Akdeniz Üniversitesi'nden Prof. Dr. Özlem Dicle, bağışıklık sisteminin zararlı alerjenleri tanıyıp savaş açmaya programlanmasına karşın, çocukluk çağı egzaması olan çocuklarda bu sistemin birçok maddeyi alerjen gibi tanıyıp reaksiyon oluşturduğunu söyledi.
Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Deri Ve Zührevi Hastalıklar Uzmanı Prof. Dr. Özlem Dicle, genetik ve çevresel faktörlerin etkisiyle bebeklerde ikinci ayda yanakta kızarma, sulantılı yara, pürtüklenme şeklinde görülmeye başlanan ve 'atopik dermatit' olarak bilinen çocukluk çağı egzamasına karşı aileleri uyardı. Bebeklik çağı egzamasının 2 aylık- 2 yaş ve 2- 12 yaş olarak iki grupta ele alındığını belirten Prof. Dr. Dicle, hastalığın kaşıntılara neden olduğunu, belirtilerin zamanla yanaklara, kolların dış yüzlerine, ayrıca dirsek ve dizlerden kol ile dirsek iç yüzeyinde, diz arkalarına, el bileklerine yayıldığını kaydetti.
GÖRÜLME SIKLIĞI ARTTI
Çocukluk çağı egzamalarının yüzde 60'ının doğumdan sonraki 12 ayda ortaya çıktığını aktaran Prof. Dr. Dicle, endüstriyel ve medeni toplum yaşantısı nedeniyle son yıllarda hastalığın görülme sıklığının arttığını dile getirdi. Çocukluk çağı egzamasını tetikleyen çok sayıda faktör bulunduğuna işaret eden Prof. Dr. Dicle, "Normalde bağışıklık sistemi, vücuda zararlı olabilecek alerjenleri tanıyıp savaş açmaya programlanmış ama çocukluk çağı egzaması olan çocuklarda bu sistem birçok maddeyi alerjen gibi tanıyıp reaksiyon oluşturuyor. Vücuttaki bu bulgular da o nedenle ortaya çıkıyor" dedi.
AİLENİN EĞİTİMİ ÖNEMLİ
Hastalıkta bakteriler dahil birçok tetikleyici faktörün bulunduğunu ifade eden Prof. Dr. Dicle, çocukluk çağı egzamasında tanı konulduktan sonra hastanın ailesinin bilgilendirilmesi gerektiğini kaydetti. Yün ve tiftik giysilerin, dışarıdan temas eden deterjan, losyon, krem, kozmetik ürünler gibi kimyasal maddelerin, temizlik ürünlerinin hastalığı tetikleyebileceğini vurgulayan Prof. Dr. Dicle, aileye öğretilen koruyucu önlemlerin tedaviyi kolaylaştırdığını söyledi.
ASTIM VE SAMAN NEZLESİ RİSKİ ARTIYOR
Erken çocukluk döneminde özellikle gıdaların belirgin tetikleyiciler arasında yer aldığına dikkati çeken Prof. Dr. Dicle, zamanla vücudun tepki gösterdiği yumurta, süt ürünleri gibi gıdaların belirlenip, aileye önerilen beslenme programının uygulanması gerektiğini kaydetti. Hava yoluyla bazı alerjenlerin de hastalığı tetikleyebileceğini anlatan Prof. Dr. Dicle, "Kedi, köpek, muhabbet kuşu gibi hayvan epitelleri, solunum yoluyla alınan ev tozu, polen alerjileri de tetikler. Mevsimsel değişiklik ya da hava sıcaklığı etkili olabiliyor. Erken bebeklik dönemde çocukluk çağı egzaması olan bebeklerde astım ya da saman nezlesi olma riski artıyor" diye konuştu.
KORUYUCU ÖNLEMLER
Prof. Dr. Dicle, çocukluk çağı egzaması görülen bebek ya da çocukların ailelerine tedavide koruyucu önlem için şu önerileri yaptı:
"Çocukluk çağı egzaması tanısı olan çocuklar mutlaka her gün duş almalı. Banyosunu 10 dakikadan uzun tutmamalı. Banyo sıcaklığı uygun olmalı. Uzun süre sıcak suda banyoda kalmak deriye nemini kaybettirir. Çocuk çağı egzamasında temel sorun derinin nemini kaybetmesidir. Banyo sonrasında ilk üç dakika kuralı var. 3- 5 dakikada doktor tarafından önerilen nemlendiricilerin cilde uygulanması gerekiyor. Parfüm, alerjik madde içermeyen özel nemlendirici kullanılmalı. Elbiselerin yıkanması, sabun ve temizleyici ürünler için de hekimden öneri alınmalı."
TETİKLEYİCİLER BELİRLENMELİ
Çocukluk çağı egzamasında kaşıntıyı önlemenin hastalığın temelini oluşturduğunu aktaran Prof. Dr. Dicle, kaşıntı sebebiyle bebeklerde huysuzluk görülebileceğini, uyku düzensizliği nedeniyle de okul çağındaki çocukların performansında düşüş yaşanabileceğini anımsattı. Prof. Dr. Dicle, çocukluk çağı egzamasında gıda ve çevresel alerjenlerin olumsuz belirtilerini tespit ederek, hastanın bu tetikleyici alerjenlerden uzaklaştırılması gerektiğini söyledi.
Tolga YILDIRIM/ANTALYA, (DHA)