Akdeniz Üniversitesi (AÜ) Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Estetik Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ömer Özkan, aynı bölümün Anabilim Dalı Başkanı olan eşi Prof. Dr. Özlenen Özkan ve ekibi 25 Eylül 2010'da Cihan Topal'a (35) çift kol nakli yaparak Türkiye'de bir ilki başardı. Muğla'nın Milas ilçesinde motosikletiyle geçirdiği trafik kazasında yaşamını yitiren Fatih Demirel'in (23) iki kolu, Aydın'da 2008 yılında iki kolunu dirsek altından mısır silaj makinesine kaptıran Cihan Topal'a 7 saat süren başarılı operasyonla nakledildi.
Çift kol nakliyle gündeme gelen Prof. Dr. Ömer Özkan ve ekibi, bir yıl sonra ise dünyada ilk olan başka bir operasyona imza atarak ilk kadavradan rahim naklini gerçekleştirdi. Beyin ölümü gerçekleşen hastadan alınan rahim, 8 Ağustos 2011'de 7 saat süren operasyonla Derya Sert'e (29) nakledildi. 31 Mart 2013'te ise embriyo transferi işlemi başlatıldı. 12 Nisan'da da Sert'in hamile olduğu kamuoyuna açıklandı. Ancak Derya Sert'in 8'inci hafta sonundaki kontrolünde embriyo kalp atışlarının izlenmemesi üzerine gebeliği sonlandırıldı.
İLK YÜZ NAKLİ YAPILDI
Literatüre giren ilk operasyonun ardından Prof. Dr. Ömer Özkan ve ekibi bu kez Türkiye adına bir ilk daha gerçekleştirerek 21 Ocak 2012 tarihinde Uşak'ta intihar eden ve beyin ölümü gerçekleşen Ahmet Kaya'nın (39) yüzünü, Uğur Acar'a (27) nakletti.
İKİNCİ ÇİFT KOL VE BACAK NAKLİ
Aynı ameliyatla Ahmet Kaya'nın kolları ve sağ bacağı ise Atilla Kavdır'a (34) nakledildi. Kılcal damarlar nedeniyle uyum sorunu yaşayan ve morarma görülen bacak ertesi gün ameliyatla alınırken Kavdır, nakilden 103 gün sonra 4 Mayıs 2012 tarihinde mantar enfeksiyonu nedeniyle yaşamını yitirdi.
İKİNCİ YÜZ NAKLİ HACETTEPE'DE
Uğur Acar'a yapılan yüz nakli konuşulduğu dönemde Türkiye'nin ikinci yüz nakli operasyonu Hacettepe Üniversitesi'nde yapıldı. Televizyon patlaması sonucu yüzü yanan üniversite öğrencisi Cengiz Gül'e yüz nakli yapıldı.
ÜÇÜNCÜ YÜZ NAKLİ KADIN HASTAYA
Türkiye'de üçüncü yüz nakli ise Kahramanmaraş'ta 15 yaşındayken çiftçi babasına ait av tüfeğinin ateş alması sonucu damak, çene, sol gözü ve üst dudağını kaybeden Hatice Nergis'e (24) yapıldı. Nergis'e, 17 Mart 2012'de Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde 12 kişilik ekip tarafından İstanbul'da intihar eden Moldova asıllı Türk vatandaşı Olga Aygün'ün yüzü nakledildi. Literatüre 'Türkiye'nin yüz nakli yapılan 'ilk kadını' olarak geçen Nergis, 15 Kasım 2016 tarihinde yaşamını yitirdi.
TÜRKİYE'NİN DÖRDÜNCÜ, AÜ'NÜN 2'NCİ YÜZ NAKİL OPERASYONU
İlk yüz nakli operasyonunu gerçekleştiren Prof. Dr. Ömer Özkan ve ekibi, 15 Mayıs 2012 tarihinde Türkiye'nin dördüncü yüz naklini gerçekleştirdi. Uşak'ta intihar sonucu yaşamını yitiren lise öğrencisi 19 yaşındaki Tevfik Yılmaz'ın yüzü, İzmir'in Kiraz ilçesinde yaşarken, 3.5 yaşında ocağa düşmesi sonucu yüzü yanan Turan Çolak'a (41) nakledildi. Bu ameliyat AÜ'nün 2'nci yüz nakil ameliyatı oldu.
