Bacanlı, zirvenin güvenliğini sağlamak adına vatandaşların temel haklarının engellenmemesi gerektiğini söyledi.
Zirve nedeniyle Antalya'da toplantı ve yürüyüşlerin yasaklandığının ifade edildiğini kaydeden Alper Tunga Bacanlı, "Ama bildiğim kadarıyla önümüzdeki pazar günü bazı sivil toplum örgütleri Aydın Kanza Parkı'nda toplanıp Cumhuriyet Meydanı'na yürüyecek. Barışçıl, demokratik bir hakkı kullanacaklar. Sonuçta G-20'ye katılan ülkelerin devlet başkanlarını ve onların politikalarını beğenmek, sevmek zorunda değiliz. Elbette isteyen vatandaşımız bunları protesto edecek. Bence polis yolları kapatmak, yahut gösterilere izin vermemek suretiyle sert tedbirler alacağına vatandaşların barışçıl gösteri yapma olanağını sağlamalılar" diye konuştu.
Müdahale yerine barışçıl gösterilere uygun ortam hazırlanması için çağrıda bulunan Bacanlı, “Dünyanın birçok yerinden yabancılar da gelecek. Geçmişte diğer ülkelerde yapılan G-20 zirvelerine baktım. Şiddet olayları da yaşanmış ama, karnaval tarzında son derece ilginç tepkiler de olmuş. Bu tip gösterilerden korkmamak lazım" dedi.
GÜVENLİK GEREKÇESİYLE TERÖR ESTİRMESİNLER
Yerli ve yabancı eylemcilerin G-20 Zirvesi'nin yapılacağı Belek bölgesine yaklaşmasının mümkün olmadığını da anlatan Bacanlı, şöyle devam etti:
“Bu zirve nedeniyle son derece geniş bir alanda güvenlikli bölge oluşturulmuş. Vatandaşların yanı sıra basın mensuplarının dahi oraya gitmesi, yaklaşması mümkün değil. Sadece akredite edilenler oraya girebilecek. Vatandaşların, gösteri yapabilecek insanların oraya yaklaşması dahi mümkün değil. Gösteriler büyük ihtimalle Cumhuriyet Meydanı'nda veya Aydın Kanza Parkı'nda olacaktır. Orada yapılacak şiddete yönelmeyen gösterilerden de korkmamak lazım. Bunun imkanlarını sağlamak lazım. Evet G-20 Zirvesi çok önemli bir organizasyon ama lütfen Antalya'da terör estirmesinler."
ANTALYA'YA BİNLERCE POLİS TAKVİYESİ
Zirvenin güvenliğini sağlamak amacıyla diğer illerden Antalya'ya araçlarıyla birlikte binlerce polisin gönderildiğini de belirten Bacanlı, “Şimdi G-20 Zirvesi yapılacak. Benim ulaşım hakkım engelleniyor. Acil işim olabilir. Hastam olabilir. Buna yönelik tedbirlerin de alınması lazım. Yani zirvenin güvenliğinin sağlanması adı altında bir vatandaşımız hayatını kaybetse, bir vatandaşımızın burnu kanasa, bu tedbirleri alanların bunun hesabını vermesi lazım. Dolayısıyla hukukta bir ilke vardır. Orantılılık ilkesi deriz biz ona. Yapılacak iş, alınacak tedbir tamamen orantılı olması lazım. Bizim hayatımızı felç edecek, Antalya'yı kilitleyecek şekilde bir zirveyi Antalyalılar da istemez biz de tasvip etmeyiz" dedi.
Mustafa KOZAK/ANTALYA, (DHA)-