemal Kılıçdaroğlu'na ABD'den geldi' yalanına sarılmış, böylece kamuoyunu bir kez daha aldatmaya, kandırmaya kalkışmış, her zamanki yalanlarına bir kuyruklu yalan daha eklemişlerdir.
BİZ YORULDUK, UTANDIK
Havuz medyasının attıkları manşetlere bakıldığında, bu medya grubunun tek merkezden yönlendirildiğini rahatlıkla görülebiliyor. Başlıklarını bile birbirlerinden ödünç alan ve hiçbir inandırıcılıkları, itibarları kalmadığı için okunmayan ve sadece efendilerine yaranmak için yayımlanan bu ve benzeri gazetelerin yazdıkları yalanları, yaptıkları uydurma haberleri biz yalanlamaktan, asparagas demekten yorulduk, utandık, ama onlar yalandan, asparagastan yorulmadılar, utanmadılar. Yolu talanla, çalanla kesişen yalancıların bol sıfırlı maaşlarını hak etmek ve efendilerinden aferin almak için yaptıkları gazetecilik değildir. Kalemlerini siyasal iktidara kiralayanların zaten yapacakları başka bir şey de yoktur.. Halkın haber alma gerçekleri öğrenme hakkına saygımız nedeniyle kamuoyunun bilgisine sunarız."