POLONYALI BAĞIŞÇIDAN YÜZ VE ÇENE NAKLİ
Prof. Dr. Ömer Özkan ve ekibi 18 Temmuz 2013 tarihinde ise Türkiye'nin beşinci yüz naklini gerçekleştirdi. Bursa'nın İnegöl ilçesinde, temizlediği tüfeğin ateş alması sonucu yüzü tanınmayacak hale gelen Recep Sert'e (33), beyin ölümü gerçekleşen Polonyalı turist Andrzej Kucza'nın (43) yüzü ve çenesi nakledildi. Tedavi sırasında hastanede gördüğü Esma Akyurt'la evlenen Recep Sert'in 'Hira Emine' adını verdiği bir kızı oldu.
6'NCI YÜZ NAKİLLİ YAŞAMINI YİTİRDİ
Yüz nakilleriyle Türkiye'nin adını dünyaya duyuran Prof. Dr. Ömer Özkan ve ekibi, 6'ncı yüz naklini ise 23 Ağustos 2013'te Salih Üslün'e (54) yaptı. Antalya'da geçirdiği trafik kazası sonrası beyin ölümü gerçekleşen ve ailesi tarafından organları bağışlanan Muhittin Turan'ın (31) yüzü, 2008 yılında samanlığına giren bir fareyi yakalamak isterken av tüfeğinin namlusunun üzerine düşüp silahın ateş alması sonucu yaralanan Üslün'e, yaklaşık 7.5 saat süren operasyonla nakledildi. Alt-üst çene, saçlı deri ve dil de dahil olmak üzere tam yüz nakli yapılan nakil, aynı zamanda Türkiye'nin en komplike yüz ameliyatlarından biri oldu.
Ancak 16 Haziran 2014 tarihinde karaciğer ve böbreğe bağlı organ yetmezliğinin doku uyuşmazlığı doğurması nedeniyle 5 saatlik ameliyatla Üslün'ün yüzünün yüzde 60'lık kısmı alındı, yerine, bacağından alınan deri parçası yerleştirildi. Salih Üslün, 5 Temmuz 2014 tarihinde akciğer yetmezliğinden yaşamını yitirdi.
TÜRKİYE'NİN 7'NCİ YÜZ NAKLİ
AÜ'nün 5'inci, Türkiye'nin 7'nci yüz nakli ise 28 Aralık 2013'te Recep Kaya'ya (31) yapıldı. Kırklareli'nin Lüleburgaz ilçesinde zehirlenme nedeniyle götürüldüğü Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde beyin ölümü gerçekleşen Ali Emre Küçük'ün yüzü, 2004 yılında babasının av tüfeğiyle oynadığı sırada silahın ateş alması nedeniyle yüzünden yaralanan ve çok sayıda ameliyat geçiren Recep Kaya'ya AÜ Hastanesi'nde nakledildi.
SON OPERASYON ÇİFT KOL NAKLİ
Türkiye'nin üçüncü çift kol nakli de yine AÜ Hastanesi'nde gerçekleştirildi. Antalya'da motosiklet kazasında yaşamını yitiren 23 yaşındaki Emin Konar'ın bağışlanan iki kolu, 2008 yılında Adıyaman'da tarlada bulduğu amonyum sülfat ve amonyum nitrat karışımının patlaması sonucu kollarını kaybeden Mustafa Sağır'a 2 Şubat 2016'da nakledildi.
20 HASTA YÜZ NAKLİ İÇİN BEKLİYOR
Prof. Dr. Ömer Özkan, 2010 yılında ilk çift kol naklini, 2012 yılında ise ilk tam yüz naklini gerçekleştirdiklerini söyledi. Prof. Dr. Özkan, bu operasyonlardan sonra AÜ Hastanesi Organ Nakil Merkezi'nde 20 hastanın yüz, 43 hastanın çift kol nakli için bağışçı beklediğini kaydetti.
FRANSA'DAN SONRA EN FAZLA YÜZ NAKLİ TÜRKİYE'DE
Yüz nakli için bekleyen hastalardan 5'inin psikolojik ve vücut değerleri açısından her an nakil olabilecek seviyede olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Ömer Özkan, "5 yüz nakli, 3 çift kol nakli yapan tecrübeli bir ekimiz var. Türkiye Fransa'dan sonra dünyada en fazla yüz nakli yapılan ikinci ülke. Her an yüz ve kol nakillerine girmek için hazırız" dedi.
UZUV NAKLİ 2012'DE BAŞLADI
Prof. Dr. Özlenen Özkan ise nakillere devam edip insanlara şifa sunmak istediklerini fakat bağış bilinci yeterince gelişmediği için nakillere devam edemediklerini söyledi. Deneyimli ekibiyle başvuruları değerlendirip nakil için sıraya aldıklarını aktaran Prof. Dr. Özlenen Özkan, "Her kolu bacağı kopmuş hastayı nakil listemize alamıyoruz. Kol naklinde çift taraflı olması, yüz naklinde aynı cinsiyetten olması, yaş aralığının çok olmaması, kan gruplarının aynı olması, beraberinde eşlik eden hastalıkların olmaması. İlaçların komplikasyon riskini azaltmak adına bu şart. Kol naklinde özellikle dirsek altında olmasını tercih ediyoruz, bu sonuçları pozitif yönde yüzde yüz artırıyor. Bu şartlara uygun hastalara bu tür ameliyatlar yapılabiliyor" dedi.
UZUV BAĞIŞI YETERSİZ
İnsanların görünen organları bağışlamaktan sakındığını aktaran Prof. Dr. Özkan, "Organları bağışlanan yakınlarını kol ve bacaksız teslim alacaklarını zannediyorlar. Aslında öyle olmuyor. Cenazeleri kol ve bacak protezleriyle teslim ediyoruz. Ancak uzuv bağışı yapılmadığı için biz de nakil yapamıyoruz" dedi.
HEDEF MİNİMAL SEVİYEDE İLAÇ KULLANIMI
Dünyada ve Türkiye'de nakil sonrasında ilaçlara bağlı birkaç komplikasyon olduğunu ifade eden Prof. Dr. Özkan, "Aslında bu ameliyatların en önemli sıkıntısı kullanılan ilaçların yan etkileri. Şu anda tüm dünyada denenen şey bu tür kompozit nakillerin ilaçsız yapılması ya da ilaçların minimal düzeyde komplikasyon yaratacak şekilde dizayn edilmesi. Biz ve diğer merkezler bunun için çalışmalar sürdürüyoruz" dedi.
RAHİM NAKLİNDE HER ŞEY YOLUNDA
Rahim nakli olan Derya Sert ile ilgili de açıklama yapan Prof. Dr. Özlenen Özkan, sürecin devam ettiğini, her şeyin normal seyrinde olduğunu, bazı ülkelerden de rahim nakli hakkında bilgi almak için kendilerine başvurular olduğunu kaydetti.
ÇİFT KOL NAKİLLİ CİHAN TOPAL İYİ BİR ÖRNEK
Çift kol nakli için sıra bekleyen Tuncer Sarıoğlu (43) ise 2011 yılında Cihan Topal'a çift kol nakli yapıldığını öğrendikten hemen sonra hastaneye başvuru yaptığını söyledi. Geçen 8 yılda iki kez donör çıktığını ancak çeşitli nedenlerle nakil olamadığını vurgulayan Sarıoğlu, "Fiziksel ve psikolojik olarak kendimi nakil için hazır hissediyorum. İnsanların bizi görüp bağışçı olmalarını istiyorum. Ben de tüm organlarımı bağışladım" diye konuştu.
Erol AKKIR/ANTALYA, (DHA)
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |